İNTERNET VE SOSYAL MEDYADA ÖNE ÇIKAN YURT HABERLERİ - Son Dakika
Güncel

İNTERNET VE SOSYAL MEDYADA ÖNE ÇIKAN YURT HABERLERİ

İNTERNET VE SOSYAL MEDYADA ÖNE ÇIKAN YURT HABERLERİ

Adanalı kemancının müzik performansını mahalle sakinleri sokakta dinlediKORONAVİRÜS nedeniyle insanlar evlerinde kalarak önlem alırken, Adana'da yaşayan keman sanatçısı Uğur Yıldırım, evinin balkonuna çıkarak mahalle sakinlerine moral sağlamak için müzik performansı sergiledi.

20.03.2020 16:25

Adanalı kemancının müzik performansını mahalle sakinleri sokakta dinledi

KORONAVİRÜS nedeniyle insanlar evlerinde kalarak önlem alırken, Adana'da yaşayan keman sanatçısı Uğur Yıldırım, evinin balkonuna çıkarak mahalle sakinlerine moral sağlamak için müzik performansı sergiledi. Mahalleliler ise salgını önlemek amacıyla evlerinde kalmak yerine sokağa çıkarak Yıldırım'ın performansını dinledi.

Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede dünyaya yayılan koronavirüs salgını nedeniyle İçişleri Bakanlığı genelgesiyle birçok iş yeri faaliyetini durdururken, özel işletmelerin birçoğu da personelini evden çalışmaya yönlendirdi. Hastalıktan en çok etkilenen Avrupa ülkelerinde insanlar balkonlarında şarkı söylerken, bu etkinliğe bir örnek de Adana'dan geldi. Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı duyuruyla vatandaşların mümkün olduğunca evden çıkmaması istenirken, merkez Çukurova ilçesine bağlı Beyazevler Mahallesi'nde yaşayan keman sanatçısı Uğur Yıldırım, evinin balkonuna çıkarak mahalle sakinlerine müzik performansı sergiledi. Mahalle sakinlerinin evlerinin balkonuna çıkarak şarkılara eşlik edip cep telefonlarıyla bu anları ölümsüzleştirdi.

CAMIMIZA TAŞ ATIP, İSTEKTE BULUNANLAR OLUYOR'

Ülke olarak zorlu bir süreçten geçildiğini, bu süreçte bakanlıkların aldığı kararların doğru bulduğunu ifade eden Uğur Yıldırım, "Konserlerimiz, sahnelerimiz iptal edilse de insanların evden çıkmaması gerekiyor. Biz de hem 18 Mart dolayısıyla şehitlerimizi anmak hem de insanlara moral sağlamak açısından böyle bir program yapmaya karar verdik. Çok da güzel tepkiler aldık. Örneğin evimizin camına taş atıp, kağıda yazarak istek gönderenler oldu. Bu zor süreçte insanları mutlu etmek bizi de mutlu ediyor. Bugünden itibaren programlarımıza devam etmek istiyoruz"diye konuştu.

'İNSANLARI EVDE KALMAYA, MÜZİKLE UĞRAŞANLARI ÜRETMEYE DAVET EDİYORUM'

Özel bir kolejde müzik öğretmenliği de yapan Yıldırım, koronavirüs nedeniyle okulların tatil edilmesinden dolayı öğrencilerini özlediğini ifade ederek, "Zor bir süreçten geçiyoruz ancak bu sürecin üstesinden geleceğimize inanıyorum. Ben de herkesi evde kalmaya, müzikle uğraşanları da üretmeye davet ediyorum. Diğer müzisyen arakadaşlarımız da benzer programlar düzenliyor. Bu tarz etkinlikleri yapmalıyız"dedi.

'MÜZİĞİ DUYUNCA GELDİM'

Müzik performansını dinlemek için otomobiliyle Yıldırım'ın evinin önüne gelen Gönül Karabekiroğlu ise, "Ben de evden çıkmamaya çalışıyorum. Bugün işim vardı, çıkmak zorunda kaldım. Evlerimizi dezenfekte ediyoruz, insanlarla mümkün olduğunca irtibat kurmamaya çalışıyorum. Müziği duyunca buraya geldimö ifadelerini kullandı.

