Antalya'da, derin dalış eğitiminde 1 asker şehit oldu
Antalya'nın Kaş ilçesinde, jandarma su altı kurtarma ekibinin dalış eğitiminde rahatsızlanan 4 askerden biri şehit oldu.
Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) personelinin Kaş ilçesi Hidayet Koyu'nda saat 11.30 sıralarındaki derin dalış eğitimine katılan 8 askeri personelden 4'ü, bilinmeyen nedenle rahatsızlandı. Baygınlık geçiren askerler için 112 Acil Çağrı Merkezi'nden yardım istendi. Gelen sağlık ekiplerinin müdahale ettiği askerler, ambulanslarla Kaş Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Tedaviye alınan askeri personelden biri, müdahaleye rağmen şehit oldu. Rahatsızlanan 3 asker amacıyla Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Askeri personelin sağlık durumunun iyi olduğu kaydedildi.
Diğer yandan cumhuriyet savcılığı, polis, jandarma ve sağlık ekipleri olay yerinde inceleme başlattı.
Görüntü Dökümü--------Jandarma ekipleriSavcı inceleme yaparkenDalış ekipmnalarıBottan detayGenel detay
Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-DHA)
=====================
- 8 sivilin şehit olduğu sokaktaki evine döndü, gözyaşlarına boğuldu
Mardin'in Nusaybin ilçesine, teröristler tarafından Suriye'nin Kamışlı kentinden atılan ve 8 kişinin şehit olması, 35 kişinin de yaralanmasına neden olan havanın isabet ettiği sokaktaki evine, 6 gün sonra dönen Emine Macit, gördüğü manzara karşısında gözyaşı döktü. Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasıyla birlikte Kamışlı kentinden, sınır hattında bulunan Mardin'in Nusaybin ilçesine 300'ü aşkın havan ve roket mermisi atıldı. 10 Ekim'de atılan havan ve roketlerin isabet ettiği Fırat Mahallesi'ndeki apartman dairesinde, Fatma Yıldız ile kızları Emine ve Leyla Yıldız şehit oldu, 24 kişi de yaralandı. 11 Ekim günü ise Yenituran Mahallesi'ndeki farklı noktalara havan mermileri isabet etti. 8 sivil şehit oldu, 35 kişi de yaralandı.SALDIRIDAN SONRA DÖNDÜĞÜ EVİNDE GÖZYAŞI DÖKTÜOlay yerindeki moloz yığınları halen dururken, saldırıdan sonra Mardin'deki yakınlarının yanına giden Hamam Sokak'ta oturan Macit Ailesi, 6 gün evlerine döndü.Evinin kapısını açan 5 çocuk annesi Emine Macit, karşılaştığı manzara karşısında gözyaşlarına boğuldu. Macit, ağlayarak, misafirleriyle bahçede otururken havan mermisinin düştüğünü anlatarak, şunları söyledi: "Evin bahçesinde 10 kişi oturuyorduk. İlk ses geldi kaçtık, ikinci düştü, sonra üçüncüsü de buraya düştü. Kaçmaya fırsat bulamadık. Gelinim, kızlarım ve akrabalarımız vardı. İnsanlar burada öldü. Eşim yardımcı olmaya çalıştı, onları ambulansla taşıdı. Eşim bütün cenazeleri gördüğü için şu an psikolojisi bozuldu ve Mardin'de tedavi görüyor. Burada yaşamaktan korkuyoruz. Gelmek istemiyoruz. Ama durumumuz yok. Mardin'e gittik olaydan sonra ve bugün geldik."Yusuf Macit de "Bir hafta sonra geldik eve. Evin hali içler acısı. Saldırı öncesi burada oturuyordu herkes" şeklinde konuştu.Aynı sokakta oturan ve sesle dışarıya çıkan kızı Ceren'in de yaralandığını ifade eden Behiye Ture de "Ölenlere Allah rahmet eylesin, yaralılara da şifa versin. Kızım kapıdayken şarapnel parçalarıyla yaralandı. Gidecek yerimiz yok. Nereye gidelim? Gidemiyoruz, çocuklarım burada. Maddi durumdan dolayı gidemiyoruz, gidecek yerimiz de yok" diye konuştu.
