1)HDP GRUP BAŞKAN VEKİLİ BALUKEN TUTUKLANDI
SEBAHAT TUNCEL DE GÖZALTINDA
Ankara'da Genel Merkez binasında dün gece gözaltına alınan ve hakkında Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında uçak ile Bingöl'e getirilen HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Bingöl Adliyesi'ndeki savcılık sorgusundan sonra tutuklanma talebi ile Sulh Ceza Hakimliğine çıkarıldı. Sulh Ceza Hakimliği, Baluken hakkında tutuklama kararı verdi. Baluken'in, hem savcılıkta hem de Sulh Ceza Hakimliğinde ifade vermediği öğrenildi.
ZİYA PİR SERBEST BIRAKILDI
Dün gece yapılan operasyonla Ankara'da gözaltına alınan ve Diyarbakır'a getirilen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, savcılıktaki sorgusunun ardından tutuklama istemiyle Sulh Ceeza Hakimliğine sevk edildi.
Aynı soruşturma kapsamında dün gözaltına alınan ve savcıya ifade veren HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir ise, adlı kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Pir'e yurt dışı yasağı getirildi.
ADLİYE ÖNÜNDE BEKLEYEN GRUBA MÜDAHALE: SEBAHAT TUNCEL'İN DE OLDUĞU 10 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP'li 4 vekilin haklarındaki soruşturma kapsamında Diyarbakır Adliye binasındaki işlemleri sürürken, Adliye dışında bekleyen grup polisin uyarısı ile dağılmayınca gruba müdahale edildi. Yapılan müdahale sonucu aralarında DBP Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel'in bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı.
HDP'nin Eş Genel Başkanları ve 4 Milletvekilinin Diyarbakır Adliyesindeki işlemleri sürerken, Adliye önüne gelen yaklaşık 100 kişilik bir grup kaldırımda beklemeye başladı. Adliye çevresinde geniş güvenlik önlemi alan polis, grubun dağılması konusunda uyarı yaptı. Uyarı ile birlikte grubun büyük kısmı dağılırken, aralarında HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp ve DBP Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel'in bulunduğu yaklaşık 10 kişilik grup oturmakta direnince polis gruba müdahale etti. Polis, HDP milletvekili Sibel Yiğitalp dışında kalan ve aralarında DBP Eş Genel başkanı Tuncel'in de bulunduğu 10 kişiyi gözaltına aldı.
GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
DİYARBAKIR/DHA
==========================================================
2)İZMİR'DE HDP'LİLERİN GÖZALTINA ALINMASINA TEPKİ
DİYARBAKIR, Şırnak, Hakkari, Van ve Bingöl Cumhuriyet savcılıklarının yürüttüğü terör soruşturmaları kapsamında düzenlenen operasyonlarla, aralarında HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da olduğu HDP'li milletvekilinin gözaltına alınmasına İzmir'de bir grup tepki gösterdi. Polisle grup arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. Konak Meydanı'ndaki eski Sümerbank binası önünde toplanan, aralarında HDP'lilerin de bulunduğu yaklaşık 250 kişi, gece saatlerinde polis tarafından düzenlenen operasyonlarla aralarında HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da olduğu HDP'li milletvekilinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Üzerinde, 'Vekilim irademdir irademe dokunma' ve 'Eş Başkanıma dokunma' yazılı pankart taşıyan grup, sık sık "Kürdistan faşizme mezar olacak", "Susma sustukça sıra sana gelecek" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları attı. Grupla polis arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. Süresiz oturma eylemi yapmak isteyen grubun basın açıklaması yapıp dağılmasını isteyen polis, bu yönde anons da yaptı. Grup adına basın açıklamasını HDP İl Eş Başkanı Mahfuz Güleryüz yaptı. Güleryüz, "Ulusal ve uluslararası bütün hukuk kuralları ayaklar altına alınmıştır. Bu ülkenin 3'üncü büyük partisinin eş genel başkanları başta olmak üzere milletvekilleri gözaltına alınmıştır. Bu bir utançtır. Bu utancı Türkiye'nin her yerinden protesto edeceğiz, sokaklarda olacağız. Bu zulme boyun eğmeyeceğimizi her yerde göstereceğiz. Bizi gözaltı ve cezaevleriyle tehdit edenler bilsinler ki 40 yıldır ayaktayız direniyoruz ve gerekirse 100 yıl daha direniriz" dedi.
