1)AMELİYAT EDİLECEK SURİYELİ PİLOT UYUTULUYOR
HATAY'ın merkez ilçesi Yaylacık Mahallesi kırsalına düşen Suriye rejimine ait MIG 21 tip savaş uçağının Altınözü İlçesi yakınlarında bulunan pilotu 56 yaşındaki Albay Mehmet Sufhan'ın, Hatay Devlet Hastanesi'ndeki tedavisi devam ediyor.
4 Mart'ta saat 18.30 sıralarında Yaylacık Mahallesi'nde düşen Suriye uçağından fırlatma koltuğu ile atlayan pilot Albay Mehmet Sufhan da 9 saat süren arama kurtarma çalışması sonucu enkaza 40 kilometre uzaklıkta, bitkin halde bulundu. Hatay Devlet Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi'nde tedaviye alınan Sufhan'ın belinde kırık, omurgasında zedelenme olduğu saptandı. Uyutulan Sufhan'ın ameliyat edilmesi bekleniyor. Albayın tedavi edildiği odanın bulunduğu kat güvenlik güçleri tarafından kontrol altında tutuluyor. Olası bir saldırıya karşın odaya girip çıkışlara da kontrollü izin veriliyor. Suriye'nin İdlib kentinde muhalifler tarafından vurulmuş olabileceği üzerinde durulan uçağın Yaylacık Mahallesi kırsalındaki enkazına hala kimse yaklaştırılmıyor. Jandarma ekipleri tarafından çembere alınan enkazda inceleme yapacak uluslararası kaza kırım ekibinin oluşturulması için Türkiye ve Rusya arasında görüşmeler yapıldığı bildirildi. Rusya'dan konunun uzmanlarından oluşan bir heyetin bölgeye gelmesinin beklendiği kaydedilirken, kaza kırım ekibinde hangi ülkelerden uzmanların bulunacağı konusunda da görüşmeler devam ettiği kaydedildi.
YA HATAY'A DÜŞSEYDİ
Öte yandan Amanos Dağı eteklerine düşen uçağın şehir merkezine düşme ihtimali de Hataylıları korkuttu. Uçağın şehir merkezine düşmesi halinde can kaybı yaşanabileceğini ileri süren vatandaşlar, sınırda angajman kuralları geçerliyken ve tüm askeri önlemler alınmışken, Suriye savaş uçağının sınırdan yaklaşık 50 kilometre içeriye düşmesinin kafalarda soru işaretleri oluşturduğuna dikkat çekti.
Ramazan ÇELİK/ HATAY,
===============================================
2)KENDİNİ TAKİP EDEN ADAMI ÇANTAYLA DÖVEN KADIN: TACİZ YOK, ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM
NİĞDE'de yol ortasında kendini takip ettiğini ileri sürdüğü 60 yaşlarındaki adamı, çantasıyla vurup uzaklaştıran 35 yaşındaki H.A. adlı kadın, "Taciz olayı kesinlikle olmadı. Takip edildiğimi düşündüm ama tanıdık biri çıktı. Şikayetçi değilim" dedi.
Geçen hafta merkez Terminal Caddesi'nde kaldırımda yürürken kendini takip ettiğini ileri sürdüğü adama çantayla saldıran kadın, güvenlik kamerasınca kaydedilmişti. H.A., bugün ortaya çıktı ve taciz iddiasının doğru olmadığını belirterek olay günü okuldan çocuğunu almaya gittiğini söyleyerek başından geçenleri şöyle anlattı:
"Okuldan dönerken arkamdan birinin geldiğini fark ettim. Daha önce de takip edildiğim için tekrar okula girip çıktım. Hiç yüzüne bakmadım, aynı siyah ceketli siyah kasketli biri arkamdaydı. Kendimi korumak için direkt saldırıda bulundum. Taciz kesinlikle olmadı. O an da yüzüne bakmadığım için fark etmedim. Maalesef tanıdığım birisi çıktı. Herhangi bir şikayetim yok. Böyle bir olay tekrar tecelli ederse yine aynı şekilde davranabilirim, kendimi korumak için."
