Hakkari'de kar 59 köy ve mezranın yolunu kapattı
Hakkari'de dün akşam başlayan kar yağışı nedeniyle 59 köy ve mezranın yolu ulaşıma kapandı.
Kentte dün akşam başlayan ve aralıklarla devam eden kar yağışı hayatı olumsuz etkiliyor. Yoğun kar yağışı nedeniyle Hakkari merkeze bağlı 8 köy ve 13 mezra ile Yüksekova ilçesine bağlı 11 köy ve 27 mezra yolu ulaşıma kapandı.
İl Özel İdaresi'ne bağlı karla mücadele ekipleri, kapanan yolları açmak için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- İş yerlerinin önünü temizleyen esnaflar
- Çarşı merkezinde çalışma başlatan belediye ekipleri
- Genel Detay
Mehmet ÖZKAN/HAKKARİ,
================================
17 kişilik okul servisinde 34 öğrenci taşıdılar Adana'da 17 kişilik okul servisinde 34 öğrencinin taşındığı öne sürüldü. Öğrencilerin servisten inişini cep telefonuyla görüntüleyip sosyal medyada paylaşan velilerden Veli Ege (42), "Çocuklar, bir çuvala doldurulurcasına taşınıyorlar. İnsani şartlarda getirilip götürülmeleri lazım" dedi.
Merkez Yüreğir ilçesine bağlı Güzelevler Mahallesi'ndeki Prof. Dr. Salih Öven İlkokulu'nda iki çocuğu öğrenim gören Z.E. (41), okul önünde servisten inen öğrencileri kayda alıp, tek tek saydı. 17 kişilik olduğu belirtilen servisten 34 öğrencinin inmesine şaşıran Z.E. servis şoförü ve hostese de, "Bu araçta bu kadar öğrenci taşınır mı?" diye tepki gösterdi. Z.E., görüntüleri sosyal medyadan paylaştı. Görüntüleri paylaşmasının ardından okulun servis şoförlerinin eşi Z.E.'yi tehdit ettiğini söyleyen Veli Ege ise, okulun tüm servislerinin normal sayıdan fazla öğrenci taşıdığını ve öğrencilerin sıkışık bir şekilde yolculuk ettiğini belirtti.
ÇOCUKLARIMI SERVİSTEN ALDIMİki çocuğunun da aynı okulda öğrenim gördüğünü ve bir süre okula servisle gidip geldiklerini kaydeden belediye işçisi Veli Ege, servislerin aşırı kalabalık olduğunu gördükten sonra çocuklarını okula kendi imkanlarıyla getirip götürmeye karar verdiğini söyledi. Eşiyle birlikte yaşanan bu durumu cep telefonu kamerasıyla kayda aldıklarını ve öğrencileri bu durumdan kurtarmak istediklerini dile getiren Ege, "Biz görüntü çekiyoruz diye servis şoförleri ve hostesleri tepki gösterip, saldırdı. Yazıktır bu çocuklara. Bir aracın içinde o kadar çocuk taşınır mı? 5 senedir aynı şekilde çuvala doldururcasına getirip götürüyorlar öğrencileri. Tek isteğim buradaki çocukların okullarına gidip gelirken insani şartlar altında taşınmasıdır. Kimseyle başka bir sorunumuz yoktur" dedi.
34 ÖĞRENCİ SAYDIMÇocuklarını okuldan almaya gittiğinde okul servisinin kapıya yaklaşıp öğrenci indirdiğini ve 17 kişilik servisten 34 öğrencinin çıktığını söyleyen Z.E. ise gördüğü manzara karşısında hem üzüldüğünü hem de çok şaşırdığını söyledi.