Grup basın açıklamasının ardından dağıldı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
-Gruptan görüntü
-Gerginlikten görüntü
-Açıklamadan görüntü
-Genel ve detay görüntü
(Haber, Kamera: Tufan HAMARAT/ İZMİR,
======================================================
3)İZMİR'DE 'BYLOCK' OPERASYONU, 16 GÖZALTI
İZMİR İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde görev yaparken, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle görevlerinden ihraç edilen ve açığa alınanların da aralarında bulunduğu 16 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. Şüphelilerin bir çoğunun 'Bylock' adlı şifreli mesajlaşma programını kullandığı öğrenildi. İzmir Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik bugün sabah saatlerinde çok sayıda adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Hakkında gözaltı kararı verilen 30 kişiden, İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde görev yaparken, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası çıkarlan kanun hükmünde kararnamelerle görevlerinden ihraç edilen ve açığa alınanların da aralarında yer aldığı 16 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. Şüphelilerin birçoğunun 'Bylock' adlı kriptoli mesajlaşma programını kullandığı öğrenildi. Gözaltına alınanlar, sağlık kontrolünün ardından emniyete götürüldü.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Gözaltına alınanlardan görüntü
-Genel ve detay görüntü
(Haber, Kamera: Mehmet GÜNEY/ İZMİR, DHA)
=======================================================
4)ABD ADANA KONSOLOSLUĞU VATANDAŞLARINI UYARDI
ABD Adana Konsolosluğu yayınladığı açıklamayla kentte yaşayan vatandaşlarına olabilecek bombalı saldırı ve şiddet eylemlerine karşı yeni bir uyarıda bulundu.
Konsolosluk sitesinden yapılan uyarıda 'aşırılık yanlısı grupların Adana'da ABD vatandaşlarına ve diğer yabancılara saldırmak için agresif çabalara girebileceği' belirtildi. Saldırıların önceden planlanmış olabileceği; silahlı saldırı, kaçırma, bombalama ya da şiddet eylemi şeklinde meydana gelebileceği vurgulanarak, ABD vatandaşlarının dikkatli olması uyarısında bulunuldu. Ayrıca ABD'lilerin Türkiye'nin güneydoğusu, Suriye -Türk sınırına yakın yerler ile özellikle büyük kent merkezlerine seyahatten kaçınmaları, turistik yerlerde dahil olmak üzere, büyük kalabalıklardan, siyasi toplantılar ve mitinglerden uzak durmaları istendi.
ABD Adana Konsolosluğu'nun çevresi geçtiğimiz günlerde olası terör saldırılarına karşı yüksek beton bloklarla kapatılmıştı.
Görüntü Dökümü
----------------------
**ARŞİV**
Konsolosluk önünden bekleyen polis ekipleri
Örülen beton duvarların görüntüsü
Haber-Kamera: ADANA,
=======================================================
5)CANSU KAYA DAVASINDA SANIKLARA CEZA YAĞDI
MUĞLA'nın Ortaca İlçesi'nde, 18 yaşındaki Cansu Kaya cinayetiyle ilgili ağırlaştırılmış ömürboyu hapis istemiyle yargılanan tutuksuz sanıklardan 25 yaşındaki N.D.'ye (Necati Demir) ağırlaştırılmış ömür boyu hapis ve 36 yıl hapis, 18 yaşındaki M.P.Ç.'ye (Mehmet Poyraz Çalhan) ise 42 yıl hapis cezası verildi. Her iki sanık da duruşmada tutuklanırken, gözyaşları içinde duruşma salonundan çıkan Cansu Kaya'nın babası Osman Kaya ve annesi Gülen Kaya, adaletin yerini bulduğunu söyledi.