'MÜZİĞİ DUYUNCA EVDEN ÇIKTIM'

Üniversite öğrencisi Merve Şimşek de Yıldırım'ın performansını duyunca iki dakikalığına evden çıkmaya karar verdiğini belirterek, "Ben de uzun süredir evden çıkmıyorum. Aslında herkesin evde olması gerekiyor. İki gündür evden dinliyordum. Bugün biraz hava almak istediğim için evden çıktım. Dinledikten sonra evime geri döneceğim. İnsanlarda bir karamsarlık var. Müzik dinlemek iyi geldi. Umarım devam eder"diye konuştu.

POLİS UYARDI

Öte yandan bir vatandaşın gürültü olduğu gerekçesiyle ihbarda bulunmasıyla Yıldırım'ın evine polis ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri tarafından yüksek ses sebebiyle uyarılan Yıldırım, performansını sonlandırdı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Uğur Yıldırım'ın balkondaki keman gösterisi Bir vatandaşın müziğin ritimiyle sokakta oynamasıUğur Yıldırım ile röp.Uğur Yıldırım'ın müzik aletleriyle detay görüntüleriBalkondaki müzik performanslarından görüntülerMaske ve eldiven takan gençlerin sokakta müziği dinlemesiTelefonlarının kamerası ile çekim yapmalarıBalkonlarda müziği dinleyip ritim tutan gençlerOtomobiliyle Yıldırım'ın evinin önüne gelen Gönül Karabekiroğlu'nun görüntüsüOtomobilinin içinde müziğe eşlik etmesiGönül Karabekiroğlu ile röp.Üniversite öğrencisi Merve Şimşek ile röp.Balkonundan müziği dinleyen kadın ile röp.Sokakta Yıldırım'ı alkışlayan kalabalıkPolisin görüntüsüPolisin apartmana girmesiUğur Yıldırım'ın videoları

SÜRE: 07'10" BOYUT: 793 MB

Haber-Kamera: Rüşan Anıl ATAR/ADANA,

======================

Hapşırınca herkes panikledi, o anlar güvenlik kamerasına yansıdı

ZONGULDAK'ta halı satan iş yerinde bir kişinin hapşırmasıyla çalışan ve müşteriler panikle kaçacak yer aradı. O anlar iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.

Türkiye'de koronavirüs salgınına karşı tedbirler gün geçtikçe artarken esnafta iş yerlerini sürekli dezenfekte ediyor. Kent merkezindeki Soğuksu Semti'nde halı satan Mahmut Ay'ın iş yerinde dün öğle saatlerinde yaşananlar ise insanların salgına karşı yaşadığı paniği gözler önüne serdi. Ankara'dan Zonguldak'a gelen halı toptancısı, iş yerinde hapşırınca çalışanlar ve diğer müşteriler kaçıştı. İş yeri sahibi Mahmut Ay ise oturduğu yerde montunu üzerine çekerek masaya kapandı. Mahmut Ay ve iş yerindekiler büyük panik yaşadı. O anlar ise iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.O anları anlatan Mahmut Ay, "Konuşurken hapşırdı. Hapşırınca böyle bir refleks gerçekleşti. Ben montuma sarıldım. Montumla yüzümü korudum. Arkadaşlarımda dükkandan kaçtı. Gündemde koronavirüs var. Bizde dikkat etmeye çalışıyoruz. Gelince kolonya ve diğer temizlik ürünlerini kullandırdık kendisine. Hapşırınca da böyle bir olay yaşandı. Kendisi bölge bayimiz. Ankara'dan gelince ve hapşırınca biraz tedirgin olduk. Kendisi de ne olduğunu anlayamadı, oda kaçtı." dedi.

Görüntü Dökümü-Olay anları güvenlik kamerası-Mahmut Ay ile röp.-Mahmut Ay'ın görüntüyü göstermesi-İş yerinden detaylarHaber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,

======================

Özel araçlar için 'Hijyenmatik'

ANTALYA'da, koronavirüse karşı alınan önlemlerde, toplu taşıma araçlarının kullanımının azalmasının ardından özel araç kullanımının artması üzerine bir akaryakıt istasyonunda dezenfenkte işlemini kolaylaştırmak için 'Hijyenmatik' cihazı üretildi. Cihaz sayesinde özel araçlar, 3 TL karşılığında kolayca dezenfekte ediliyor.