Görüntü Dökümü----------Mücahit Yolcu anonsHavan mermilerinin düştüğü sokakEmine Macit'in evine girişiEmine Macit ile röp.Emine Macit'in gözyaşı dökmesiMücahit Yolcu anonsOluşan hasarKırılan camlarYıkılan duvarlarZarar gören eşyalarMücahit Yolcu anons'Yusuf Macit ile röp.Behiye Ture ile röp.Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 536 MB
Haber-Kamera: Mücahit YOLCU, Emrah KIZIL, Nurettin FİDANCAN, Selim KAYA/MARDİN,
======================
Tunceli'de 8 sığınak imha edildi; çok sayıda silah ele geçirildi (2)NUPELDA VE AYAZ'IN ÖLÜMLERİNE NEDEN OLAN MÜHİMMATLA AYNI
Tunceli kırsalında teröristlere yönelik düzenlenen operasyonda ele geçirilen bombaatar ve mühimmatların, 15 Temmuz günü Ovacık ilçesinde 4 yaşındaki Nupelda ile 8 yaşındaki ağabeyi Ayaz Güloğlu'nün ölümlerine neden olan patlamada kullanılan bombaatar ve mühimmat ile aynı olduğu belirlendi. SORUŞTURMA DOSYASINA EKLENECEKGüvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre; Nupelda ve Ayaz kardeşlerin ölümüne neden olan mühimmat türü, daha önce yapılan incelemede tespit edildi. Dün düzenlenen operasyonda, teröristlere ait cephanelikte ele geçirilen mühimmat da kardeşleri öldüren mühimmat ile aynı türde çıktı. Ele geçirilen bombaatar ve mühimmatının imha edilmediği, Nupelda ve Ayaz'ın ölümüyle ilgili devam eden soruşturma dosyasına ekleneceği bildirildi.
Görüntü Dökümü-------------Ele geçirilen silah ve mühimmatlar-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: TUNCELİ,
==============================
Esrar kullanıp jiletle saldırmış GASP GİRİŞİMİ SIRASINDA YAKALANDI
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli asistan doktor Kadir Songür'ü jiletle boğazından yaralayan şüphelinin emniyetteki işlemleri tamamlandı. Şüpheli ifadesinde "Olay günü hastanede ilaç yazmadılar ve bana sürekli gülüyorlardı. Bu durum sinirimi bozdu ve kayıt yaptırmadan doktorun odasına girdim. Esrar kullandığım için orada ne olduğunu tam hatırlamıyorum. Doktora kitlendiğim için ona saldırmışım" dedi.İzmir'de, İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Fizik Tedavi Servisi'nde görevli, Asistan Dr. Kadir Songür'ü, jiletle boğazından yaralayan ve ardından Bayram K., hastaneden koşarak kaçtı. Bayram K. ardından da yine Karşıyaka'da bir kadının çantasını çalmaya çalışırken polis tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Çantısını çalmaya çalıştığı kadının yerde sürüklerken, olay yerinde bulunan polislerce gözaltına alınan zanlının, emniyetteki ifade işlemleri tamamlandı. Alınan bilgiye göre, kendisini muayene eden asistan doktor Kadir Songür'ü odasında jiletle boğazından yaralayan Bayram K.'nin emniyetteki ifadesinde, doktora, istediği ilacı yazmadığı için saldırdığını anlattı. Şüpheli B.K, ifadesinde şunları kaydetti: "Olay günü hastanede ilaç yazmadılar ve bana sürekli gülüyorlardı. Bu durum sinirimi bozdu ve kayıt yaptırmadan doktorun odasına girdim. Esrar kullandığım için orada ne olduğunu tam hatırlamıyorum. Doktora kilitlendiğim için ona saldırmışım. Uyuşturucu kullandığım için şuurumu kaybetmişim. Bu olaydan dolayı pişmanım." Bayram K., emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi.Öte yandan, zanlının çeşitli suçlardan arandığı da ortaya çıktı.