Ortaca'nın Dalyan Mahallesi'nde garson olarak çalıştığı restorandan geçen yıl 14 Haziran'da mesai bitimi ayrıldıktan sonra ortadan kaybolan Cansu Kaya'nın, 3 gün sonra Dalyan Kanalı Çandır Geçişi Mevkisi'nde su üzerinde cesedi bulundu. Genç kız 17 Haziran'da gözyaşları içinde toprağa verildi. Yapılan incelemede, Kaya'nın son olarak Dalyan'daki restoranda garson olarak çalışan N.D. ve lise öğrencisi M.P.Ç. ile birlikte yürüdüğü görüldü. Bunun üzerine gözaltına alınıp tutuklanan N.D. ve M.P.Ç. hakkında ömürboyu hapis cezası istemiyle Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Muğla Adli Kurumu'nda yapılan ilk otopside Kaya'nın boynunda basıya bağlı ekimoz (kanın cilt altına sızması), kafada travmaya başlı hematomlar (kanın damar dışına çıkması) ve genital bölgesinde kanamalı yırtık tespit edildi. Ancak mahkeme sürecinde aynı bulguları inceleyen İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu, Kaya'nın suda boğulmaya bağlı olarak yaşamını yitirdiğini tespit ederek, tecavüz ve cinayet bulgularına rastlanılmadığı yönünde yeni bir rapor düzenledi. Bunun üzerine mahkeme heyeti geçen 10 Haziran'da Kaya'nın öldüğü noktada keşif yaparak, bilirkişi ve dalgıçlar eşliğinde Kaya'nın ölüm nedenini araştırdı. Mahkeme heyeti geçen 24 Haziran'da savunmalar, adli tıp raporu, keşif izlenimleri ve dalgıç görüşlerini dikkate alarak tutuklu sanıklar N.D. ve M.P.Ç.'nin adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.
SAVCININ MÜTALAASI
Geçen duruşmada Cumhuriyet Savcısı Gökhan Büyükşimşek, mütalaasını verdi. Sanıklar N.D. ve M.P.Ç.'nin olay tarihinden itibaren verdiği ifadelerin sürekli birbiriyle çeliştiği belirtilen mütalaada, Kaya'nın anal bölgesindeki kızarıklıkla, genital bölgesindeki yırtıklı kanamaya bir açıklama getirilemediği belirtildi. Kaya'nın başında darp, boynunda ise yara izleri tespit edildiği belirten savcı Büyükşimşek, sanıkların 'Beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumdaki kişiyi, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme suçundan' ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi. Büyükşimşek ayrıca sanıklara, vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenen cinsel istismar suçundan 8 yıldan 15 yıla kadar, kişiyi fiili işlemek veya işlediği sırada cebir, tehdit veya hile kullanmaktan 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Büyükşimşek son olarak suçun birden fazla kişi ile ve cinsel amaçla işlenmesinden dolayı sanıklara verilecek cezaların yarı oranında arttırılmasını talep etti.
GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Mütalaa sonrası davanın 11'inci duruşması Fethiye Adliyesi'nde bugün yapıldı. Duruşma öncesi adliye önünde polis tarafından kontrol noktaları kurularak, güvenlik önlemi alındı. Duruşmaya tutuksuz sanıklar N.D. ve M.P.Ç., Cansu Kaya'nın babası Osman, annesi Gülen Kaya, ablası Burcu Kaya ile sanık ve müşteki avukatları katıldı.