Dünyaya yayılan ve 9 binin üzerinde kişinin ölümüne yol açan koronavirüsün Türkiye'de de görülmesinin ardından, vatandaşlar alınan önlemler doğrultusunda kalabalık ortamlarda bulunmamak için toplu taşıma araçlarını kullanmayı azalttı. Özel araçlar kullanılmaya başlandı, dezenfekte işlemleri de artırıldı. Bunun üzerine, Antalya'nın Muratpaşa ilçesindeki akaryakıt istasyonu da özel araçlarda dezenfekte işleminin kolay ve hızlı yapılabilmesi için 'Hijyenmatik' projesi hazırladı. Makineye 3 TL atılarak çalışan sistemde, Sağlık Bakanlığı'nın onayladığı dezenfekte ilacı, el cihazı ile püskürtülüyor. Akaryakıt Grup Müdürü Feyzi Peker, özel araç kullanımının artığını ve koronavirüs endişesinin herkesi endişeye sürüklediğini belirtti. Hijyenmatik cihazının basit bir çalışma şekli olduğunu söyleyen Peker, "Makinenin içinde özel dezenfekte bulunmakta. Müşterilerimiz bu dezenfekteyi araçlarının kapı kolları, direksiyon, klima aksamına ve koltuklara püskürterek dezenfekte ediyor. Müşterilerimiz çok memnun. Antalya'da 6 istasyonumuzda var. Türkiye'de tek bizde olduğunu tahmin ediyoruz. Proje bizim" dedi.

'KİŞİSEL OLDUĞU KADAR, ARAÇ HİJYENİ DE ÖNEMLİ'İstasyonda aracını dezenfekte eden Ebru Özdemir, kişisel hijyen kadar araçların hijyeninin de önemli olduğunu vurgulayarak, "Yapabildiğimiz ölçüde hem kişisel, hem araçlarımıza dikkat etmeye çalışıyoruz. Ülkemiz ve dünya için zorlu bir süreç. Hepimizin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz" dedi.Ebru Özdemir ayrıca, hizmetin pratik ve ücretinin makul olmasının oldukça yerinde olduğunu söyledi.

İstasyon yetkilileri de Muratpaşa, Kepez ve Konyaaltı ilçelerindeki 6 istasyonda hijyenmatik hizmeti verildiğini, araç sahiplerinin klima, direksiyon simidi ve konsol bölümlerini dezenfekte edebildiğini anlattı.GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Hijyen matik makinasının görüntüsüAracın dezenfekte alanına gelmesiSürücü Ebru Özdemir Aracını dezenfekte etmesi DHA Muhabiri Ahmet İstek ANONSAracın dezenfekte olurken görüntüsüRÖP: Feyzi Peker (Akaryakıt operasyon müdürü)

HABER: Ahmet İSTEK- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

Haber Kodu : 200320020

======================

Koronavirüse karşı esnafa kelle paça çorbası dağıttı TOKAT'ta bir lokanta, koronavirüse karşı bağışıklık sisteminin güçlenmesi için esnafa kelle paça çorbası dağıttı.

Kent merkezindeki eski meydanda lokanta işleten Hakan Kutlay, ülkede etkisini gösteren koronavirüse karşı esnafa kemik suyuyla yapılan kelle paça çorbası yaparak dağıttı. Lokantasının mutfağında hazırlanan 250 kişilik kelle paça çorbası, lokanta çalışanları tarafından esnafa dağıtıldı.

Dünyanın ve Türkiye'nin geçirdiği zor süreçte kendilerince bir katkı yapmak istediklerini belirten Hakan Kutlay, "Bu zor şartlarda çalışan esnafımıza bağışıklık sisteminin güçlendirsin diye kemik suyundan yapılan kelle paça çorbası dağıtmaya karar verdik. Esnafımızdan gelen tepkiler de olumluydu. Esnafımız bunu güzel bir şekilde karşıladı. İnşallah bir dahaki sefere daha güzel şeyler yapabiliriz. Koronavirüse karşı alınacak en büyük önlem kelle paça çorbası. Kemik suyu var onun içerisinde. 24 saat boyunca kaynayan kemikteki o bütün vitamin suyun içerisine geçiyor. O su da bir şifadır" dedi.

Görüntü Dökümü: -Lokantadan görüntü-Kelle paça çorbasının paketlenmesi-Elemanların esnaflara dağıtması-İşletme sahibinin konuşması

Haber-Kamera: Halil İbrahim YEL/TOKAT,

==============================

Eşinden boşanmasını konvoy yapıp göbek atarak kutladı ANTALYA'nın Alanya ilçesinde Rıdvan Eren (27), bir yıl önce evlendiği, düğünün ertesi günü takıları alıp annesinin evine gittiğini öne sürdüğü eşinden boşanmasını göbek atarak kutladı.