Görüntü Dökümü---------Şüphelinin adliyeye sevk edilmesinden görüntü
Haber-Kamera: Davut CAN/ İZMİR,
=====================
Boğazı kesilen doktorun annesi, açıklama sırasında fenalaştı
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Fizik Tedavi Servisi'nde görevli Asistan Dr. Kadir Songür'ün, hastası Bayram K. tarafından jiletle boğazının kesilerek yaralanmasına sendika ve sağlık çalışanları basın açıklaması yaparak tepki gösterdi. Saldırıya uğrayan Asistan Dr. Kadir Songür'ün annesi, Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'nde Anestezi Doktoru olan Nergis Songür de eyleme katıldı. Açıklama yaptıktan sonra fenalaşan Nergis Songür, sedyeyle hastanenin içine taşındı. Olay, dün saat 15.00 sıralarında, İKÇÜ Hastanesi Fizik Tedavi Servisi'nde meydana geldi. İddiaya göre, geçen hafta diz ağrısı nedeniyle hastaneye gelen Bayram K., Asistan Dr. Kadir Songür'e, kendisine yeşil reçetli ilaç yazmasını istedi. Songür, hastasının yazılmasını istediği ilacı uygun görmeyip, başka bir ilaç yazdı. Bunun üzerine Bayram K., "Yazdığın ilaç ağrımı geçirmezse, o zaman görürsün" diyerek, hastaneden ayrıldı. Dün, yine hastaneye gelen Bayram K., bir anda Songür'ün odasına girip, yanında getirdiği jiletle saldırdı. Boğazından yaralanan Kadir Songür'e, ilk müdahaleyi hastanedeki meslektaşları yaptı. Jiletin, koroner damara zarar vermediği, ancak derin kesik oluştuğu bildirildi. Olayın ardından koşarak kaçan Bayram K., Karşıyaka ilçesindeki çarşıda bir kadının çantasını almaya çalışırken yunus ekiplerince yakalanarak gözaltına alındı. Emniyete götürülen Bayram K.'nin buradaki işlemlerinin sürdüğü bildirildi.'BEN EVLADIMI BU TOPRAKLARA HAYIRLI EVLAT OLARAK YETİŞTİRDİM'Olayın ardından İzmir Tabip Odası, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Sağlık-Sen, Türk Sağlık Sen İzmir 2 No'lu Şube'nin de aralarında bulunduğu birçok sendika ve sağlık çalışanı hastane önüne gelerek, basın açıklamasında bulundu. Saldırıya uğrayan Asistan Dr. Kadir Songür'ün annesi, Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'nde Anestezi Doktoru olan Nergis Songür de eyleme katıldı. Burada açıklama yapan anne Songür, "Artık sağlıkta şiddete son diyorum. Biz evladımızı bu vatana, bu topraklara hayırlı evlat olarak yetiştirdik ve öyle kalmasını istiyoruz. Lütfen bu tip şeyler cezalandırılsın, caydırıcılık gelsin. Bir daha hiçbir sağlık çalışanının başına böyle bir olay gelmesin" dedi. Açıklamanın ardından fenalaşan Nergis Songör, yere yığıldı. Doktorların müdahale ettiği anne Songür, sedyeyle hastanenin içine taşındı. Acılı annenin durumunun iyi olduğu bildirildi.'ŞİDDET DURMAZSA, HİZMET VERMEYECEĞİZ'Yaklaşık 200 kişilik İzmir Sağlık Platformu üyeleri adına basın açıklaması yapan, İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Funda Barlık Obuz, sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin son bulmaması durumunda hizmet vermeyeceklerini belirterek, şöyle dedi: "Sağlıkta şiddet durmuyor. Biz hekimler ve sağlık çalışanları bu koşullar altında görevimizi yerine getiremiyoruz. Sağlık Bakanlığı'nın basın açıklamalarında belirttiğimiz uyarıları görmezden gelmesine artık dayanamıyoruz. Daha kaç sağlık çalışanının yaralanması, ölmesi bekleniyor merak ediyoruz. Sağlık emek ve meslek örgütleri uzun yıllardır sağlıkta yaşanan şiddetin nedenleri, şiddete karşı alınacak önlemler konusunda kamuoyunu bilgilendirmekte, yöneticileri şiddeti durdurmak için sorumluluk almaya davet etmektedir. Bütün bu çabalarımıza karşın, Dr. Ersin Arslan, Dr. Kamil Furtun, Dr. Aynur Dağdelen ve Dr. Fikret Hacıosman'ın öldürülmeleri ve daha nice şiddet olayı ile ilgili siyasi iktidarın hiçbir adım atmadığını üzülerek görüyoruz. Sağlık kuruluşlarında her gün ortalama 30 şiddet olayı yaşanıyor. Bu sorun, bir yandan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının can güvenliğini tehdit ederken aynı zamanda sağlık hizmeti sunumunu da engelliyor. Bu koşullarda sağlık hizmeti vermek kabul edilebilir ve daha fazla sürdürülebilir değildir."Tek bir sağlık çalışanının bile şiddete uğramasına tahammül olmadığını söyleyen Obuz, "Artık yeter diyoruz. Sağlıkta şiddeti önleyici yasal düzenleme bir an önce yapılmalıdır" diyerek, sözlerine son verdi. Doktorlar ve sağlık çalışanları, basın açıklamasının okunmasının ardından dağıldı.