SON SAVUNMALAR ALINDI
Duruşmada mütalaaya karşı sanıkların son savunmaları alındı. Görüşü sorulan Osman Kaya, mahkeme heyetinden ellerini vicdanına koyarak karar vermesini istedi. Mütalaaya aynen katıldıklarını belirten Kaya'nın avukatları ise İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu'ndan gelen raporu kabul etmediklerini belirtti. Avukatlar daha önce Münevver Karabulut ve İbrahim Üzmez davalarında verilen raporları örnek gösterip, İstanbul'daki Adli Tıp Genel Kurulu'nun sakandal raporlara daha önce de imza attığını belirtti. Sanık avukatları Ali İncesu ve Coşkun Demir'e görüşleri soruldu. Sanıkların olayın başından beri doğru ifadeler verdiğini öne süren sanık avukatları, Adli Tıp Genel Kurulu'ndan gelen raporun dikkate alınması gerektiğini söyledi. Sanık avukatları ayrıca suçun işlendiği yerin cinsel saldırı ve öldürme suçu için uygun bir yer olmadığını, çevresinde restoran ve eğlence yerleri bulunduğunu da kaydetti. Olay yerinde yapılan keşif sırasında da çok önemli bulgulara rastlandığını belirten sanık avukatları, sadece olay sonrası suç delillerinin gizlenmesi nedeniyle müvekkillerinin cezalandırılabileceğini savundu.
"İSTANBUL'DAN GELEN RAPOR SUÇSUZLUĞUMUZU KANITLAMAKTADIR"
Son sözü sorulan sanık N.D., "Biz suç işlemedik. İstanbul'dan gelen rapor suçsuzluğumuzu kanıtlamaktadır. Takdir mahkemenizindir" dedi. Diğer sanık M.P.Ç. de suçsuz olduklarını ileri sürüp, "Allah katında bu olayın hesabını verebilirim. Takdiri mahkemenize bırakıyorum" dedi.
Karar öncesi duruşmaya beş dakika ara verildi. Aranın ardından, sanıklardan N.D.'ye kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, nitelikli cinsel istismar suçundan 27 yıl hapis ve hürriyeti yoksun kılma suçundan da 9 yıl hapis cezası verildi. Diğer sanık M.P.Ç. ise kasten öldürme suçundan 24 yıl hapis, nitelikli cinsel istismar suçundan 12 yıl hapis ve hürriyeti yoksun kılma suçundan da 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Her iki sanığa da iyi hal indirimi uygulanmadı. Sanıklar, mahkeme salonunda tutuklanıp, adliyeye nezarethanesine indirildi.
"ANNE SANIK AVUKATLARINA TEPKİ GÖSTERDİ"
Mahkemenin kararı, salonda alkışlarla karşılandı. Duruşmanın tamamlanmasıyla birlikte Cansu Kaya'nın sevinç gözyaşlarına boğulan annesi Gülen Kaya, sanık avukatlarına tepki gösterdi. Kısa süreli arbede yaşandı. Polislerin müdahalesiyle taraflar güçlükle sakinleştirilip, salondan çıkartıldı.
KADIN PLATFORMLARINDAN DESTEK
Duruşma salonundan çıktıktan sonra Cansu Kaya'nın babası Osman Kaya ve annesi Gülen Kaya, yakınlarına sarılıp, mahkemenin verdiği kararın sevincini paylaştı. Acılı anne babayı kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Fethiye Kadın Platformu üyeleri, alkışlarla ve "Asla yalnız yürümeyeceksin", "Yaşasın kadın dayanışması" sloganlarıyla karşıladı. "Sözün bittiği yerdeyiz" diyen baba Osman Kaya, "Sanıklar hakettikleri cezaları aldılar. Bizi yalnız bırakmayan avukatlarımıza ve kadın platformlarımıza çok teşekkür ediyoruz" dedi. Anne Gülen Kaya da "Adalet yerini buldu. Allah herkesten razı olsun" diye konuştu.
"DAHA YARGITAY AŞAMASI VAR"
Cezaevine götürülmek üzere polis aracına bindirilen sanıklardan N.D., "Daha Yargıtay aşaması var" diye bağırırken, M.P.Ç. de "Herşeyin zamanı var" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Duruşma balonun önünhdeng örüntü
-Sanıkların salona gelişlerinden görüntü
-Cansu Kaya'nın ailesinin salona gelişi
-Karar sonrası alkışlarla salondan çıkanlardan görüntü
-Anne Gülen ve baba Osman Kaya'nın karar sonrası sevinç gözyaşı dökmesi
-Gülen ve Osman Kaya çiftinin kararın ardından yakınlarına sarılıp, sevinçlerini paylaşması
-Kadın Plaftformu üyelerinin alkışlarla adliye önünde kararı kutlaması
- Baba Osman Kaya ile röp.