Görüntü Dökümü
---------------------------
Kendini takip eden adamı çantayla döven kadının açıklaması
SÜRE: 02'03" BOYUT: 133 MB
Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,
===============================================
3)BAKAN EROĞLU SİMAV'DA ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİ ANLATTI
KÜTAHYA'nın Simav ilçesine gelen Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, yeni hükümet sistemiyle cumhurbaşkanının yürütmenin başı olacağı için daha fazla hesap vereceğini söyledi. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bir dizi açılış ve temel atma törenleri için geldiği Kütahya'nın Simav ilçesinde Cumhuriyet Meydanı'ndan halka seslendi. Bakan Eroğlu'nun Simav ziyaretine Kütahya Valisi Ahmet Hamdi Nayır, Simav Kaymakamı Türker Çağatay Halim, AK Partili Kütahya Milletvekili Süleyman Özkan ile bakanlığın bürokratları da katıldı. Türkiye'nin bir türlü yakalayamadığı istikrarı 16 Nisan'da yapılacak referandum sonrası halkın hür iradesi sayesinde vereceği 'evet' oylarıyla yakalayacağını savunan Bakan Eroğlu, "Yeni sistemde cumhurbaşkanı halka her konuda hesap verecek konumda. Oysa şimdiki sistemde cumhurbaşkanından hesap sormak mümkün değil. 1982 Anayasası'nda cumhurbaşkanına bütün yetkiler verilmiş. İstediği bakanı alabilir, istediği kişiyi yeni bakan tayin eder. Ama yeni hükümet sistemiyle artık cumhurbaşkanı yürütmenin başı olduğu için ona hesap sorulabilecek. Bu yüzden ben şahsen cumhurbaşkanının yerinde olsam böyle bir sistemi istemem. Sonsuz yetki var, sorumluluk yok. Düşünün Amerika'da kaç başkan geldi geçti. Aşağı yukarı bir başkan hariç hepsi süresini tamamlamış, çünkü istikrar var, dolayısıyla Amerika büyümüş. Ama biz hala dünyanın 16'ncı ekonomisiyiz. Bu yüzden Türk milletine bu sistem yakışmaz, bizim çok daha ileri noktalarda olmamız lazım. Bu da yeni bir sistemle mümkündür" diye konuştu.
Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak için pek çok devletin PKK, FETÖ ve diğer terör örgütlerine finans desteğinin yanında silah, malzeme ve eğitim desteği sağladığını belirten Bakan Eroğlu, bu ülkelerin tarih sahnesinden silinmesi için dua ettiğini söyledi. Bakan Eroğlu, yapımı tamamlanan Simav'a bağlı Kiçir Köyü yakınlarındaki göleti hizmete açtıktan sonra Kütahya'nın Emet ilçesine hareket etti.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Bakan Veysel Eroğlu'nun konuşması,
-Vatandaşlardan görüntü.
KÜTAHYA/DHA
===============================================
4)CHP'Lİ CANKURTARAN'DAN CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ'NE ELEŞTİRİ
AYDIN'a referandum çalışmaları kapsamında gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin
kabulü durumunda Başkan'ın sınırsız yetkilere kavuşacağını belirterek, "Kripto bir FETÖ'cü başkan olsa ve '15 Temmuz'da sokağa, tankların önüne çıkanları tutuklayın' dese bu sistemde onu engelleyecek mekanizma yok" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, referandum çalışmaları kapsamında Aydın'a geldi. CHP Aydın İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Özlem Çerçioğlu, CHP İl Başkanı Bayram İnci, Efeler Belediye Başkanı CHP'li Mesut Özakcan ve partililer de toplantıya katıldı. Şu an önerilen Cumhurbaşkanlığı sistemini 1997'de Fethullah Gülen'in de önerdiğini söyleyen Cankurtaran, Erdoğan'ın 1993 yılında Başkanlığa karşı çıkan açıklamalarını hatırlatarak, "Sonradan fikri değişti. Başkanlık fikrini Erdoğan'ın kafasına bir dönem sıkı fıkı olduğu FETÖ sokmuş olabilir" dedi. Yapılan son bir araştırmaya göre AK Partililer'in yüzde 26'sının da ekonominin kötü yönetildiğini düşündüğünün ortaya çıktığını kaydeden Cankurtaran, AK Partililere çağrı yaparak, "Vereceğiniz bir 'hayır' oyu yöneticilerinize bir dost uyarısı olacaktır. 'Biz sizi ülkeyi yönetesiniz diye oraya gönderdik; işsizliğe yoksulluğa çözüm bulun diye ülkenin bu kadar derdi varken, ne diye ülkenin rejimini değiştirmeye çalışıyorsunuz' demiş olacaksınız" diye konuştu.