Otomotiv işiyle uğraşan Rıdvan Eren, yaklaşık bir yıl önce, evlendi. İddiasına göre severek evlendiği eşi, düğünün ertesi günü takıları alıp, annesinin evine gitti. Yapılan masraflar için çekilen kredi dahil 500 bin TL zarara uğradığını öne süren Eren, boşanma davası açtı.

KONVOYLA KUTLADI

Mahkemenin verdiği boşanma kararını Rıdvan Eren, balayında kullandıkları otomobili, 'Boşandım çok mutluyum' yazılarıyla süsleyip, arkadaşlarıyla yaptığı konvoy ile Damlataş sahilinde tur atarak kutladı. Eren, mutluluğunu göbek atarak, gösterdi.

'BOŞANDIM MUTLUYUM'

Çok mutlu olduğu için kutlama yaptığını anlatan Eren, "Boşandım, çok mutluyum. Plan üzerine kurulmuş bir evliliğe denk geldim. Tabi bunu sonradan anladık. Başımdan çok kötü şeyler geçti, kolay değil. Yaklaşık 500 bin TL'den oldum. Sorun yok, ayaktayım çok şükür. Boşandım mutluyum" dedi. Eren, düğünde takılan 200 bin TL değerindeki takıları geri alamadığını da söyledi.

AYRILMAK İÇİN 10 BİN TL ÖDEDİ

Başından kötü bir evlilik geçmesine rağmen yeniden evlenebileceğini ifade eden Eren, gençlere de "Kendilerini, ne yapacaklarını bilsinler yeter. Çirkefliğe gerek yok. Herkes kendi vicdanıyla evlensin. Bir insan gidişinde, elvedasında belli olur. Gidiyorsa da anlaşmalı bir şekilde gitsin. Ben ayrılmak için imza parası 10 bin lira para verdim" diye konuştu.GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ---------------Boşanma konvoyundan genel ve detay görüntülerRıdvan Eren göbek atarken detay görüntülerRÖP: Rıdvan Eren ile röportaj

HABER: Burcu MUTLU- KAMERA: Engin ANAK/ALANYA,

==============================

Koronavirüs çizimleri ile güldürüyor

ERZURUM'da karikatürist Vedat Refayeli, dünya genelinde görülen koronavirüs salgınıyla ilgili karikatürler çizdi. Refayeli, çizgilerinde virüsle ilgili yaşanan gelişmelere de yer verdi.

Erzurum'da günlük yayınlanan yerel bir gazetede çizim yapan gazeteci- karikatürist Vedat Refayeli, dünya ve Türkiye'de insan sağlığını tehdit eden koronavirüs ile ilgili çizimler yapmaya başladı. Refayeli, karikatürlerinde Erzurum'un doğal gaz, kış ve hava ulaşımında yaşanan sorunları koronavirüsle birleştirdi. Her gün virüsle ilgili farklı karikatürler çizen Refayeli, amacının insanları biraz da olsa panik ortamından uzaklaştırmak olduğunu söyledi. Refayeli, "Aslında çok ciddi bir durum. Ama biz biraz da oluşan panik ortamından uzaklaşma adına bunu yapıyoruz. Hafif rahatlayalım, panik ortamından uzaklaşmış olalım diye özellikle çiziyorum" dedi.

Günlük gazeteye başta Erzurum olmak üzere ülke genelinde gündemi ilgilendiren konularda çizimler yaptığını belirten Refayeli, "Son günlerde en önemli gündem koronavirüs. Dolayısıyla artık diğer gündem maddelerini bir kenara bıraktık, buna yöneldik. Okuyuculardan da virüsle ilgili hazırlanan karikatürlere olumlu tepkiler aldık. Yaklaşık 10 gündür sürekli konumuz bu. Artık bu konu sıkmaya başladı, ben de çizmek istemiyorum. İnşallah bir an önce virüs dünya gündeminden uzaklaşır da biz de kendi günlük gündemimize geçer, onları çizeriz" diye konuştu.