Görüntü Dökümü-----------Pankartlardan ve slogan atılmasından görüntüAnne Nergis Songür'ün açıklamasından, fenalaşmasından ve sedyeyle götürülmesinden görüntüBasın açıklamasından görüntüGenel ve detay görüntü
Haber: Davut CAN - Kamera: Tolga TAHÇI/ İZMİR, (DHA
=====================
Mahmut Arslan: Şiddetin önüne geçmek için sorumluluk almamız gerekir
HAK- İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Zihin dünyamızdaki kadının yerini değiştirmemiz gerekiyor. Çocuk yaşta başlayan bir eğitimle şiddetin önüne geçmek için sorumluluk almamız gerekir" dedi. Hak-İş Konfederasyonu'na bağlı Öz İplik İş Sendikası tarafından yürütülen, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu tarafından finanse edilen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi'nin destekleyicisi olduğu Çalışma Ortamında İş ve Aile Yaşamının Uyumlaştırılması Projesi kapsamında gerçekleştirilen ikinci etap üçüncü grubun eğitimi Antalya'nın Serik ilçesindeki bir otelde başladı.Eğitimin programının açılışına Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu Proje Koordinatörü Cecilia Bisgen Jansson, Uluslararası İlişkiler Sekreteri ve Proje Koordinatörü Fulya Pınar Özcan, Hak-İş Konfederasyonu Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, Hizmet-İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Muhammet Talha Kandil, Hak-İş'e bağlı sendikaların kadın komitesi başkan ve temsilcileriyle eşleri, proje ekibi, eğitmenler katıldı.'EMEKÇİ KADINLARA YÖNELİK ÇALIŞMA BAŞLATTIK'Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, kadınla ilgili dünyanın her yerinde ortak bir durum olduğunu belirterek, "Buna 'kadın sorunu' demek istemiyorum. Özel bir durum var dünyada. Felsefi tartışmaları haklar, hukuki tartışmaları var. Biz Hak İş olarak bin bir zorlukla işe girmiş hayatını, nafakasını kazanmak için bin bir zorluğa göğüs gererek çalışan emekçi kadınlara yönelik çalışma başlattık. Kadınlarla ilgili tartışmalar bizim gündemimizde değil. Sendika olarak üyelerimiz bizden sorunların çözümünü istiyor. Şiddet gören, mobbing gören, cinsel saldırıya uğramış, ayrımcılık görmüş, aşağılanmış, dışlanmış bizim üyemiz olan kadınlara çare olmak istiyoruz. Bu kadınların felsefi tartışmalarla geçirecek zamanı yok. Onlar hayatta kalma mücadelesi veriyor" dedi.'ERKEKLERE YÖNELİK EĞİTİMLER YAPMAMIZ GEREKİYOR'Kadına şiddete de değinen Mahmut Arslan, "Şiddet, cinayetler, ayrımcılık, cinsel baskılar kadınların uğradığı bütün bunlara karşı ne yapabiliriz? Buna erkeklerden başlamak gerekiyor. Cinayete kurban giden, baskılara maruz kalan kadınların zaten söyleyecek sözleri var. Bizim erkeklere, bu şiddeti uygulayan erkeklere yönelik eğitimler yapmamız gerekiyor. Sorun kadınlardan kaynaklı değil, kadına bakış açısından kaynaklanıyor. Kadın olduğu için şiddete maruz kalan, cinayete kurban giden insanların buradan nasıl çıkacakları kanunla yapılamıyor. Kadına yönelik şiddeti önlemek için pek çok düzenlemeler yapıyoruz. Yargı kararları çok