Başkanlığı, Atatürk'le hesaplaşma olarak gören ve bu nedenle 'evet' demeleri gerektiğine inanan insanlar olduğuna dikkati çeken Cankurtaran, "Bunda AK Parti yöneticilerinin sürekli Cumhuriyetin ilk yıllarını hedef alan açıklamaları, bir kesimin Başkanlığı bir rövanş olarak görmesi sonucunu doğurmuştur. Bu söylemlerinden vazgeçmeliler" uyarısında da bulundu. Aydınlılara seslenen Cankurtaran, "Beş yıl boyunca milletin seçtiği Meclis bile Başkanı'nın atadığı bakanları ve yardımcılarını denetleyemeyecek. Atananların tek derdi de Başkan'a yaranmak olacak, kısa süre sonra ulaşılamaz hale gelecekler. Sorunlarınızı anlatmak için diyelim ki bir heyetle Aydın'dan Ankara'ya gittiğinizde muhatap bulamayacaksınız. Bunlara dur demenin yolu sandıkta hayır demekten geçiyor" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Yasemin Öney Cankurtaran'ın açıklaması.
Genel ve detay
Haber-Kamera: Cem ULUCAN/ AYDIN,
==========================================
5)ATATÜRK'ÜN GELİŞİ ANISINA PEDALLADILAR
MURATPAŞA Belediyesi'nin Antalya Bisiklet Platformu ile birlikte 6 Mart 1930'da Atatürk'ün Antalya'yı ziyaretinin 87'nci yılı anısına düzenlendiği Antalya Bisiklet Günü'nde, yüzlerce kişi işyerlerine bisikletle gitti.
Antalya Bisiklet Platformu'nu oluşturan gruplarla Uğur Okulları öğretmen ve öğrencileri, çeşitli şirketlerin bisiklet grupları, Belediye Başkan Yardımcıları İbrahim Cephaneci, Hasan Kaçmaz ve yüzlerce belediye çalışanı Atatürk'ün Antalya'ya gelişi anısına bu yıl ilki düzenlenen Antalya Bisiklet Günü'ne katıldı. Laura Kavşağı'ndaki buluşmaya, işe makam aracı yerine bisikletle gitmeyi tercih eden Başkan Ümit Uysal da oğlu Efe'yle dahil oldu.
'6 MART BAŞLANGIÇ'
Tur öncesi konuşan Belediye Başkanı Uysal, 6 Mart'ın hazırlıklarına kasım ayında Antalya Bisiklet Sevenler Grubu'yla bir akşam turunun ardından buluşması sırasında ortaya çıktığını söyledi. Motorlu araç odaklı ulaşım sistemlerinin insan sağlığı ve çevre açısından önemli tehdit haline gelirken alternatif ulaşım sistemi olarak bisiklet genel kabul gören bir ulaşım aracı olduğunu kaydeden Başkan Uysal, "6 Mart'ı bir başlangıç olarak ele aldık ve bugün hep beraber işe bisikletle gidelim istedik" dedi.
Bisikleti, "Sosyal yaşamda altın yumurtlayan tavuk" olarak esprili bir şekilde tarif eden Başkan Uysal, "Hem hava kirliliğinin önüne geçiyor hem insan sağlığına faydalı hem de trafik sıkışıklığını önlüyor. İnsanlarımızın yarısı bile işe bisikletle gidiyor olsa Antalya'da ne trafik ne de çevre sorunu kalır. Tansiyon, şeker hastalığı oranı düşer" diye konuştu. 6 Mart Antalya Bisiklet Günü'nün bunu tetiklemek adına yapıldığının altını çizen Başkan Uysal, bundan sonrada bisiklet kullanmayı özendirmeye devam edileceğini söyledi.
İZMİR MARŞI'YLA KARŞILANDILAR
Laura Kavşağı'nda buluşan gruplar buradan 'Arabadan in bisiklete bin' sloganları eşliğinde Tekelioğlu Caddesi'ni takip ederek Muratpaşa Belediyesi'ne yaklaşık 2 kilometrelik yolda pedal bastı. Bisikletçileri, Muratpaşa Belediyesi Kent Meydanı'nda MEST Bandosu, İzmir Marşı'yla karşıladı. Grupların hepsi meydana ulaştığında Başkan Uysal, Atatürk'ün Antalya gelişinin 87'nci yıldönümü dolayısıyla Atatürk Anıtı'na çelenk sundu.