-Anne Gülen Kaya ile röp.
-Cansu Kaya'nın ailesinin avukatı Avukat Ali İhsan Varol ile röp.
-Tutuklanan sanıkların polis aracına bindirilmesi ve gazetecilerin sorularına yanıt vermeleri
-Genel ve detay görüntüler
(Haber-Kamera: Ergün TOS/ FETHİYE (Muğla),
================================================
6)SİİRT'TE ESNAFA KEPENKLERİNİ KAPATMALARI UYARISI YAPAN 6 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
HDP'ye yönelik operasyonun ardından bugün sabah saatlerinde Siirt kent merkezinde, esnafın kepenk kapatması yönünde uyaran 6 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. HDP ve DBP'lilerin yaptığı basın açıklaması sırasında partililer ile güvenlik güçleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. HDP'ye yönelik operasyon ve milletvekillerinin gözaltına alınması amacıyla bugün saat 13.00'da yapılması düşünelen basın açıklaması öncesi HDP ve DPB'li oldukları ileri sürülen bazı kişiler, kent merkezindeki Güres, Aydınlar ve Cumhuriyet Caddeleri üzerinde işyeri bulunan esnafı dolaşarak kepenk kapatmaları uyarısında bulundu. Aynı kişiler, esnafın kepenklerini kapattıktan sonra saat 13.00'da yapılacak basın açıklamasına katılmalarını istediği öğrenildi.
Bu kişilerin esnafı dolaşarak uyardığı haberinin duyulması üzerine kısa süreli çalışma yapan polis, esnafı kepenk kapatmaları uyarısı yapan 6 kişiyi gözaltına aldı.Bu arada saat 13.00 sıralarında HDP il başkanlığı binası önünde toplanan ve aralarında DBP'li Belediye Başkanı Tuncer Bakırhan'ın da bulunduğu partililer, basın açıklaması yapmak istedi. İzinsiz olduğu gerekçesiyle Bakırhan ve güvenlik güçleri arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Kısa süreli görüşmenin ardından basın açıklaması yapılmasına izin verildi. Burada açıklama yapan HDP İl Başkanı Abdullah Çetin, Eşbaşkanlar Demirtaş ve Yüksekdağ'ın gözaltına alındığını hatırlatarak, "Siyasi iktidar bu düşmanca tutumuyla demokratik siyasetin tasfiyesini hedefliyor. Bundan dolayı bir kez daha Siirt halkına sesleniyoruz; İradenize yönelik yapılan bu saldırı karşısında herkesi iradesine ve partisine sahip çıkmaya davet ediyorum. Her gün saat 13.00 ile 17.00 arasında HDP il binası önünde 'İrademe dokunma eylemine' katılmaya çağırıyoruz" dedi.
Yapılan konuşmanın ardından partililer, sessiz bir şekilde dağıldı.
Görüntü Dökümü
---------------------
HDP il binası önünde toplanan partililer,
Çevik kuvvet ekiplerinin kısa süreli müdahalesi
Basın açıklaması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Turan KOYUNCU/SİİRT, -
====================================================
7)TOKAT'TA MARKET HIRSIZLIĞI, GÜVENLİK KAMERASINA YANSIDI
TOKAT'taki bir süpermarkette yaşanan hırsızlık olayı, saniye saniye güvenlik kameralarına yansıdı.Olay dün gece Gazi Osman Paşa Bulvarı üzerinde bulunan bir süpermarkette meydana geldi. 2 gün önce denetimli serbestlikten yararlanarak cezaevinden çıkan Serkan A. (33) dün gece 23.45'te marketin ön kapısını kırarak içeri girdi. Serkan A. daha sonra marketin kasalarına yönelerek burada bulunan yaklaşık 900 TL parayı aldı. Hırsızlık anı marketin güvenlik kameralarına yansırken, 87 saniye içinde kasayı boşaltarak dışarı çıkan Serkan A. daha sonra marketin yanındaki bir GSM operatörüne ait işyerine girdi. Ancak telefonların kasada olması nedeniyle bu işyerinden bir şey çalamadı. Marketin alarmının çalması üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, işyerinin kapısının kırıldığını tespit ederek çevrede çalışma başlattı. Marketin yanındaki işyerinin kapısının da kırıldığının fark eden polis ekipleri, çalışma sahasını genişleterek olayın şüphelisi Serkan A.'yı Yeşilırmak Mahallesi'nde yakaladı. Serkan A., emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edilecek.