ağır ama bunlara rağmen cinayetleri önleyemiyoruz" diye konuştu.'ZİHNİYET SORUNUNU AKŞAMDAN SABAHA ÇÖZEMEYİZ'Kadına şiddetin bir zihniyet problemi olduğunun altını çizen Mahmut Arslan, "Zihniyet sorununu akşamdan sabaha çözemeyiz. Çocuk yaşta başlayacak eğitimlerle bu şiddete karşı bir çözüm bulmamız gerekir. Zihin dünyamızdaki kadının yerini değiştirmemiz gerekiyor. Çocuk yaşta başlayan bir eğitimle şiddetin önüne geçmek için sorumluluk almamız gerekir" dedi.'VIZ GELİR TIRIS GİDER'Türkiye'nin Suriye sınırında yürüttüğü Barış Pınarı Harekatı'na da değinen Mahmut Arslan, "Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı sınır dışı harekatlarından birini gerçekleştiriyoruz. Sınırımızda terörist unların saldırılarını önlemek, iç savaş nedeniyle ülkemize gelen 3.5 milyon Suriyelinin ülkelerine dönebilecek alt yapıyı oluşturmak, bundan sonra da sınır güvenliğimizi ortadan kaldıracak şekilde bir güvenli bölgeyi oluşturmak. Bu üç unsuru inşallah kısa sürede gerçekleştiririz. Uluslararası bir kısım çevrelerin yaptığı açıklamalar bizim için vız gelir tırıs gider. Güvenliğimiz her şeyin üstündedir. Türkiye güvenliğini sağlamak için kimseden icazet almaya mecbur değildir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı duruşu bu operasyonu gerçekleştirmiştir. Bu harekatı destekliyoruz. Mehmetçiklerimize başarılar diliyorum" diye konuştu.Konuşmaların ardından Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve sendikaların kadın komite başkanları, Suriye'deki harekatta görev yapan Mehmetçiğe asker selamı gönderdi. Mahmut Arslan, "Onlara muvaffakiyetler dilemek, onlarla kalp kalbe olduğumuzu göstermek için bu selamı gönderdik" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Mahmut Arslan'ın açıklamalarıDetay görüntülerAsker selamı verilmesi
HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK (Antalya), =====================
Anaokulu öğrencileri, Türkiye haritası oluşturdu
Karabük Üniversitesi Demir Çocuk Anaokulu öğrencileri, 'Barış Pınarı Harekatı'na destek vermek amacıyla Türkiye haritasını oluşturdu.Karabük Üniversitesi Demir Çocuk Anaokulu öğrencileri ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencileri ile anaokulu öğretmenleri, Türkiye'nin ilk Ay Yıldızlı Stadyumu'nda toplandı. 'Barış Pınarı Harekatı'nda Mehmetçiğimizin yanındayız' yazılı pankart açıldı. Saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu. 70 çocuk ele ele tutuşup 'Türkiye'yi oluşturdu. Dev Türk bayrağı açılarak, 'En büyük asker bizim asker' diye slogan attı.Karabük Üniversitesi Demir Çocuk Anaokulu Müdürü öğretim görevlisi Mücahit Yuvacı, "Amacımız Mehmetçiğimize destek vermek. Çocuklarımıza erken çocukluk dönemi itibariyle milli ve manevi değerleri kazandırmak. Barış Pınarı Harekatı'nda bulunan tüm Mehmetçiğimize destek olduğumuzu bildirmek istiyoruz." dedi.
Görüntü Dökümü-------------Koreografi-Türkiye bayrağının açılması-istiklal Marşı okunmasıMücahit Yuvacı'nın açıklaması
Süre: (03.17) Boyutu: (367 MB.)
Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,
==================
Demir yolu işçileri, Mehmetçik için kampanya başlattı
Sivas'ta demir yolu çalışanları Barış Pınarı Harekatı'na destek vermek amacıyla, her ay maaşlarından 100 lira kesilmesi için dilekçe verdi.Demir yolu Makinistleri Derneği üyeleri, gar binası önünde Barış Pınarı Harekatı'na destek olmak amacıyla 'Bir dua ve bir damla da bizden' sloganıyla kampanya başlattı.Kampanya hakkında bilgi veren Demir Yolu Makinistleri Derneği Sivas Şube Başkanı Gültekin Boğuneğmez, Barış Pınarı Harekatı'na destek olmak istediklerini ifade ederek, "Sınırımızda oluşturulmak istenen terör koridorunu yok etmek için oraya giden güvenlik güçlerimiz için başlattığımız kampanyamızda, onların ihtiyaçlarına bir damla destek olmak amacıyla kampanya başlattık. Daha önce Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı operasyonunda olduğu gibi biz demir yolu işçileri manevi olarak her zaman desteğimizi gösterdik. Dualarımızı hiç eksik etmedik. Bugün de Barış Pınarı Harekatı için dualarımızın yanında maddi destek kampanyasını başlatmayı da düşündük. Biz millet olarak güvenlik güçlerimizin sonuna kadar arkasındayız. Rabbim ordumuzu muzaffer eylesin. Birlik ve beraberliğimizi bozmasın" dedi.Konuşmanın ardından demir yolu işçileri harekat bitene kadar Mehmetçiğe destek olmak amacıyla maaşlarından 100 lira kesilmesi için yazdıkları dilekçeleri Taşımacılık A.Ş. Sivas Bölge Müdür Vekili Sönmez Sefercik'e verdi.
Görüntü Dökümü-------------Grubun görüntüsü-Dilekçe vermeleri-Açıklama
Haber-Kamera: Uğur YİĞİT-Rahmi MEYVECİ/SİVAS,
=======================
Mersin'de FETÖ/PDY'ye yönelik düzenlenen operasyonda 49 şüpheli gözaltına alındı.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamında örgütün Silifke ilçesinde yeniden yapılanma çalışması yaptığı ve himmet topladığı yönünde alınan istihbaratın ardından İl Emniyet Müdürlüğü Kom Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından operasyon düzenlendi. Operasyonda, Mersin'de 40, İstanbul, Malatya, Hatay, Kahramanmaraş ve Konya'da 9 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı.Soruşturma kapsamında 7 kişinin yakalanması için de çalışmalar sürüyor.
Görüntü Dökümü-------------Polislerin eve girmesi-Polislerin evde arama yapması-Evde bulunan defterin görüntüsü-Toplanan paraların görüntüsü-Toplanan paraların sayılması-Ev içindeki aramadan genel ve detay-İki zanlı gözaltına alınıp götürülürken
Haber-Kamera: MERSİN,
================================
15 ton kaçak tütünle yakalanan şüphelilerin savunması şaşırttı
Çorum'da polisin bir depoya düzenlediği operasyonda, 15 ton kıyılmış kaçak tütün ile çok sayıda bandrolsüz sigara ele geçirildi, 3 şüpheli gözaltına alındı. Sorgularında, "Kalabalık aileyiz, çoğu tütünü kendimiz kullanıyoruz" diyerek kendilerini savunan şüpheliler, adliyeye sevk edildi.Çorum Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, kent merkezinde bir depoya baskın düzenledi. 'Duman' adlı operasyon kapasamında yapılan aramada; 15 ton kıyılmış tütün, 500 bin sahte bandrol, 10 milyon bandrolsüz makaron sigara, 3 milyon bandrolsüz dolu makaron, 100 bıçak, 1 ton nargile tütünü, 50 elektronik sigara, bin 170 kilo kaçak çay ele geçirildi. Olayla ilgili şüpheli B.B., D.B ve Y.B. gözaltına alındı. Şüpehilerin sorguları sırasında polise verdiği ifadelerinde, "Kalabalık bir aileyiz, çoğu tütünü kendimiz kullanıyoruzö dediği öğrenildi. Şüpheliler, işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Görüntü Dökümü-------------Şüphelilerin adliyeye getirilmesi-Detaylar
Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM,
================================
Bakan Kasapoğlu: Fransa, manipülatif hamlelerle algı operasyonuna giriyor