'ATATÜRK BİR DAHA HİÇ GİTMEDİ'
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Başkan Uysal yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: "Gazi Mustafa Kemal Atatürk 6 Mart 1930'da Antalya'mıza geldikten sonra esasen bir daha gitmedi. Daha uygar, daha özgür, daha kardeşçe yaşayan bir toplum olabilmek, kenetlenmek, tasada ve kederde birlik olabilmek, her türlü biyolojik ve kültürel ayrılığın ötesinde beraber olabilmek, uluslaşabilmek işte marifet olan budur. Ayrışmak çok kolaydır. Bunu bazen terör gurupları, bazen siyasetçiler yapıyor. Bazen bakıyorsunuz belli mevkilere gelmiş kişiler sırf kendi pozisyonlarını güçlendirmek için toplumu ayrıştırmaktan çekinmeyebiliyorlar. Bizim işimiz ise uluslaşabilmek, her türlü farkımızı renk ve kimlik kabul ederek tasada ve kederde bir topluluk olabilmektir. Önemli olan hep beraber olabilmektir. Marifet olan toplumu dilimi ayrıştırıp siyasi yarar sağlamaya çalışmak değildir. Atatürk'ün Antalya'ya gelişiyle, birlik ve beraberliğin, sevgi ve kardeşliğin, uygar, ileri ve demokratik, paylaşan, adaletli, eşit haklara sahip toplum olmanın, yurttaş ve birey olmanın temelleri Antalya'ya gelmiştir, bir daha gitmemiştir ve hiç gitmeyecektir."
Başkan Uysal'ın konuşmasının ardından etkinlik, ay yıldızlı balonların, İzmir Marşı eşliğinde gökyüzüne bırakılmasıyla sona erdi.
Görüntü Dökümü
--------------------------------------------
Bisikletçilerin LAURA otoparkında buluşması
-Toplanan grubun DRONE görüntüsü
-Bisikletini alan kişilerin start alanına gidişi
-Gruptan detay görüntüler
-Röportaj 1: Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal
-Başkan Uysal'ın start yerine gider iken bir grup ile selamlaşması
-Başkan Uysal'ın oğlu ve grup ile Başkan Yardımcısı İbrahim Cephaneci ile beraber bisiklete binişi
DRONE çekimi: Grubun bisikletler ile belediyeye ilerleyişi
Grubun 'Arabadan in bisiklete bin' diye slogan atması
-Grubun İzmir Marşı eşliğinde meydanda toplanması
-Grubun meydanda toplanışının DRONE görüntüsü
-Başkan Uysal'ın Atatürk Anıtı'na çelenk sunması
-Saygı duruşu ve İstiklal Marşı
-Başkan Ümit Uysal konuşma
-Ay yıldızlı balonların gökyüzüne salınması
Haber- Kamera: Antalya-DHA)
====================================================
6)DİYARBAKIR TABİP ODASI'NDAN ASLI ERDOĞAN'A BARIŞ ÖDÜLÜ
DİYARBAKIR Tabip Odası'nın her yıl geleneksel olarak verdiği, "Barış, Dostluk ve Demokrasi" ödülü, bu yıl yazar Aslı Erdoğan ve tutuklu doktor Serdar Küni'ye verilecek.
Diyarbakır Tabip Odası 14 Mart Tıp Haftası'nde her yıl verdiği, "Barış, Dostluk ve Demokrasi' ödülü bu yıl kapatılan Özgür Gündem Gazetesi'nde nöbetçi genel yayın yönetmenliği nedeniyle hakkında açılan soruşturmada bir süre tutuklu kalan yazar Aslı Erdoğan ile Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde görev yaptığı esnada gözaltına alınıp tutuklulanan Dr. Serdar Küni'ye verilecek. Diyarbakır Tabip Odası Genel Sekreteri Mehmet Şerif Demir, Diyarbakır Tebip Odası olarak 1990'lı yılların çatışma ortamında "Barış, Dostluk ve Demokrasi ödüllerini" vermeye başladıklarını ifade ederek, şöyle dedi:
"Yaşadığımız olağanüstü-olağan süreci de göz önüne aldığımızda 90'lı yılların dehşet verici ortamını aratmayan bu koşullarda bu yılki ödülümüzün daha da önem kazandığını düşünüyoruz. Gerekçeli kararı veren jüri üyelerinin tören sırasında açıklayacağı bu yılki ödül sahiplerinin; özgürlük, barış ve demokrasi mücadelesine katkı sağlayan tüm aydınlar, yazarlar adına zor dönemlerde insan hakları mücadelesine güç katan eylemleri ve söylemleri nedeniyle yazar Aslı Erdoğan'a ve insanlık vicdanını yaralayan derin acıların yaşandığı Cizre'de hekimlik mesleğini mesleğin temel değerlerine dayalı olarak sürdüren, hekimlik ve insan hakları değerlerine, halkın sağlık hakkına her koşulda sahip çıkmış ve bu nedenle tutuklanmış Dr. Serdar Küni olması kararlaştırılmıştır. Barış için her türlü çabayı sarfedenlere atfen verilen ödül için yapılacak törende sayın Aslı erdoğan ve Dr. Serdar Küni'yi temsilen ailesi aramızda olacaktır. Söyleyecek sözü, büyütecek umudu olan, barış ve demokrasi mücadelesinde 'ben de varım diyen' herkesi aramızda görmek istiyoruz."
Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp ise, içinde geçilen koşullar bölge için iç açı görünmediğini dile getirirek, toplumun sağlının bozuk olduğunu söyledi. Dr.Gökalp, "Eşitsizlik, ayrımcılık, savaş, çatışma, göç, anti-demokratik uygulamalar ve baskı ile sorun çözmenin yaygın kullanılması hiç bir devirde iyilik, sağlık getirmemiştir, bundan sonra da getirmeyecetir. Bugün, dünya ve ülkemizi sarıp sarmalayan kötülük ve hastalıklı haline biz hekimlerin sunduğu tedavi yönetimi, barış, dostluk, eşitlik, demokrasi, adelet ve bütün insanlığın ortak paydası olan insan onurudur. Diyarbakır Tabip Odası'nın her yıl bu değerlere işaret etmesi amacıyla verdiği 'Barış, Dostluk ve Demokrasi' ödülü bir ihtiyacın tezahürdür"dedi.
Görüntü Dökümü:
-Toplantıya katılanlar
-Demir'in konuşması
-Gökalp'ın konuşması
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR,
=========================================================
7)YABANCI GELİNLER YARIŞTI
ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde yaşayan yabancı gelinler, en iyi gözlemeyi yapmak için yarıştı.
Manavgat Kültür ve Yaşam Derneği (MAYDER), Manavgat Belediyesi ve Akdeniz Üniversitesi Manavgat Meslek Yüksekokulu (MYO) tarafından yabancı gelinlere yönelik 'Elinin Hamuru ile Bükme Yapsana' yarışması düzenlendi. Etkinliğe, Kaymakam Nazmi Günlü, Belediye Başkanı Şükrü Sözen, AÜ Manavgat MYO Müdürü Doç. Dr. Hakan Sert, Belediye Başkan Yardımcısı Erşan Özden ve vatandaş katıldı.
Etkinliğe katılan yabancı gelinler hazırlanan hamurlardan yufka açıp gözleme pişirerek jürinin beğenisine sundu. Renkli görüntülerin yaşandığı etkinlikte yarışmanın haricinde çeşitli aktiviteler de gerçekleştirildi.
MAYDER Başkanı Ezgi Bahçealtı, etkinliğe ve yarışmaya gösterilen ilgiden memnun olduklarını belirterek, yarışmanın ilk defa yapıldığını söyledi. Etkinlik ve yarışmayı, dünyaya Türkiye'de terör olmadığını, mutlu şekilde birlikte yaşam sürdüğünün mesajını vermek için düzenlediklerini anlatan Bahçealtı, "Aynı zamanda kendi kültürümüzü tanıtma amacıyla yaptığımız bir etkinlikti. Daha önce de '40 Yılın Hatırına Yarışsana' etkinliği düzenlemiştik. Yarışmamıza katılan gelinler, Rusya, Moldova, Ukrayna ve Almanya'dan. Yarışmaya katılan gelinlerimiz mutlu ayrıldı" dedi.
Yarışmanın birincisi Yulia Pavlenko, aslen Ukraynalı olduğunu belirterek, 3 yıldır Manavgat'ta yaşadığını söyledi. İlk defa gözleme yaptığını ve birinci olduğu için çok mutlu olduğunu anlatan Pavlenko, gözleme yapmanın kolay olduğunu, evde eşine de gözleme yapabileceğini kaydetti.
Görüntü Dökümü
--------------
Yarışmadan görüntüler
Yabancı gelinlerin gözleme yapması
Jürinin değerlendirmesinden
Derecelerin açıklanması
Birinciye ödülün verilmesi
Ödül alanlardan görüntüler
MAYDER Başkanı Ezgi Bahçealtı'nın açıklaması
Birinci Yulia Pavlenko'nun açıklaması
54.2 MB/// 04.38"
(Haber- Kamera: MANAVGAT,
===================================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?