Görüntü Dökümü:
---------------
-Güvenlik kamerası görüntüleri
Haber-Kamera: TOKAT,
=============================================
8)AYVALIK'TAKİ HASAT GÜNLERİ ZEYTİNE MİNNET YÜRÜYÜŞÜYLE BAŞLADI
BALIKESİR'in Ayvalık İlçesi'nde düzenlenen 12'inci Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri'nin ilk günü, zeytine minnet yürüyüşü ve zeytinyağı pazarının açılışıyla başladı.
Ayvalık Ticaret Odası ve Belediye Başkanlığı işbirliğinde düzenlenen 12'inci Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri, 4 ila 6 Kasım arasında yapılıyor. Etkinliğin bu yılki sloganı 'Her hasat bir barış buluşmasıdır' olarak belirlendi. Her yıl olduğu gibi bu yılda açılış, zeytine minnet yürüyüşüyle başladı. CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, Ayvalık Kaymakamı Namık Kemal Nazlı, Ayvalık Belediye Başkanı CHP'li Rahmi Gençer, Ayvalık Cumhuriyet Başsavcısı Metin Tokel, Ayvalık Ticaret Odası Başkanı İbrahim Kantarcı, Ayvalık Ticaret Odası yönetimi, Ayvalık Zeytin Üreticileri Derneği üyeleri, sektör temsilcileri ve zeytin emekçileri ile çok sayıda vatandaş yürüyüşe katıldı. Ayvalık Belediye Bandosu eşliğinde, saat 10.00'da, '06 Mevkii'nden başlayan yürüyüş, Cumhuriyet Meydanı'nda son buldu. Ardından Geleneksel Zeytinyağı Pazarı'na geçildi.
Ayvalık Ticaret Odası tarafından çelenk sunumunun ardından günün anlam ve önemine ilişkin ilk konuşmayı Oda Başkanı Kantarcı yaptı. Coğrafi işaretli Ayvalık zeytinyağının kalite üstünlüğüyle geniş bir alanda adını duyurduğunu belirten Kantarcı, "12 yıldan bu yana düzenlemiş olduğumuz bu etkinlik son yıllarda büyük bir ivme kaydetti. O kadar büyük ivme ki bölgemizde son yılların en kurak mevsimi yaşanmasına rağmen halkımızın zeytinyağıyla yaşadığı duygusal bağ ve dualarının kabulü ile Allah tarafından yağmurla taçlandırılacak. Bereketi ile gelen yeni hasat dönemi herkese sağlık, mutluluk ve barış getirsin" dedi.
Darbe girişimine de değinen Kantarcı, "Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere halkımızın demokrasi inancı ile kurtulduk. Atatürk'ün bize emanet ettiği Laik Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkıp, iş dünyası olarak daha çok üretip daha çok katma değer sağlamayı hedefliyoruz. Ülkemizin şu anda barışa ihtiyacı olduğu için bu yıl 'her hasat, barış buluşmasıdır' dedik" dedi.
TANITIM İÇİN KAMPANYA ÇAĞRISI
Coğrafi menşei işareti uzun uğraşlardan sonra 2016'da tescillediklerini söyleyen Kanatarcı, "Ayvalık Ticaret Odası olarak laboratuvar hizmetlerine de başladık. Bu oluşum ve çalışmalarda hedefimiz zeytinyağının pazar payını arttırmak. Kişi başı tüketimi daha fazla arttırmak ve buna paralel olarak Ayvalık'ın Dünya pazarındaki marka değerini yükseltmektir. Zeytinyağı üreticisi Akdeniz ülkelerinde ortalama kişi başı tüketimleri 10-15 kilo, Türkiye'de ise 800 gramdan son yıllardaki artışla 2 litre olmuştur. Yaptığımız bu çalışmaların ve etkinliklerin zeytinyağı tüketiminin artmasına etkide olduğuna inanıyorum. Devlet desteği zeytin ağacı dikimi 180 milyon ağaca yükseldi. Yeni dikimler mahsul verdiğinde zeytinyağı rekoltesi o oranda yükselecek işte bu nedenle iç tüketim kadar dış satımlarda markalaşma büyük önem taşıyor. Buna bağlı olarak tüketicilere niçin zeytinyağı tercih edilmesi gerektiğini anlatan kampanyalar yapılması zorunlu" diye konuştu.
BAŞKAN ZEYTİN YASASINI HATIRLATTI
Ardından konuşan Belediye Başkanı Rahmi Gençer ise, "Küstürüyoruz zeytin ağacını. Sıkıntı çekti acımadık, kestik onu, betonlar vurduk. Binlerce yıl hepimize bereket vermiş, sağlık vermiş. Bu hatalara geri dönmeyelim diyorum. Buradan hükümete sesleniyorum. Zeytin yasasını kaldırmayın, kaldırırsanız oralarda madenler, apartmanlar, betonlar olacak. Çok ağlayacak zeytin ağacı. Bu kadar bereketli bir şeyi elbirliğiyle koruyalım. Bu bizim milli varlığımız. Ben Türkiye'de sağduyu hakim olacağına inanıyorum. Çok hassas bu konuda herkesin birlik beraberlik içinde olacağına inanıyorum" dedi.
Açılışta son konuşmayı Milletvekili Mehmet Tüm yaptı. Zeytinin sadece bir gıda ürünü olmadığı, barış ve sevginin sembolü olduğunu söyleyen Tüm, "Ne yazık ki anavatanı bizim topraklarımız olan birçok ürün gibi zeytin de yeterince önemsenmiyor. Değeri iktidarlar tarafından anlaşılmıyor. Yıllardır her türlü soruna karşı ayakta durmaya çalışan zeytincilik sektörüyle ilgili hükümet bir türlü gerekli önlemeleri almamaktadır. Birçok çalıştay yapıldı ancak bu çalıştaylardan çıkan hiçbir öneri hükümet tarafından dikkate alınmadı, kabul görmedi. Zeytinliklerin kesilip yeni yerleşim alanlarının açılması tam bir katliamdır. Yasa değişikliği yapılırsa zeytinlikler talana açık hale getirilecektir. Zeytinliklerin talan edilmesine asla izin vermemeliyiz. Yaşamı zeytinciliğe bağlı üretici desteklenmelidir. Üreticinin zararları devlet tarafından karşılanmalıdır" dedi.
Konuşmaların ardından Edremit Halk Eğitim Merkezi halk oyunları gösterisi izlendi. Daha sonra zeytinyağı pazarı gezildi. Erken hasat zeytinyağı ve zeytin tadıldı.
Görüntü Dömülü
-----------------------
Yürüyüşten görüntü
Ayvalık Ticaret Odası Başkanı İbrahim Kantarcı'nın konuşmasından görüntü
Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer'in konuşmasından görüntü
Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm'ün konuşmasından görüntü
Halk oyunlarından görüntü
Genel ve Detay görüntü
(Haber- Kamera: Kadri KAYA/ AYVALIK (Balıkesir),
======================================================
9)ALPARSLAN ÇELİK DAVASINDA ADLİ KONTROL VE YAYIN YASAĞI KALDIRILDI
SURİYE'de düşürülen Rus uçağının pilotunun öldürülmesi olayından dolayı hakkında verilen takipsizlik kararı kaldırılıp yeniden soruşturma başlatılan Alparslan Çelik'in de aralarında bulunduğu tutuksuz 18 sanığın 3 aydan 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davaya devam edildi. Mahkeme, haftanın iki günü karakola imza atmaya giden sanıkların adli kontrol şartı ile davadaki yayın yasağını kaldırırken, yurt dışına çıkış yasağınının devamına karar verdi.