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, A Milli Futbol Takımı'nın Fransa ile oynadığı maçın ardından Fransızların tutumunu eleştirdi. Kasapoğlu, "Futbolda dünya şampiyonu olmuş Fransa'nın bile böyle manipülatif hamlelerle algı operasyonuna girdiğini görüyoruz. Millet olarak hiçbir oyuna asla prim vermeyeceğimize inanıyoruz. Nezaketi hiçbir zaman bırakmayacağız" dedi. Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, Bursa Teknik Üniversitesi'nin 2019- 2020 Akademik Yılı Açılış Töreni'ne katıldı. Burada öğrencilere ders veren Bakan Kasapoğlu'na Vali Yakup Canbolat, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve AK Parti Bursa İl Başkanı Ayhan Salman eşlik etti.Hem içeride hem dışarıda terörle mücadele için önemli çaba sarf ettiklerini belirten Bakan Kasapoğlu, sivillere karşı da nasıl hassasiyet gözetildiğinin eşsiz örneğini dünyaya verdiklerini kaydetti. 'Barış Pınarı Harekatı'nda önemli mesafe katedildiğini belirten Kasapoğlu, "Kahraman askerimiz, destan yazmaya devam ediyor. Rabb'im yar ve yardımcıları olsun, tüm kötülüklerden onları esirgesin" diye konuştu. 'HİÇBİR OYUNA ASLA PRİM VERMEYECEĞİZ'2020 Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde A Milli Futbol Takımı oyuncularının Fransa maçında asker selamı vermesiyle ilgili Fransızların tutumunu eleştiren Kasapoğlu, "İdeolojilerden, siyasetten, aidiyetten bağımsız olarak milletçe bir ve beraber olmanın çok daha önemli olduğu bir süreci yaşıyoruz. Ülkemizin, teröre karşı vermiş olduğu mücadele sebebiyle itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Milli takımımızın son karşılaşmalarında, futbolcularımızın sevinç vesilesiyle samimi bir şekilde ifade ettikleri selamın, nerelere çekildiğini hep birlikte gördük. Futbolda dünya şampiyonu olmuş Fransa'nın, futboldaki gücünün gerçekten malum olduğu bir ülkenin bile böyle manipülatif hamlelerle algı operasyonuna girdiğini görüyoruz. Bunun en güzel cevabını milletimizin, gençlerimizin en güzel şekilde verdiğini görüyoruz. Millet olarak hiçbir oyuna asla prim vermeyeceğimize inanıyoruz. Yaptığımız işi en güzel şekilde yapıp, nezaketi hiçbir zaman bırakmayacağız" dedi. 'GENÇLERİMİZİN LOKOMOTİF GÜÇ OLACAĞINA İNANCIMIZ TAM'Gençlere çok değer verdiklerinin altını çizen Bakan Kasapoğlu, "Gençlerimizin kültür ve sanatta, edebiyatta, sporda, bilimde insanlığın geleceği için bir lokomotif güç olacağına inancımız tam. Gençlerimize inanıyoruz ve güveniyoruz. Bu ülkenin geleceğinde gençlerimizin söz sahibi olacağına ve bu emaneti teslim aldıklarında ülkemizi çok daha güçlü yarınlara taşıyacaklarına inanıyoruz. Bunun için de başta Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Gençlik ve Spor Bakanlığı ve diğer bakanlıklarla büyük gayret içindeyiz. Gençlerimizin hayaller kurmasından ve bu hayallere yönelik çaba sarf etmesinden yanayız. Gençlerimizle bu yolu beraber yürümenin bizler için de önemli bir şans olduğunu düşünüyoruz. Bakanlığımızın spor tesisleri olmak üzere gençlerimizi zihnen ve ruhen daha sağlıklı yetiştirmeye yönelik imkanları var. Herkesi bu tesislerimize davet ediyorum" diye konuştu. Kasapoğlu, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın proje desteklerinin olduğunu ve 1 hafta daha başvuruların devam edeceğini belirterek, gençlerden projeleriyle başvurmalarını istedi.'TÜRKİYE, AVRUPA'NIN EN GENÇ NÜFUSUNA SAHİP'Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak üniversitelerdeki öğrencilerin yanında olmaya çaba sarf ettiklerini vurgulayan Bakan Kasapoğlu, "Son 6 ayda üniversitelerde açtığımız genç ofislerimiz bizler için çok önemli. Gençlerimiz neredeyse biz oradayız. 2002'de 180 bin yurt kapasitesi varken, bugün 700 bine yakın öğrencimizi misafir etmekteyiz. 16-20 kişilik odalardan 3 kişinin kaldığı, içinde lavabosuyla duşuyla bazasıyla otellere meydan okuyacak derecede yurtlarımız var. Bursa'da da devam eden yurt inşaatlarımız var. Bunların da tamamlanmasıyla kapasite artışı gerçekleşecek. Elbette gençlik merkezlerimizin Bursa'daki sayısını da artırmamız gerekiyor. Türkiye, Avrupa'nın en genç nüfusuna sahip ülkesi. Gerek Bursa gerekse ilçelerdeki gençlik merkezlerimizi hem sayısal hem de nitelik olarak artıracağız" dedi.Bakan Kasapoğlu ayrıca Gençlik Merkezi'nde 2 milyon 200 bin üyenin bulunduğunu belirterek, yaz kamplarının artık kışın da faaliyet göstereceğini kaydetti.'TESİSLERİMİZİ 7/24 HİZMETE AÇTIK'Son yıllarda faaliyete alınan spor tesislerine de vurgu yapan Bakan Kasapoğlu, "18 yılda spor tesisleşmesinde bu kadar dönüşen bir ülke yok. Statlarıyla salonlarıyla açık ve kapalı kortlarıyla havuzlarıyla ülkemiz önemli bir destinasyon. Ne kadar çok spor yaparsak ne kadar çok kişiyi sporla buluşturur ve spor kültürünü yaygınlaştırırsak sağlık anlamında geri dönüş olduğu gibi başarılı sporcuları keşfetmekte de göğsümüzü kabartacak nice sporcular yetiştirebiliriz. Gerek A Milli Takımımız gerek jimnastik boks ve diğer branşlardaki son dönemlerde başarılarımızdan gurur duyduk. Bu gelen başarılar, daha sonraki başarıların müjdeleyicisi. Tesislerimizi 7/24 hizmete açtık, her yaştan vatandaşlarımızla doldurmamız lazım" dedi. Konuşmasının ardından öğrencilerin okul bahçesinde açtıkları topluluk masalarını ziyaret eden Bakan Kasapoğlu, burada öğrencilerle sohbet etti. Dağcılık Kulübü'nden bir öğrenci, halatla binaya tırmanarak, Kasapoğlu'na asker selamı verdi. Daha sonra üniversitenin yeni yapılacak binasının temelini atan Bakan Kasapoğlu, öğrencilerle yemek yedikten sonra üniversiteden ayrıldı.
Görüntü Dökümü-------------Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun Bursa Teknik Üniversitesine gelişi-Bakan Kasapoğlu'nun öğrenci stantlarını gezmesinden görüntüler-Bir öğrencinin iple binaya çıkarak Kasapoğlu'na asker selamı vermesi-Temel atma töreninden görüntü-Bakan Kasapoğlu'nun konuşması
Haber: Gürkan DURAL, Muammer İRTEM - Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA,
======================
Hacivat ve Karagöz'lü uyum eğitimi
Kırıkkale'de İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen 'Hoşbulduk' projesi kapsamında birinci sınıf öğrencilerin okula uyum sağlamaları için sınıflarda Hacivat ve Karagöz gösterisi yapılıyor.İl Milli Eğitim Müdürlüğü, bu yıl eğitime başlayan öğrencilerin, okula uyum sağlamaları için 'Hoşbulduk' projesi hazırladı. Geçen hafta başlayan etkinlik kapsamında, birinci sınıf öğrencilerine ders öncesi Hacivat ve Karagöz gösterisi sunulmaya başlandı. Gösteri ile öğrencilerin ders öncesi moral ve motivasyonları arttırılarak, okula uyum sağlamaları hedeflendi. Bu kapsamda şu ana kadar 4 okulda, 400 öğrenciye gösteri yapıldı.'YIL BOYU DEVAM EDECEĞİZ'İl Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Özay, etkinliğin sınıflarda belirli günlerde düzenlendiğini belirterek, "'Hoşbulduk' etkinliği ile ilkokula yeni başlayan öğrencilerimizin okulu sevmeleri, okula uyum sağlamaları amaçlanmaktadır. Bu gibi etkinliklere yıl boyu devam edeceğiz. Burada rol alan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Öğrencilerimize daha çok okulu sevdirecek küçük tiyatro gösterileri sunuyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü-------------Okuldan görüntü -Gösteriden görüntü-Öğrencilerden görüntü
-Detay
Haber-Kamera: Hasan AKYILDIZ/KIRIKKALE,
======================
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 16 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?