Gazetede yer alan karikatürleri ilgiyle takip ettiğini söyleyen Sadullah Kellecigil, "Ülke olarak sıkıntılı bir süreçten geçerken karikatürler hoşumuza gitti. En azından gülmemize sebep oldu" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-Refayeli'nin bürosunda çalışması-Refayeli'nin çizimlerinden görüntü-Refayeli'nin çizdiği karikatürler-Refayeli'nin çizim yapması-Refayeli ile röp-Çizimlerin bilgisayara aktarılması-Refayeli'nin çizdiği karikatürler-Vatandaşların çizimleri okuması-Sadullah Kellecigil ile röp

Haber-Kamera: Salih TEKİN/ ERZURUM,

======================

Simit teknesinde 'güven' alışverişi

Antalya'da tezgahına 'Olmasını istediğim yaşam tarzını bu küçük simit teknemde hayata geçirmek istiyorum. Benim yokluğumda istediğiniz ürünü alıp, ücretini tezgahın içine bırakabilirsiniz' yazısı asan 'Simitçi Dede' Demir Topçuoğlu'dan (70) alış veriş yapanlar, tezgaha parasını bırakıp simidi alıyor.

Antalya'da oturan işçi emeklisi Demir Topçuoğlu, 3 ay önce Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne başvurarak, evinin yakınında simit tezgahı açmak istedi. Belediyenin talebi kabul etmesi üzerine Topçuoğlu, caddeye simit tezgahını kurdu. Simit satarken kibarlığı ve hoşgörüsüyle kısa sürede müşterilerinin sevgisini kazanan Topçuoğlu, 'Simitçi Dede' olarak anılmaya başlandı. İnsanların birbirine güvendiği bir dünyayı amaçlayan Topçuoğlu, tezgahına 'Olmasını istediğim bir yaşam tarzını bu küçük simit teknemde hayata geçirmek istiyorum. Benim yokluğumda istediğiniz ürünü alıp, ücretini tezgahın içine bırakabilirsiniz. Teşekkür ederim' yazısı astı. Simit tezgahındaki yazının yanına ürünlerin fiyat listesini de ekleyen Topçuoğlu, insanların birbirine güvendiği bir dünya hayalini 'simit teknem' dediği tezgahında hayata geçirmeye çabaladı. Günlük ihtiyaçlarını gidermek, yakın çevresiyle bir arada olabilmek için simit tezgahında uzun süre vakit geçiremeyen Simitçi Dede'den alış veriş yapan müşterileri, bir süre sonra satın aldıkları ürünün ücretini tezgaha bırakmaya başladı. Simitçi Dede'yi tanımayan müşterileri de simit tezgahındaki yazıyı okuduktan sonra kısa süreli şaşkınlığın ardından alışverişine devam edip, yazıldığı gibi ücreti ödemeye devam etti.Her gün erken saatte uyanıp, tezgahını düzenlediğini, simitlerini sıraladığını anlatan Topçuoğlu, insanların mesaiye, öğrencilerin okula yetişmeye çalıştığı ve telaşlı olduğu sabah saatlerinde tezgahında bulunup, satış yaptığını anlattı. Bu süre diliminde müşterileriyle sohbet ettiğine de değinen Topçuoğlu, günlük yaşamını sürdürebilmek, yemek gibi ihtiyaçlarını karşılayabilmek için uzun süre tezgahta bulunamadığına değindi. Belirli saatlerde tezgahını kontrol edip, düzenleme yaptığını dile getiren Topçuoğlu, "Yokluğumda tezgahımdan alış veriş yapanlar ücretini bırakıyor. Bazı zamanlar geldiğimde ürünlerim bitmiş oluyor. Ben insanlara güveniyorum. Herkes çok güzel şeyler söylüyor. Bu alış veriş sistemimi beğeniyorlar" dedi.Çevresindekilerin kendisine güvenmesinden dolayı gurur duyduğunu ifade eden Topçuoğlu, şöyle konuştu: "Ben insanlara güveniyorum. İnsanların da birbirine güvenmesini istiyorum. Böyle bir dünya hayal ediyorum. Sabah erken kalkıyor, tezgahıma geliyorum. Ürünlerimi diziyorum. Müşteriler geldikçe ürünlerimi veriyorum. İnsanız ve bazı ihtiyaçlarımız oluyor. Sürekli tezgahımın başında duramıyorum. Yazı astım. Özlemini duyduğum dünya, insanların birbirine güvenmesi. İnsanlar geliyor ürünlerini alıyor parasını bırakıyor. Bırakmayanlar da 'Dede ben üç gün önce simit aldım parasını şimdi veriyorum' diyor. Bu yazıyı okuyan herkesten olumlu tepki aldım. Hiç kimse olumsuz bir şey demedi. Herkesin olumlu sözleri beni gururlandırıyor. Bazı zamanlar dostlarımla bir araya geliyorum, evime gidiyorum ve ürünlerim satılmış, bitmiş, müşterilerim parasını bırakmış. Benim düşlediğim bir dünya ve insanların birbirine güvendiği düşlediğim sistem."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------------------------Simit tezgahının detay görüntüleri-Ömer dedenin detay görüntüleri-Tezgaha astıgı yazıdan detay görüntü-Ömer dede ile röp-Simit alan bir vatandaş ile röp-Detaylar