Görüntü Dökümü---------------------------Servisten inen öğrencilerDetaylarVeli Ege ile röp.Z.E. ile röp.Öğrenci ile röp.Okuldan detaylarHaber: Can ÇELİK-Kamera: ADANA,
================================
TÜSİAD Başkanı Kaslowski: Büyüme tahmini yüzde 3-5 arası
TÜRK Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Simone Kaslowski, Türkiye ekonomisinin bu yıl sonu itibarıyla büyüme oranıyla ilgili beklentisinin yüzde 3 ile 5 arasında olduğunu belirterek, "TÜSİAD olarak düşüncemiz yüzde 5'in altındaki bir büyümenin ihtiyaç olan istihdam açısından yetersiz kalacağı. Son 10 yılın ortalamasına bakıldığında da büyüme oranlarının ortalaması yüzde 6 civarında oldu. 2019 ve 2020 senelerinde işsizlik, daha da önemlisi genç işsizlik belki de ekonomideki en ciddi ve olumsuz gösterge oldu diyebilirim" dedi. Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği'nin (ANSİAD) bu yıl 17'ncisi düzenlenen Girişimcilik Günleri'nin ödül töreni, TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski'nin onur konuğu ve konuşmacı olarak katıldığı kapanış kokteyliyle sona erdi. Kent merkezindeki otelde düzenlenen ödül törenine konuşan ANSİAD Başkanı Akın Akıncı, 17 yıl önce başlayan girişimcilik hikayelerinin bu yıl Avrupa Birliği Türkiye Arasındaki Sivil Toplum Diyaloğu'nun Desteklenmesi Hibe programından aldığı hibe ile uluslararası boyuta ulaştığını söyledi. BAŞARININ YAPI TAŞLARI Törenin onur konuğu TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski ise yapay zeka ve hızla değişen teknolojilerin tarımdan turizme tüm sektörlerdeki artan önemine değindi. 21'inci yüzyılın yapılanmasında girişimciliğin, Ar-Ge ve inovasyonla başarının vazgeçilmez yapı taşları haline geldiğini kaydeden Kaslowski, "Türkiye, eğitim sürecinde gençlerdeki sorgulama dürtüsünü araştırmaya, yaratıcılığı inovasyona, ataklığı ise girişime dönüştürebildiği an, şüphesiz ki rekabet gücünü artıracak ve küresel ekonomideki konumunu güçlendirecek" dedi.GİRİŞİMCİLERİMİZİN SAYISI ARTIYOR TÜSİAD'ın genç girişimciliği desteklemek için 'Bu Gençlikte İş Var' projesini başlattığını hatırlatan Kaslowski, "Ekosisteme bakıldığında son yıllarda Türkiye'de girişimciliği destekleyen üniversitelerin sayısının artığını, melek yatırım ağlarının çoğaldığını, ortak çalışma alanlarının ve kuluçka merkezlerinin giderek yaygınlaştığını görüyoruz. Girişimcilik kültürü ülkemizde derinleşiyor, yenilikçi iş modelleri geliştiren girişimcilerimizin sayısı artıyor" diye konuştu.REKABETE DAYALI BİR EKONOMİTürkiye'de ekosistemin daha hızlı gelişmesi için sınırların dışına çıkarak, bölgedeki yeteneklerin de ülkeye kazandırılması gerektiğini belirten TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, "Bunu başarmanın yolu ise fikirlerin özgürce ifade edilebildiği, güvenli, öngörülebilir ve rekabete dayalı bir ekonomiden geçiyor. Girişim sayısını ve kalitesini bu şekilde artırıp Türkiye'yi yatırımcılar için daha cazip hale getirebilir ve böylelikle ekosistemimizi geliştirebiliriz" dedi.SANAYİDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM UYARISIKaslowski, Türkiye'de sanayide dijital dönüşümünü sağlayacak tedbirlerin eşzamanlı ve ivedilikle gerçekleştirmesinin rekabet gücünün korunması açısından hayati önemde olduğunu vurguladı. Kaslowski, "Bu süreçte, Türkiye'nin yatırımların düşük seyrettiği, düşük katma değerli üretim yapılan bir ekonomik kısır döngüye, orta teknoloji tuzağına doğru kaymaması için yapısal sorunlarımızın kararlı bir şekilde giderilmesi elzem görülmektedir. İnsan kaynağının nitelikli eğitilmesi ve eğitim politikalarının dijital dönüşüm çağına göre şekillendirilmesi gerekiyor" diye konuştu.DÜNYA YENİ BİR JEO-EKONOMİK DÜZENE DOĞRU GİDİYORDikkatten kaçırılmaması gereken bir dönüşüm daha olduğuna dikkat çeken Kaslowski, "Dünya yeni bir jeo-ekonomik düzene doğru yol alıyor. Avrupa Birliği, Çin ve ABD arasında denge sağlayıcı bir ekonomik güç olma özelliğini korumak istiyor. Avrupa Birliği'nin en önemli etkisi; dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olarak gücünü; adil ticaret ve iklim değişikliği ile mücadele yönünde kullanabilecek olmasındadır" dedi. YATIRIM VE FİNANSMANDA TEMEL KRİTERLERAvrupa'nın artık küresel ekonomik ilişkilerinde Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini ana odak haline getirdiğini de belirten Kaslowski, "İklim değişikliği, sosyal haklar, hukuk devleti, dijital dönüşüm gibi konular artık uluslararası ticaret, yatırım ve finansmanda temel kriterler haline geliyor. Avrupa Birliği ile gümrük birliği anlaşmamızı bu bakış açısı ile yenileyebilirsek şirketlerimizin küresel rekabet gücüne ve ulusal kalkınmamıza da fayda sağlayabiliriz" dedi. BÜYÜME TAHMİNİ YÜZDE 3- 5 ARASI TÜSİAD Başkanı Kaslowski, Türkiye ekonomisinin bu yıl sonu itibarıyla büyüme oranıyla ilgili olarak beklentisinin yüzde 3 ile 5 arasında olduğunu söyledi. TÜSİAD olarak düşüncelerinin yüzde 5'in altındaki bir büyümenin ihtiyaç olan istihdam açısından yetersiz kalacağı olduğunu anlatan Simone Kaslowski, "Son 10 yılın ortalamasına bakıldığında da büyüme oranlarının ortalaması yüzde 6 civarında oldu. 2019 ve 2020 senelerinde işsizlik, daha da önemlisi genç işsizlik belki de ekonomideki en ciddi ve olumsuz gösterge oldu diyebilirim" diye konuştu.
Tören, Girişimcilik Günleri'nin verilmesiyle sona erdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------------Protokolün görüntüsüKatılımcıların görüntüsüTÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski'nin konuşmasıÖdül töreniHABER: Mehmet ÇINAR-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
================================
Silifke'de çiçek açan nergisler, gelir kapısı
Mersin'in Silifke ilçesinde, aralık ayında çiçeklenen nergisler, ocak sonuna kadar hasat edilip, sipariş üzerine Türkiye'nin birçok iline gönderiliyor. Nergisler, ilk hasat sonrası boğumu 10- 20 liradan satılıyor.
Ülke genelinde soğuk hava etkili olurken, Silifke'de hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde olmasıyla nergisler, çiçeklendi. Aralık ayında açan nergisler, ocak sonuna kadar hasat ediliyor. Her boğumda 50- 60 çiçeğin bulunduğu demetler, Türkiye'nin birçok iline kargoyla gönderiliyor. Atayurt Mahallesi'nde 30 dönümlük alanda dikim yapan, emekli Muhammet Çalışkan, çiçek açan nergislerin hasadını yaptı. Hobi olarak 25- 30 yıl önce baktığı nergislerin 10 yıldır ticaretini yaptığını anlatan Çalışkan, "Müşterilerimiz aralık ayı gelmeden arayıp, siparişler veriyor. Bu nedenle pazar sıkıntısı çekmiyoruz. Yılda 2 ay çalışıyorum, bunun kazancı da bana yetiyor. Türkiye'nin ilk nergisi burada yetişiyor. Çünkü Akdeniz kıyıları denize yakın olduğu için ılık geçiyor. Bu çiçek, bölgenin hem havasını hem toprağını seviyor. İlacı ve gübresi olmaması nedeniyle çok fazla masrafı bulunmuyor. Nergislerimizi soğanlarıyla çoğaltıyoruz. Soğanı yılda 2 ya da 3 kez veriyor; ama yetiştirildiği yeri sevmezse soğanı da olmaz, dalı da yürümez" dedi.Nergislerin kokusuyla uykusundan uyandığını belirten Muhammet Çalışkan'ın eşi Nesrin Çalışkan ise tarlanın çamur oluşuna aldırmadan çalışmaktan mutlu olduğunu dile getirdi. Çalışkan, "Her işin kendine göre zorluğu vardır; ama biz nergis yetiştiriciliğini yapmaya başladığımızdan bu yana daha mutluyuz. Bunları toplamayı çok seviyorum. Kokusunu hiçbir parfüme değişmem. Bu, belki de başka işlerden kolay olması ve severek yaptığımız içindir. Hem maddi hem manevi bizi mutlu ediyor" diye konuştu.Muhammet Çalışkan, boğumu ilk hasatta 10- 20 liradan satılan nergislerin, daha sonra fiyatlarının değiştiğini kaydetti.