İzmir'in Karabağlar İlçesinde geçen 31 Mart'ta, polise yapılan ihbarda, bir lokantada silahlı kişiler olduğu belirtildi. İhbar üzerlerine belirtilen yere giden ekipler, Rus uçağının pilotunu öldürdüğü iddia edilen Alparslan Çelik ile yanında bulunan 17 kişiyi gözaltına aldı. Toplam 18 şüphelinin üzerlerinde, otomobillerde ve evlerinde yapılan aramada 5 otomatik tüfek, 4 tabanca ve 2 telsiz ele geçirildi. '6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanununa Muhalefet' ve 'Harp silahı bulundurmak' suçlamasıyla tutuklanmaları talebiyle İzmir 3'üncü Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilen zanlılardan Alparslan Çelik, İsmail Demir, Mustafa Develi, Asil Tırnova, Fatih Arnas, Bayram Karaarslan ve Murat Gezer tutuklanırken, 2'si denetimli adli kontrol şartıyla olmak üzere diğerleri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
ALPASLAN ÇELİK BAŞKA SUÇTAN TUTUKLU
İzmir 27'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmada tutuklu sanıkların hepsi tahliye edildi. Alpaslan Çelik, başka suçtan hükümlü olduğu için cezaevinde kalmaya devam etti.
27'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan ikinci duruşmaya, başka suçtan Ereğli Cezaevi'nde hükümlü Erdi Ekici, SEGBİS ile katılırken, tutuksuz yargılanan bazı sanıklar ve avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmada ifade veren Muhammet Ercan Bilir, "Ben diğer sanıkları tanımam. Olayla bir ilgim yoktur. Sanırım isim karışıklığından benim işyerimde arama yapılmış. İki ruhsatsız tabanca ve bir pompalı tüfek bulunmuş. Tüfek bana ait, ancak iki tabanca ile benim ilgim yok. Kimin koyduğunu da bilmiyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını kabul ediyorum" dedi.Başka suçtan hükümlü Erdi Ekici ise, "Ben Suriye'de millitemizin menfaatlerini korumak için Türkmen Dağı'nda mücahit olarak bulunuyordum. Kendi silahımı ve arkadaşlarımın silahını temizleyip bakımlarını yapıyordum. Bu nedenle bir kalaşnikof tüfek üzerinde benim parmak izim çıkmış olabilir. Ancak bu silah bana ait değildir. Kalaşnikofu ve diğer silahlarımızı Türkiye'ye sokmamıştık. Ayrıca Türkmen Dağı'nda mücahitlerin arasında mühimmat sıkıntısı vardır. Bu nedenle fırsat buldukça ve gerektikçe diğer arkadaşlar da silahları ortak kullanıyordu. Bir silah bir kişiye ait değildir. Ayrıca arkadaşlarım yakalandığında ben Suriye'deydim. 2 Nisan'dan beri de cezaevindeyim. Suriye'den gelirken sınırda yakalandım. Üzerimde de herhangi bir suç aleti çıkmadı. Arkadaşlarım yakalandığı zaman Türkmen Dağı'nda çarpışıyordum" dedi.Sanıklar, uygulanan adli kontrol şartı ile yurt dışına çıkış yasağının, avukatları da daha önce 'milli güvenlik' gerekçesiyle talep ettikleri davadaki yayın yasağının kaldırılmasını talep etti. Hakim Fuat Şenoğlu, sanıklar hakkındaki adli kontrol şartı ile yayın yasağının kaldırılmasına, yurt dışı çıkış yasağının devamına, duruşmaya gelmeyen sanıklar Avni Uçrak, Yiğit Dinç, İrfan Dinç ve İbrahim Çelik'in zorla getirilmesine karar verip, duruşmayı gelecek yıl mart ayına erteledi.Sanıklar hakkında ayrıca 'usulsüz para toplamak' suçundan da soruşturma yürütüldüğü öğrenildi.
Bahri KARATAŞ/ İZMİR, -
============================================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?