HABER: Tolga YILDIRIM -KAMERA: Emrah GÜL/ANTALYA

Haber Kodu : 200320014

===================================

Çiçek açan meyve ağaçlarında kar güzelliği

Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesinde son günlerde hava sıcaklığı mevsim normallerinin üstünde seyretti. Geçen hafta sıcak hava nedeniyle bazı meyve ağaçları çiçek açtı, bu hafta başı ise kar yağışı görüldü. Meyve ağaçlarının açan çiçeklerinin üzerini kaplayan kar ise görsel bir güzellik oluşturdu.

Sandıklı'da geçen hafta hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üstünde seyretmesi dolayısıyla bazı ağaçlar çiçek açtı. Bu hafta başından itibaren ise ilçede soğuk hava etkili olmaya başladı. Sıcaklığın sıfırın altında 3 dereceye kadar düştüğü ilçede kar yağışı görüldü. Karın yağmasıyla birlikte ilçede kiraz ve erik gibi meyve ağaçlarının açan çiçeklerinin üzeri karla kaplandı. Kar birikintilerinin toplandığı ağaçtaki çiçekler görsel şölen oluşturdu. Üreticiler ise yağın karın meyve ağaçlarına zarar vereceği endişesi taşıdıklarını ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------------------------Kar yağarken meyve ağaçları genel görüntü-Kar yağarken meyve ağaçlarının çiçeklerinde biriken kar görüntüsü

HABER- KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar),

Haber Kodu : 200320042

=========================

Terziliği bırakıp maske üretmeye başladı

DENİZLİ'nin Pamukkale ilçesinde 30 yıldır terzilik yapan Fahrettin Gülmez, dünyayı saran koronavirus nedeniyle işlerine ara verip, pamuklu kumaşlardan maske üretimine başladı. Günlük 250-300 adet maske üretimi yaptığını belirten Gülmez, siparişlere yetişmekte güçlük çektiğini söyledi. Saraylar Mahallesi'ndeki işyerinde 1990 yılından bu yana terzilik yapan Fahrettin Gülmez, Çin'de başlayıp dünyayı etkisi altına alan, Türkiye'de de görülen koronavirüs salgının ardından mesleğine ara verdi. Genellikle gömlek ve pantolon tamiri ile dikimi yapan Gülmez, sipariş almayı bıraktı. Vatandaşların salgından korunmak için maske kullanması ve piyasada karaborsaya düşüp fiyatlarının artmasının ardından Gülmez, dükkanında maske üretimi yapmaya başladı. Her sabah saat 8.00'de işyerini açan Gülmez, akşamdan hazırladığı pamuklu kumaşlarını titizlikle dikiyor. Akşam saat 18.00'e kadar siparişlerini yetiştirmek için dikiş makinesiyle hummalı bir çalışma yapan Gülmez, tamamladığı maskelerini ambalaj içerisine yerleştirerek satışa hazır hale getiriyor.Günde yaklaşık 250-300 adet maske üretimi yaptığını belirten Gülmez, "Koronavirüs dünyada yayılmaya başlamasının ardından maskeye olan talep çok arttı. İnsanlar maske fiyatlarının artmasından, maske bulamamaktan çok şikayetçiydi. Bende bu sorunun çözümüne katkı sağlamak ve taleplerin fazla olmasından dolayı, terzilik işini bırakıp maske üretimine giriştim. Günde 250-300 adet maske üretimi yapıyorum. Vatandaşlar ürettiğim maskeye çok ilgi gösteriyor. İşimi, üretmeyi çok seviyorum. Koronavirüs tehlikesi azaldığında, maske üretimini bırakıp terziliğe geri döneceğim" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜFahrettin Gülmez'in işyerinden görüntüGülmez'in maske üretimi yapmasıDikiş makinesiyle maske dikmesiMaskelerden görüntülerFahrettin Gülmez ile röportaj