Görüntü Dökümü--------------------------- DHA Muhabiri Atike Ceylan Kaçar'ın anonsuNergis çiçeklerinden detaylarÜretici Muhammet Çalışkan'ın konuşmasıEşi Nesrin Çalışkan'ın konuşmasıBahçeden nergis çiçeği toplamalarıBahçedeki nergis çiçeklerinden görüntülerHaber-Kamera: Atike CEYLAN KAÇAR/SİLİFKE (Mersin),
================================
200 parçalık müzik enstrümanları koleksiyonu oluşturdu
Burdur'da müzisyen Mehmet Bedel (55), evinin alt katındaki bir odayı müzik enstrümanları koleksiyonuyla doldurdu. Eserler arasında 100- 150 yıllık enstrümanlar olduğunu da söyleyen Mehmet Bedel, "Gelecek kuşaklara kültürel miras bırakmak istiyorum. Bunlar kaybolup gitmesin" dedi.Burdurlu sipsi sanatçısı Mehmet Bedel, yaklaşık 35 yıldır her türlü müzik aletini toplayarak, müzik aletleri koleksiyonu oluşturdu. Mehmet Bedel, bağlama, 3 telli cura, 4 telli cura, kaybolmaya yüz tutmuş kartal kanadı kemik kaval, keman, cümbüş, sipsi, zurna, kabak kemane, kabak kemaneden önce çalınan Yörük kemanesi de denilen ıklığ ve rebap gibi yaklaşık 200 enstrümanın bulunduğu koleksiyonunu, evinin alt katındaki bir odada topladı.'BİRÇOK ENSTRÜMAN VAR'Mehmet Bedel, "Burada tarihi eser niteliğinde birçok enstrüman var. 100 yıllık bağlama da var, 150 yıllık sedef kakmalı rebap da var. Elimden geldiğince toplamaya çalışıyorum. Aynı zamanda buradaki küçük atölyemde kaybolmaya yüz tutmuş müzik enstrümanlarını yapmaya çalışıyorum. İleride belki müzik müzesi kurulursa orada sergilenebilir" dedi.'BUNLAR KAYBOLUP GİTMESİN'
Koleksiyonunda her türlü müzik aleti olduğunu, aynı zamanda Yörüklerin kullandığı malzemeleri de topladığını anlatan Mehmet Bedel, "Kendim de Yörük çocuğuyum. Bu şekilde en azından Yörük kültürüne hizmet etmeye çalışıyorum. Burada Yörüklerin kullandığı eşyalar, kolan, heybe, elbise, çorap, çarıkları da topluyorum. Burası bir Yörük odası gibi hem müzik aletlerini hem Yörüklerin sosyal hayatta kullandığı eserleri burada biriktiriyorum. Yörük yaşantısını çok seviyorum. İleride gelecek kuşaklara kültürel bir miras bırakmak istiyorum. Bunlar kaybolup gitmesin. Kıymetini bilmiyoruz. Kurulacak bir etnografya müzesinde bu eserler gelecek kuşaklara aktarılırsa çok güzel olur" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------EnstrümanlarMehmet Bedel'in anlatımı
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,
========================
Bitlis'te istismar mağduru çocuklar için 'İzlem Merkezi' açıldı
Bitlis- Tatvan Devlet Hastanesi bünyesinde mağdur çocukların her türlü tehlikeden korunarak ruhsal ve bedensel açıdan sosyal hayata yeniden kazandırılmaları için Çocuk İzlem Merkezi (ÇİM) kuruldu. Oluşturulan merkez mahremiyeti gözeterek, istismara uğramış mağdur çocukların defalarca travma yaşamalarının önüne geçecek.
Türkiye genelinde 42 ilde bulunan, Bitlis'te de yaklaşık 5 ay önce açılan Çocuk İzlem Merkezi'nde bilgileri alınan ve psikolojik destek verilen çocuklara geçmişin izinden kurtulup, hayata daha iyi hazırlanma imkanı sunuluyor. Cinsel istismara maruz kalan çocukların birçok yere ifade verip, tekrar travma yaşamaması amacıyla kurulan Çocuk İzlem Merkezlerinde çocukların psikolojik destek alarak hayata yeniden tutunmaları sağlanıyor.
Çocuk İzlem Merkezi'nde Cumhuriyet Savcısı, Avukat, Aile Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Temsilcisi, Adli Görüşmeci, Aile Görüşmecisi ve ihtiyaç durumunda Adli Tıp Doktoru ve Çocuk Psikiyatristi görev yapıyor. Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesi'nde 5 aydır hizmet veren Çocuk İzlem Merkezine açıldığı günden bu güne kadar 24 vakaya bakıldı. İstismara uğrayan çocuğun psikolojik olarak kendini rahat hissetmesi için bütün ayrıntıların düşünüldüğü merkezde aile görüşme odaları, mutfak, yatak odaları, ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri depolar da bulunuyor.
Bitlis Vali Yardımcısı Tamer Kılıç, istismara uğramış çocukların mağduriyetlerinin giderilmesi ve bu suça bulaşanların hak ettikleri cezanın alması için önemli bir yer olduğunu belirterek, mahremiyetin yüksek olduğu Çocuk İzlem Merkezi'ni her vatandaşın bilmesi gerektiğini söyledi. Vali Yardımcısı Kılıç, "Buradaki amaç, istismara uğramış çocuğun kolluk, savcılık, hakimlik, adli tıp gibi kurumların önüne çıkarılarak yaşadıklarının tekrarlanıp, örselenmemesinin önüne geçmektir. Kurulan bu merkezde aile ortamını aratmayacak sıcak ortamda, çocuklar hakim, savcı, adli tıp gibi herhangi bir kurumu görmeden sadece bir merkezde hem ifadesini verecek, hem de fiziki ve ruhsal muayeneye tabi olacak. Burası bir ihtiyaçtı. Çok yerinde bir hizmet olarak ülkemizde hayata geçirildi. Çocuk İzlem Merkezimiz standartları çok yüksek bir yer. Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesi Başhekimliğinin de özverisi ile Türkiye standartlarının üstünde bir merkez açıldı. Şu ana kadar 24 tane vaka oldu. Bu vakalarda açıkça belirtmek isterim ki, çocuk izlem merkezi hastanelerde Sağlık Bakanlığı bünyesinde açılıyor olsa da, bu bir ekip çalışmasıdır. Travma yaşandığı andan itibaren aileler bunu kolluk kuvvetlerine veya adli mercilere bildirmelidir. Burada çocuk izlem merkezleri devreye sokulmalıdır. Bunu özellikle vatandaşlarımızdan, personelimizden, öğretmenlerimizden ve din görevlilerimizden istiyor ve arzu ediyoruz" dedi.
Bitlis Çocuk İzlem Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Eda Nur Tuncer ise "Çocuk İzlem Merkezi, hastanenin diğer kliniklerinden ayırt edilemeyecek fiziksel özelliklerdedir. İlgili kurumların koordinasyon içinde çalıştığı, çocuğun tekrar örselenmesini engelleyecek biçimde tüm tıbbi ve adli işlemlerinin tek seferde yapılmasına imkan sağlayan, çocuğun mahremiyetinin korunduğu, yüksek yararının gözetildiği, çocuk dostu merkezlerdir. Çocuk İzlem merkezleri 42 ilde 45 merkez olarak faaliyet göstermektedir" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------------Çocuk İzlem Merkezinin giriş salonundan detay-Aile görüşme odasından detay-Çalışanlardan görüntü-Bilgi odasından detay-Muhabir Anonsu-Çocuk oyun parkından detay-Çocuk İzlem Merkezi Sorumlusu Dr. Eda Nur Tuncer ile röportaj-Bitlis Vali Yardımcısı Tamer Kılıç ile röportaj-Özel ve genel detaylar
Haber: Özcan ÇİRİŞ- Ceren KURTYE/BİTLİS,
========================
Namık Kemal Üniversitesi ile Oto Experim arasında iş garantili protokol
Otomotiv sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösteren Oto Experim firması, Tekirdağ Namık Kemal Üniversite (NKÜ) ile protokol imzalayarak, Çorlu Meslek Yüksekokulu bünyesinde açılacak bölümde, ekspertiz alanında iş garantili deneyimli ve yetkili eleman yetiştirilecek. NKÜ Rektörü Prof.Dr. Mümen Şahin, "Öğrencilerimizin, öğrencilik esnasında teorik aldıkları eğitimin neticesinde yine Oto Experim firması ile bu protokol kapsamında eğitimlerini staj imkanlarını sahada görmüş olacaklar. Buradan yetişmiş olan arkadaşlarımız bu eğitimi aldıktan sonra belki de ileride yine devletin çeşitli yatırımları, teşvikleri ile KOSGEB'den olabilir belki kendi iş yerlerini açacaklar ve buradaki açığı kapatacak bir istihdama sahip olacak öğrencilerimizi yetiştirmiş olacak" dedi.Protokol imza törenine Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Oto Experim Oto Ekspertiz Merkezleri Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Ağca, Çorlu Meslek Yüksekokulu Müdürü Abdullah Yinanç, Çorlu Meslek Yüksekokulu Otomotiv Teknolojileri Programı Öğretim Görevlisi ve proje sahibi Samet Nalbant, şirket yetkilileri ve öğretim görevlileri katıldı.'HİZMET KALİTESİ ÜST SEVİYEYE ÇIKACAK'Oto Experim Oto Ekspertiz Merkezleri Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Ağca, protokol hakkında bilgi vererek, "Ülke genelinde 2019 yılında 5 milyon seviyesinde ikinci el araç satışı gerçekleşti. Bu adete ekspertiz raporu olarak 2 milyonun üzerinde ekspertiz raporu düzenleyerek hizmet verildi. Bugün Oto Experim olarak 15 şubemizi 2020 yılında 50 şube hedefiyle planlarımızı yaptık. Bu noktada personel açığımızı nitelikli eleman açısından Namık Kemal Üniversitesi'nde açtığımız bölümde yetişen öğrencilerimize istihdam garantisi vererek çözmeyi planlıyoruz. Bugün imzaladığımız protokol ile buradaki mezun olan öğrencilerimize istihdam görüntüsü vererek tüm şubelerimize yerleştirmelerini yapıp hizmet kalitemizi üst seviyeye taşıyacağız" dedi.Çorlu Meslek Yüksekokulu Otomotiv Teknolojileri Programı Öğretim Görevlisi ve proje sahibi Samet Nalbant, Çorlu Meslek Yüksekokulu olarak Oto Experim'e destekleyici olarak Trakya Kalkınma Ajansı ile birlikte bir proje yürüttüklerini söyledi. Nalbant, "Namık Kemal Üniversitesi olarak bu noktada da kendi atölyemizi de aynı imkanlarla donattık. Öğrencilerimizi bu imkanlarla derslerimizin içeriğini güncel teknolojik donanımlarla entegre etmeyi sağladık. Bu bağlamda da bugün yapmış olduğumuz protokol ve ardından da konferansımız vesilesi ile bölümümüzün öğrencilerini istedikleri yerlerde ki Oto Experim bayilerine bu kapsamda öğrenci gönderimi 3+1 eğitimlerini, istedikleri şubede eğitimlerini tamamlayıp mezuniyetlerinde onlara iş garantilerini sağlamayı planlıyoruz. Bu bağlamda da kendilerine katkılarından dolayı Orhan Bey'e teşekkür ediyoruz" diye konuştu.'ÇOK ÖNEMSEDİK'Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, "Yine Oto Experim firması ile motor bölümündeki öğrencilerimiz ile ilgili olarak 3+1 neticesinde bir protokol imzaladık. Teorik eğitimlerini almış öğrenci kardeşlerimiz bir dönem boyunca stajlarını işletmelerde yapmış olacaklar. Tabi Oto Experim biliyorsunuz Türkiye'de son derece ekspertiz özellikle ikinci otolarda 200'lerden sonra büyük bir patlama yapmış bir sektör haline geldi. Bununla ilgili olarak da tabi kalifiye burada yetişen eleman azlığı var. Bu açığı kapatacak bir protokol bu. Öğrencilerimizin, öğrencilik esnasında teorik aldıkları eğitimin neticesinde yine Oto Experim firması ile bu protokol kapsamında eğitimlerini staj imkanlarını sahada görmüş olacaklar. Buradan yetişmiş olan arkadaşlarımız bu eğitimi aldıktan sonra belki de ileride yine devletin çeşitli yatırımları, teşvikleri ile KOSGEB'den olabilir belki kendi iş yerlerini açacaklar ve buradaki açığı kapatacak bir istihdama sahip olacak öğrencilerimizi yetiştirmiş olacak. Bu nedenle çok önemsedik, Çorlu Meslek Yüksekokulu ve Oto Experim firması ile bir imza töreninde bulunduk. Hayırlara vesile olsun inşallah" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------NKÜ girişinden detaylar-Öğrencilerin üniversiteye giriş ve çıkışları -İmza törenine katılanlar-İmzaların atılması-İmzalanan dosyaların takası-Toplu fotoğraf çekilmesi-Orhan Ağca ile röp-Samet Nalbant ile röp-Rektör Şahin ile röp
Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ-4 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?