Haber-Kamera: Deniz TOKAT  / DENİZLİ,

=========================

NASA'da çalışan bilim insanı Pinto; 'Asteroid alarmına gerek yok'

NASA'nın 1998 OR2 kodunu verdiği ve 29 Nisan tarihinde dünyaya en yakın geçişini gerçekleştirecek olan asteroid son günlerde panik ve endişeye neden oldu. NASA'da bir dönem görev yapan ve daha sonra İzmir'e yerleşen bilim insanı Fabrizio Pinto ise, bu endişelerin yersiz olduğuna dikkat çekerek, "Bir çarpışma söz konusu değil. Bu asteroidin dünyaya herhangi bir etkisinin olması mümkün değil. Bunun yerine küçük çaptaki asteroidlere karşı dikkatli olunmalı" dedi.NASA tarafından 1998 OR2 koduyla isimlendirilen ve dünyaya çok uzak bir noktada olmasına rağmen çarpma tehlikesiyle değerlendirilen asteroid, son günlerde panik ve endişeye neden oldu. 4,1 kilometre genişliğindeki asteroidin, 29 Nisan tarihinde dünyaya en yakın geçişini gerçekleştireceği ileri sürülürken, bu boyuttaki bir asteroidin dünyaya çarpması halinde insanlığın sonunu getirebileceği açıklandı. NASA'da çalışan ve daha sonra İzmir'e yerleşerek İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümünde Dr. Öğr. Üyesi olarak görev yapan İtalyan asıllı Fabrizio Pinto ise, bu endişelerin yersiz olduğuna dikkat çekti. Asteroid alarmına gerek olmadığını söyleyen Dr. Pinto, "Şuanda güneşin etrafında dönen milyonlarca göktaşı var. Dünyanın yörüngesiyle asteroidin yörüngesinin yakınlaştığı nokta yanlış yorumlanıyor. Bu uzaysal boyutta yakın bir mesafe ancak, çarpışma söz konusu değil. Sadece yakınlaşma durumu söz konusu. Aralarındaki mesafe yaklaşık 6 buçuk milyon kilometre olacak. Bu neredeyse ay ile aramızda olan mesafenin 16 katıdır" dedi.'YAKINLAŞMANIN HİÇBİR ETKİSİ OLMAYACAK'Bir yakınlaşma olacağını söyleyen Dr. Pinto, "Çarpışma söz konusu olmayacak ve bu söylendiği gibi 29 Nisan tarihinde gerçekleşecek. Bu asteroidin boyutu oldukça büyük. Bu yakınlaşmanın hiçbir etkisi yok. Hiçbir şey olmayacak. Tehlike söz konusu değil. Amatör bir gözlemci bile bu yaklaşma anını görebilir. Biz bununla ilgili her türlü detaya sahibiz ama küçük asteroidlerin görmesi ve ölçmesi daha zor olduğu için bilinmezlikleri daha fazla. Dolayısıyla onlar çok daha tehlikeli. Bilinmezlikleri yüksek olan asteroidler araştırılmalı ve devletler buna destek vermeli. Türkiye'de bu tarz çalışmaların yapılması ve önemsenmesi oldukça önemli" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:  Dr. Fabrizio Pinto ile röportajFabrizio Pinto'nun tahta üzerinde asteroid yakınlaşmasını göstermesiFabrizio Pinto genel detay görüntüler

Haber: Hande NAYMAN - Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR,

Haber Kodu : 200320018

=========================

C vitamini limona talep arttı

MERSİN'de, uzmanların vatandaşlara C vitamini tüketmesi konusunda çağrıda bulunmasının ardından, limon satışlarında patlama yaşandı. Geçen hafta dalında kilosu 4 lira olan limon, 7 liraya kadar yükseldi.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen koronavirüs salgını, limona olan talebi artırdı. Uzmanların özellikle "C vitamini tüketin" çağrısından sonra vatandaşlar limon tüketimine yöneldi.  Limona olan talep artınca fiyatlarda da değişiklik gözlemlendi. Dalında 4 TL'ye kesilen limonun kilosu halde 7 liraya kadar satılıyor.

EN DOĞAL DEZENFEKTAN LİMONBüyükşehir Belediyesi Sebze ve Meyve Hali'nde limon satışı yapan Süleyman Demir, limonun yoğun talep gördüğünü söyledi. Virüslere karşı limonla ellerini yıkadıklarını kaydeden Demir, "Koronavirüs nedeniyle tüm narenciye kesimine talep arttı. Ama limona ayrı bir talep var. Şu an yatakta limon 7 TL, dalından satılan limon 5 TL arasında alıcı buluyor. Vatandaşlar bol bol narenciye tüketsinler. Ellerini limonla yıkasınlar. En steril ve doğal olan limondur" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------------------------Limon dalında kesilirken-Limonlar paketlenirken-Hal kompleksinde limon görüntüsü-Süleyman Demir ile röpHaber-Kamera: Mustafa ERCAN-Soner AYDIN/MERSİN,

=========================

Hobi olarak başladığı vücut geliştirme sporunda Türkiye şampiyonu oldu

AYDIN'ın Efeler ilçesinde spor salonu işleten ve 34 yıldır da vücut geliştirme sporuyla uğraşan 55 yaşındaki Kazım Durmuş, Aydın'ı temsilen katıldığı Vücut Geliştirme ve Fitness yarışmasında Türkiye Şampiyonu oldu. Bu şampiyonluğun ardından Vücut Geliştirme Milli Takımı'na da seçilen Durmuş, yaptığı sporla doktorlarla hastanede değil, spor salonunda tanıştığını söyledi.Evli, iki çocuk babası Kazım Durmuş, 21 yaşında hobi olarak vücut geliştirme sporuna başladı. Zamanla bu spora ilgisi daha da artan Durmuş, antrenör oldu. Çeşitli spor salonlarında 10 yıl antrenörlük yapan Durmuş, 2009 yılında önce kendi spor salonunu açtı. Yoğun ilgi üzerine Durmuş, kısa sürede spor salonlarının sayısını beşe çıkardı. Aynı zamanda spora da devam eden Durmuş, son olarak Türkiye Vücut Geliştirme Fitness ve Bilek Güreşi Federasyonu tarafından geçen 4-8 Mart tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenen Özer Baysaling Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası'nda, 55 kilo ve üstü kategorisinde Türkiye Şampiyonu oldu. Durmuş, bu şampiyonluğun ardından Vücut Geliştirme Milli Takımı'na da seçildi.Aydın'dan ilk kez bir vücut geliştirme şampiyonunun çıkmasına kendi adına çok sevindiğine değinen Durmuş, "34 yıl önce başladığım vücut geliştirme sporunu kendime meslek edinerek buralara kadar geldim. 11 yılda 5 tane spor salonu hizmete açmama rağmen kendimde bu sporu yapmayı sürdürdüm. Haftanın 6 günü 2.5 saat antrenman yapıyorum. Sadece 1 günü ise dinlenmeye ayırıyorum. Salonumda, yarışmaya hazırladığım sporcularda var" dedi.'DOKTORLA SPOR SALONUNDA TANIŞTIM'Sporun insan sağlığına çok faydalı olduğuna vurgulayan Durmuş, "Vücut geliştirme, çok iyi bir spor. İnsanı sağlıklı ve genç tutar. Yaşlanmayı önler. Kolesterol, kas ağrısı, şeker, bel ağrısı ve buna benzer birçok rahatsızlığı önler. Bu nedenle herkese tavsiye ediyorum. 34 yıldan beri bu sporu yapıyorum.Hiç sağlık sorunum olmadı. Gençlere sporu tavsiye ediyorum. Şu an gençler bu konuda çok bilinçli çokta rağbet var. Bu sporu yaptığım için ben hastaneye gitmiyorum ancak doktorlar spora geliyor. Doktorlarla hastanede değil, spor salonunda tanışıyorum. Bu da benim için çok güzel bir şey. Şu ana kadar hiçbir hastanede kaydım yok" dedi.Durmuş'un daha önce katıldığı 4 resmi vücut geliştirme müsabakalarında ayrıca bir dördüncülük, iki beşincilik ve bir de altıncılık derecesi bulunuyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Kazım Durmuş'un vücut geliştirme çalışmalarından görüntü-Durmuş'un kupa ve madalyasından görüntü

-Kazım Durmuş ile röp.

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN/ AYDIN,

Haber Kodu : 200320029


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel İNTERNET VE SOSYAL MEDYADA ÖNE ÇIKAN YURT HABERLERİ - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement