Dha Yurt Bülteni-3

Adil Öksüz'ü serbest bırakan hakim Ortaca'da yakalandı (2)

ANKARA'YA GÖNDERİLDİ

FETÖ/PDY'nin sözde 'Hava kuvvetleri imamı' firari Adil Öksüz'ü darbe girişiminin ardından serbest bırakan, HSYK kararıyla meslekten ihraç edilen ve hakkındaki gözaltı kararı sonrası Ortaca'da yakalanan eski hakim Çetin Sönmez, işlemlerinin tamamlanmasının ardından soruşturmanın yürütüldüğü Ankara'ya gönderildi. Sönmez'in bu sabah havayoluyla Dalaman'dan Ankara'ya götürüldüğü belirtildi.

Çetin Sönmez'in sözlü ifadesinde, ağır ceza hakimi olduğunu, iş yoğunluğu nedeniyle vekaleten görev yaparken Adil Öksüz'ün de aralarında bulunduğu dosyalara baktığını, kendisini tanımadığını söylediği öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Çetin Sönmez'in fotoğrafı

Emniyetten görüntü

Haber- Kamera: Cihan KAYA/ ORTACA (Muğla),

=======================================

(ÖZEL) Adana'da 37 günde 17 ölü

ADANA'da aile içi anlaşmazlıklar son günlerde katliam gibi cinayetlere neden oldu. Türkiye'yi sarsan olaylarda Adana ve ilçelerinde 37 günde 17 kişi can verdi. Cinayetlerle ilgili çok sayıda kişi tutuklanırken bu olayların 2'si namus, 1'i kız isteme diğeri ekonomik nedenlerle işlendi. 2 yılda 245 cinayetin işlendiği Adana'da bu tür olaylar ürkütücü boyutlara ulaştı. Uzmanlar, zorlayıcı yaşam koşullarının insanları gergin, sinirli, çaresiz, engellenmiş hissine kapılmasına neden olduğunu bundan doğan öfkeyle de kendileri ile birlikte çevresine zarar verdiğini kaydetti.

Adana'nın Kozan İlçesi'nde çiftlik evinde 28 Mart gecesi besicilik ve çiftçilik yapan 38 yaşındaki Mehmet Doğan, resmi nikahsız eşi, 42 yaşındaki Ayşe Ayrancı, ağabeyi 46 yaşındaki Hüseyin Doğan ve resmi nikahsız eşi 43 yaşındaki Fatma Yavuz ile oğulları 8 yaşındaki Hakkı Doğan av tüfeği ve tabancayla vurularak öldürüldü. Evinde çok sayıda muska bulunan ve 'tuhaf bir kişi olarak' tanımlanan Mehmet Doğan'ın, eşiyle ilişkisi olması nedeniyle katliamı yaptığı öne sürülen Murat Tosun ile arkadaşları Hamdi İnceli ile İbrahim Açıkgöz tutuklandı.

2 KUZENE KANLI İNFAZ

Merkez Yüreğir İlçesi Başak Mahallesi'ndeki boş tarlada 10 Nisan'da cesetleri bulunan 3 çocuk annesi, 30 yaşındaki Senem Barık ile 2 çocuk annesi kuzeni 20 yaşındaki Zeliha Sevgilibaş'ı işkence yapıldıktan sonra pompalı tüfek ile öldürüldü. Fuhuş yaptıkları iddiasıyla öldüren Senem Barık'ın katil zanlısı olarak kayınpederi 65 yaşındaki Hikmet Barık, kayınbiraderleri 37 yaşındaki Davut, 30 yaşındaki Savaş ve 27 yaşındaki Yahya ile Davut'un oğulları 17 yaşındaki O. ile 19 yaşındaki Doğan Barık tutuklandı.

AĞABEY 2 KARDEŞİ İLE EŞLERİNİ ÖLDÜRDÜ

Ceyhan'a bağlı Dokuztekne Mahallesi'nde 30 Nisan'da, 55 yaşındaki Yusuf Albayrak, 3 katlı binada birlikte oturdukları kardeşleri 44 yaşındaki Mustafa ve 40 yaşındaki Ahmet Albayrak ile onların eşleri 32 yaşındaki Gülsüm ve 35 yaşındaki Teslime Albayrak'ı öldürdü, seken kurşunlardın Gülsüm'ün yanında bulunan 9 yaşındaki Furkan Albayrak'ın yaralanmasına neden oldu. Ailesinden 4 kişiyi su aboneliği yüzünden öldüren katil zanlısı Yusuf Albayrak tutuklandı.

1 DAİREDEN 6 CESET ÇIKTI

Adana'da son olarak kız isteme yüzünden aile arasında yaşanan anlaşmazlık katliama döndü. Kurtuluş Mahallesi'nde 3 Mayıs'ta silah sesleri gelen evin kapısını kırarak içeri giren polis, emekli vali 76 yaşındaki İsmet Metin, eşi 68 yaşındaki Nurşen Metin, kızları 41 yaşındaki Senem Metin, 66 yaşındaki Gönül Cengiz ile onun oğlu 38 yaşındaki Suphi Cumhur Cengiz ve 39 yaşındaki Suphi Denizhan Deren'in cesetlerini buldu. Deren'in 6 yıldır birlikte olduğu sevgilisi Hanım Kaya'yı istemek için bir araya getirdiği akrabalarını tabancayla vurarak öldürdükten sonra intihar ettiği anlaşıldı.

ADANA'DA 2 YILDA 245 CİNAYET

Resmi kayıtlara göre Adana'da 2016'da 127, 2015'de ise 118 cinayet işlendi. Adana'da 2 yılda toplam 245 kişi cinayete kurban gitti. Ürkütücü boyutlara ulaşan cinayetlerle ilgili onlarca kişi tutuklanırken bu olayların 37 günde yaşananlarının 2'si namus, biri kız isteme meselesi diğeri de ekonomik nedenlerle işlendi.

ZORLAYICIYAŞAM KOŞULLARI

Aile Terapileri ve Terapistleri Derneği (TERAPİDER) Genel Başkanı Uz. Dr. Taner Canatar, zorlayıcı yaşam koşullarının insanları gergin, sinirli, çaresiz, engellenmiş hissine kapılmasına neden olduğunu bundan doğan öfkeyle de kendileri ile birlikte çevresine zarar verdiğini kaydetti. Canatar, olaylarla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Aşk, kıskançlık, cinsellik, kız isteme davaları gibi nedenlerle öfkesine yenik düşüp cinayet işleyenlerin sayısı tüm Türkiye'de oldukça arttı. Öfke, uygun bir şekilde ifade edildiğinde son derece doğal bir duygu olmasına rağmen kişinin saldırgan davranma eğilimini harekete geçirebilme potansiyelini de beraberinde taşır. Bu nedenle öfkenin, bir sorunun çözümü, intikam alma ya da haklı olma yolu olarak görülmesi kişiyi şiddete veya suça yöneltebilir. Öfkelenen herkes, 'Beni çileden çıkardı, beni delirtti, ben aslında böyle biri değilim, onun yüzünden bu hale geldim' gibi ifadeleri sık kullanır. Bu yüzden de öfkenizin size dışarıdan yüklendiğine inanarak öfkenizi kontrolünüz dışında olduğuna ve onu yenmek için yapabileceğiniz bir şey olmadığına, onu yaşamak zorunda olduğunuza inanırsınız. Oysa öfke duygusunu ortaya çıkaran, aslında olaylar veya kişiler değil, sizin onlar hakkındaki düşünceleriniz, onlara yüklediğiniz anlam ve onlarla ilgili beklentilerinizdir. Yapabileceğimizin en iyisi önce kendimize, sonra başkalarına karşı anlayışlı ve sevecen olmayı öğrenebilmek, bunun sonucunda da başkalarına karşı yıkıcı olan davranış kalıplarımızı değiştirmek olacaktır. Ancak bu şekilde dünyaya daha az öfke ama daha çok sevgi katabiliriz. Sanırım toplum olarak bu sıralar en çok ihtiyaç duyduğumuz da işte bu sevgi ortamı olsa gerek."

PSİKİYATRİST: KİŞİLİK BOZUKLUĞU

Psikiyatrist Sümer Öztanrıöver ise bu tip olayları genellikle kişilik bozukluğu olan kişilerin gerçekleştirdiğini belirterek, "Olgunlaşmamış bu bireyler duygularını kontrol edemiyor. 3-4 yaşındaki bir çocuğu elinden oyuncağını aldığınızda gösterdiği tepkiye benziyor yaptıkları. Ellerinde silah olan bu kişilerin tepkisi öldürmeyle sonuçlanıyor. Bu tip olayların detaylandırılarak anlatılması travmalara yol açabilir. Özellikle çocuklar bu tip haberleri izlememeli."

Görüntü Dökümü

--------------------

ARŞİV -

28 MART 2017 VE 4 MAYIS 2016 tarihlerindeki olaylardan görüntü

Haber-Kamera: ADANA

=============================================

(ÖZEL) Hilvan'da, yağmur ve dolu ekili arazileri vurdu

ŞANLIURFA'nın Hilvan İlçesi'nde, dün akşam saatlerinde etkili olan sağanak yağmur ve dolu yağışı nedeniyle ekili arazilerde zarar oluştu.

Hilvan'ın kırsal Ovacık, Aşağı Külünçe ve Şahbettin mahallelerinde etkili olan gök gürültülü sağanak yağmur ve dolu yağışı, fıstık bahçelerini ve ekili arazileri sular altında bıraktı. Ekili arazilerinin büyük oranda maddi zarar gördüğünü ifade eden Ovacık Mahallesi sakinleri, yardım istedi. Şiddetli sağanak yağmur ve dolunun yaklaşık 45 dakika sürdüğünü ve bunu bir felakete dönüştüğünü çiftçiler, şunları söyledi:

"Önce şiddetli sağanak yağmur yağdı, ardından yerini doluya bıraktı. Yaklaşık 45 dakika süren yağışlar daha sonra sele dönüştü. Yağışlar durduktan sonra bahçe ve tarlalarımıza gittiğimiz zaman ekinlerimiz ve fıstık ağaçlarımızın çoğu yerdeydi. Devletten ve devlet büyüklerinden yardım istiyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

Yağış sonrası fıstık bahçesi

Yol kenarında biriken dolu

Yere düşen ekinler

Mahalle İçinde akan sular

Çiftçilerle röp.

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mustafa UFAK- ŞANLIURFA-DHA)

==============================================

Sahte estetikçi kuaför, 'hırsızlık' suçundan tutuklandı

ADANA'da kendini doktor olarak tanıtıp kalıcı dolgu yaptığı kadınların sağlık sorunları yaşamasına neden olduğu iddia edilen 34 yaşındaki kuaför Soner Gülnaz, hırsızlık suçundan yargılandığı davada 5 yıl 3 aylık hapis cezası kesinleşince, yakalanıp cezaevine gönderildi.

Kentteki bir marketten 2012'de 2 şişe rakı çaldığı gerekçesiyle Erdemli 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanan Soner Gülnaz'a 5 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Cezası Yargıtay'ca onanan Gülnaz, teslim olmadı. Dudaklarına kalıcı dolgu yaptığı kadınların hastanelik olmasının ardından gündeme gelen Soner Gülnaz, Aranan Şahıslar Büro Amirliği'nde görevli polislerce merkez Seyhan İlçesi'ndeki Namık Kemal Mahallesi'ndeki evinde yakalandı. Kendini doktor olarak tanıtıp kadınlara kalıcı dolgu yaptırdığı yönündeki suçlamaları reddeden Soner Gülnaz, Kürkçüler Cezaevi'ne gönderildi.

Mağdur ettiği kadınların şikayeti üzerine hakkında savcılık soruşturması süren Soner Gülnaz'ın hırsızlığın yanı sıra yaralama ve hakaret gibi çok sayıda suç kaydının bulunduğu öğrenildi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-(GEÇİLEN GÖRÜNTÜLERLE)

-Olayla ilgili görüntüler

Haber: Yusuf BAŞTUĞ/ ADANA, -

===================================

Kato Dağı'nda teröristlere ait sığınakların imha edilme anı

Şırnak Kato Dağı bölgesinde güvenlik güçlerinin PKK'lı teröristlere yönelik operasyonları devam ediyor. Operasyon kapsamında teröristlere ait sığınak ve barınaklar imha edildi.

Şırnak Beytüşşebap, Kato Dağı bölgesinde devam eden operasyonda; tespit edilen dokuz mağara ve arazide yapılan aramalarda, bir RPG-7 roketatar, iki Kalaşnikof piyade tüfeği, iki Mavzer piyade tüfeği, üç Dragunov keskin nişancı tüfeği, bir Biksi makineli tüfek, bir Zagros keskin nişancı tüfeği, dört roketatar mühimmatı, bir roketatar sevk fişeği, 900 Biksi makineli tüfek fişeği, 20 Doçka uçaksavar makineli tüfek fişeği, 130 m kablo, iki hard disk, birharici hard disk, bir güneş paneli, el yapımı patlayıcı yapımında kullanılabileceği değerlendirilen 22 tüp, 200 paket sigara, çok miktarda gıda ve yaşam malzemesi ele geçirildi.

Görüntü Dökümü

-----------------

Kato Dağı bölgesi

sığınakların imha edilme anı

Haber:

========================================

Çukurca Güvendağı bölgesinde etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4'e çıktı

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılan bilgilendirme Çukurca Güvendağı üs bölgesi eylem hazırlığında olduğu tespit edilen teröristlere yönelik operasyonda 2 terörist daha etkisiz hale getirildi. Bölgede etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4'e çıktı

3 Mayıs 2017 tarihinde 2'nci Hudut Tugay Komutanlığı sorumluluk sahasında Hakkari Çukurca Güvendağı üs bölgesinin 2600 metre güneydoğusunda, eylem hazırlığında olduğu tespit edilen 2 bölücü terör örgütü mensubu havan ve uçaksavar atışları ile etkisiz hale getirilmişti. Daha sonra yapılan arazi keşfinde ayrıca 2 teröristin daha etkisiz hale getirildiği öğrenildi. Bölgede etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4'e çıktı

Görüntü Dökümü

-----------------------

-ARŞİV

-Operasyon görüntüleri

Haber: HAKKARİ - ANKARA

===========================================

Mardin'deki operasyonlarda çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi

MARDİN merkez Artuklu İlçesi'nde terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda, silah, patlayıcı ve patlayıcı yapımında kullanılan malzemeler bulundu. Bir başka operasyonda ise bir evde yapılan aramada, uzun namlulu silahlarla birlikte, FETÖ, PKK ve DAEŞ terör örgütlerine ait yasak yayınlar gizlenmiş halde bir arada bulundu. Mardin ve Kızıltepe ilçesinde ise ihraç edilen 2 hakim gözaltına alındı.

Artuklu İlçesi Elmabahçe Mahallesi kırsalında bir bahçenin duvarına gizlenmiş silah ve patlayıcılar, Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin istihbaratı üzerine, düzenlenen operasyonla ortaya çıkarıldı. İl Emniyet Müdürü Hasan Onar koordinesinde Terörle Mücadele, Özel Harekat ve Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ile İl Jandarma Komutanlığı ekipleri Elmabahçe Mahallesi'ne bağlı Birik Mezrası yakınlarındaki kırsal alanda arama çalışmaları yapıldı. Aramalarda, teröristlerce bahçe duvarı ve toprak altına saklanmış uzun namlulu silah, roketatar, 2 kilogram TNT, 2 kilogram A4 patlayıcı ve bomba yapımında kullanılan malzemeler ile bol miktarda pil ele geçirildi.

FETÖ, PKK VE DAEŞ YAYINLARI BİR ARADA BULUNDU

Öte yandan, FETÖ şüphelisi bir kişinin evine yapılan baskında uzun namlulu silahlar ile birlikte gizlenen, FETÖ, PKK ve DAEŞ terör örgütlerine ait yasaklanmış kitaplar bulundu. Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre Sabrinaz B. isimli FETÖ/PDY şüphelisinin yakalanmasına yönelik yapılan çalışma ile ilgili adres tespiti sırasında, bahse konu şahıs dün görevlilerce Artuklu İlçesi'ne bağlı Yalım Mahallesi'ndeki istikametinde yakalanarak gözaltına alındı. Sabrinaz B. isimli şüphelinin evinde titizlikle yapılan aramalarda yatak odasında bulunan ve de kullanılmayan ebeveyn banyosu içinde uzun namlulu 2 adet AK-47 kaleşnikof marka otomatik tüfek, 2 adet şarjör, 68 adet 7.62x51 fişek, 1 adet av tüfeği ve 251 adet av tüfeği fişeği ele geçirildi. Silahların yanında PKK bölücü örgütüne ait bez parçası, Abdullah Öcalan'a ait yasaklı kitaplar, FETÖ/PDY'ye ait yasaklı Işık ve Zaman yayınlarına ait çeşitli kitaplar, DEAŞ örgütüne ait DEAŞ arması bulunan "Çözüm Ahlakı" adlı kitap, çok sayıda cep telefonu, sim kartlar, hard diskler, flash bellekler, hafıza kartları, bilgisayar ve dijital materyaller ele geçirilerek incelenmek üzere el konuldu. Ayrıca ev sahibi kişi de Cumhuriyet Savcısı'na bilgi verilip gözaltına alındı. Bu arada ele geçirilen silahlarla beraber ilk defa üç terör örgütüne ait örgütsel dökümanların birlikte ele geçirilmesi dikkat çekti.

2 HAKİM GÖZALTINA ALINDI

Mardin'de, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında meslekten ihraç edilen 2 hakim de gözaltına alındı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma çerçevesinde, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK), FETÖ soruşturmaları kapsamında dünkü ihraç listesinde bulunan Mardin 1'inci Ağır Ceza Hakimi Kinyas A. ve Kızıltepe 2'inci Asliye Ceza Hakimi Gülşah G. hakkında yakalama kararı çıkarıldı. İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Mardin ve Kızıltepe İlçesi'nde gözaltına alınan şüphelilerin Mardin ve Kızıltepe adliye lojmanlarındaki evleri, iş yerlerindeki odaları arandı, ele geçirilen dijital materyallere el konuldu. Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Özel Harekat Polislerinin emniyetten çıkışları

Araçlarına binmeleri

Operasyona gitmeleri

Operasyon görüntüleri

Ele geçirilen mühimmatlar

Yalım Mahallesindeki eve yapılan baskın

Evdeki aramalar

Ele geçirilen mühimmat ve üç ayrı örgüte ait dokümanlar

Zanlıların mahkemeye çıkarılması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN, -

======================================

Çanakkale'de feribot iskelesinde araç kuyruğu

ÇANAKKALE'deki Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda yer alan şehitlikleri gezmek için kente gelen ve Anadolu yakasından Avrupa yakasına geçmek isteyen tatilciler, feribot iskelesinde uzun araç kuyrukları oluşturdu.

Çanakkale'deki şehitlik ve savaş alanlarının bulunduğu Tarihi Gelibolu Yarımadası'na Türkiye'nin dört bir yanından binlerce kişi turlarla gelmeye devam ediyor. 18 Mart'ta gerçekleşen Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'inci yıl dönümü törenleri sonrası başlayan Gelibolu Yarımadası ziyaretleri, akın akın sürüyor. Çanakkale'ye gelen ziyaretçilerin bulunduğu otobüsler, feribot geçişleri için şehir içinde uzun kuyruklar oluşturuyor. Bugün de sabahın ilk ışıklarından itibaren deniz yoluyla Gelibolu Yarımadası'na geçmek isteyen yüzlerce tur otobüsü, şehir iskelesinden Demircioğlu Caddesi'ne çift şerit halinde uzanan kuyruklar oluşturdu. Yollarda görev alan trafik ekipleri, herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için yoğun çaba sarf etti. Gemi sırası bekleyen ziyaretçiler, otobüslerden inerek İskele Meydanı ve Cumhuriyet Meydanı yakınındaki savaş topunun olduğu bölgede feribot sırasının gelmesi bekledi.

Gestaş Deniz Ulaşım A.Ş. yetkilileri, Çanakkale- Eceabat ve Çanakkale- Kilitbahir arasında toplam 7 feribotun saatsiz olarak çalıştığını belirtti.

Feribot kuyruğunda bekleyenler her sene aynı sorunun yaşandığını, saatlerdir kuyrukta beklediklerini, kuyruk biterse şehitliği ziyaret edeceklerini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Gestaş feribot iskelesinden görüntü

İskele meydanında bekleyen araç ve otobüslerden görüntü

Kuyrukta bekleyen araç sürücülerinden görüntü

Demircioğlu caddesindeki araç ve otobüs kuyruklarından görüntü

Röp.

Haber- Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,

============================================

Sosyal medyayı sallayan 23 Nisan kutlaması: Önce yetişkinler ve öğretmenler halay çekti, sonra çocuklar oyun oynadı

MARDİN'in Derik İlçesi'ne bağlı Çadırlı Köyü'nde geçtiğimiz 23 Nisan'da yapılan kutlamalara dair çekilen ve sosyal medyada paylaşılan görüntüler, büyük yankı uyandırdı. Köy okulunun önündeki kutlamalar; kadın, erkek ve genç kızlar ile okul müdürü ve öğretmenlerin halayı ile başlarken, okul müdürü Hülya Ulus ve köy muhtarı Ali Çadır'ın karşılıklı oyunu ile devam ediyor. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamasından daha çok bir köy düğünü şeklinde geçen kutlamalardan daha sonra çocuklar hem oyunlar oynayarak, hem dans gösterisi yaparak doyasıya eğlendikleri görülüyor.

Derik İlçesi'ne bağlı Çadırlı Köyü'nde 23 Nisan Kutlamalarının görüntüleri sosyal medyada tıklanma rekoru kırıyor. Bayram kutlamalarının görüntüsünde 7'den 70'e herkes birlikte bayramı kutluyor. Görüntülerde şalvarlı görüntüsü ile köy muhtarı ve okul müdiresi olmak üzere bütün köylüler Türk Bayrakları ile süslenen okul bahçesinde Kürtçe, Türkçe ve Arapça müzikler eşliğinde birlikte halay çekip oynuyor. Çocukların yöresel çuval yarışı, yoğurt içinde para bulma oyunlarını da oynandığı görüntüler sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.

Derik İlçesi'ne bağlı ve Suriye sınırına 5 kilometre uzaklıkta olan Çadırlı'da sıra dışı 23 Nisan Kutlamaları'nın sosyal medyada paylaşılan görüntüleri, ilgi odağı oldu. Bayraklarla süslenmiş kutlama alanının yolunu sabah erken saatlerde bayramlık elbiselerini giyen 7'den 77'ye köy sakinleri, tam katılımla 23 Nisan kutlama alanına geldikleri görülüyor. Okul bahçesinde düzenlelen resmi kutlama etkinliklerinin ardından sahneyi köy sakinleri alıyor. İkili eğitimin yapıldığı 243 öğrencinin eğitim gördüğü Çadırlı Köyü'nde geleneksel hale gelen 23 Nisan Kutlamaları'na çevre köy sakinlerinin de katılmaları dikkat çekiyor.

KÖYLÜLER BAYRAMI İPLE ÇEKİYOR

Çadırlı Köyü'nde 4 yıldan beri görev yapan Okul Müdür Vekili Hülya Ulus, bir düğün havasında geçen kutlamaların köy sakinleri için adeta iple çekildiğini belirterek, çocuklara armağan edilen bir bayrama büyüklerin de katılımını sağlamaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi. Okul Müdürü Hülya Ulus, "Bizden önceki idareciler bu etkinliği düzenliyordu. Bizde onlardan devraldık. Köy sakinleri bu tür etkinlikleri çok seviyor ve katılıyor. Ben 4 yıldır buradayım. Doğu görevim bitmiş olmasına karşın, okulumu ve köyümü sevdiğim için buradan ayrılmak istemiyorum. Aslında 23 Nisan Bayramı bir çocuk bayramı olarak biliniyor ama burada köy sakinleri de bu bayramda çocuklarıyla birlikte eğlendiği için bize katılıyor. Bizlerde bayramımıza köy sakinleri ve halkın katılımını sağladığımız için mutluyuz" dedi.

7'DEN 77'YE HEPİMİZ KATILIYORUZ

Görüntülerde; okuldaki öğretmenlerle birlikte halay çeken Köy Muhtarı Ali Çakıl, her 23 Nisan Bayramı'nı çocuklarla kadar heyecan ve mutluluk içinde beklediğini ifade ederek, "40 yıldır muhtarım. Her yıl 23 Nisan Çocuk Bayramı'nı köy halkı olarak çocuklarımızla birlikte kutlarız. Bu artık bizim için geleneksel hale gelmiş. Köy sakinleri sabah erken saatte bayramlık elbiselerini giyer, evlerini kilitler ve kutlamaların yapılacağı okul bahçesinin yolunu tutar. 7'den 77'ye kadar herkes kutlamalara katılır, önce çocuklarımızın hazırladığı oyunları izleriz, ardından da resmi kutlamaların ardından alana kurulan ses sisteminden çalınan yöresel müziklerle köy sakinleri ile birlikte yöresel oyunlar oynar, halaylar çekeriz. Bu oyunlara ve eğlenceye öğrenciler ve okul öğretmenleri ile idarecileri de katılır. Bütün köy halkı sanki bir düğünmüş gibi bayramı neşe içinde kutlarız" diye konuştu.

"BU KADAR RENKLİ OLACAĞINI DÜŞÜNEMİYORDUM"

Köylülerle birlikte halay çeken okul öğretmenlerinden Veli Koçhan da, köydeki ilk yılı olması nedeniyle bayramın bu kadar renkli geçebileceğini düşünemediğini belirterek, "Bu okulda ilk görev yılım, daha önce farklı bir okulda görev yapıyordum. Doğrusu köy ortamında böyle kapsamlı bir kutlamanın yapalabileceğini beklemiyordum. Ancak sonradan anladım ki; bu etkinlik geleneksel hale gelmiş. Bütün köy sakinleri bayramlık elbiselerini giyer ve kutlamalara tam katılım gösterirler. Köy muhtarı, öğrenci velileri öğretmenler ve bütün köy ile çevre köy sakinleri de çok güzel bir etkinlik yaşamış olduk. Bunun da sosyal medyada büyük yankı uyandırması bizleri sevindirdi" şeklinde konuştu.

HER ZAMAN COŞKUYLA KUTLANIR

Öğrenci velileriden Faraç Çobanoğlu, köylerinde espirili ve şen insanların yaşadığı herkes tarafından bilindiğini savunarak, şöyle konuştu:

"Köyümüz yörede çok esprili ve şen insanların köyü olarak bilinir. 23 Nisan Bayramı Her yıl çok farklı kutlamalarla yapılır. Bu kutlama vatandaşların katılımıyla çok büyük coşkuyla geçer. Deyim yerindeyse 7'den 77'ye köy sakinlerinin tamamı kutlamalara katılır. Kadın Erkek, dede-nine ayrışmadan birlikte bu kutlamanın içinde yer alır. Bugüne kadar böyle oldu bundan sonra da böyle devam edecek. Ben de bu kutlamalara katılmaya devam edeceğim."

Okul öğrencilerinden Songül Önder de, 8 yıl okuduğu okulda her yıl aynı heyecanla 23 Nisan Bayramı'nı kutladığını kaydederek, "Ben 8 yıldır bu okulda okuyorum. Her yıl 23 Nisanı aynı heyecanla ailelerimizle birlikte okuyoruz. Bizim kutlamalar her zaman çok renkli geçiyor, resmi kutlamaların ardından ailelerimizle yapılan eğlenceye öğretmenlerimiz de, çevre köylerin sakinleri de katılır" ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Köy okulun bahçesinde birlikte halay çeken köylü ve öğretmenler,

Kürtçe ve Türkçe müzik eşliğinde oynanan oyunlar,

Okul müdiresi ve köy muhtarının alanda birlikte oynaması

Öğrencilerin oyunları

Köyden görüntü

Yapılan konuşmalar

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN,-

============================================

(Tekrar) Edirne'de Kakava coşkusu

Havadan çekilen görüntüler

EDİRNE'de baharın habercisi olarak kabul edilen Hıdırellez ve Kakava Şenlikleri, Kırkpınar güreşlerinin yapıldığı Sarayiçi'nde yakılan dev şenlik ateşiyle başladı.

Hıdırellez ve Kakava Şenliklerini izlemek için yerli ve yabancı binlerce kişi, turlarla ve özel araçlarıyla gündüz saatlerinden itibaren kente geldi. İki gün sürecek olan şenlikler nedeniyle otellerde yer kalmadı. Katılımcılar, şenlik açılışının yapılacağı Sarayiçi'nde, Roman dans grupları tarafından çalınan davul zurna eşliğinde göbek atarak gönüllerince eğlendi. Özellikle Roman vatandaşlarının kıvrak dans figürleri izleyenleri büyüledi. Edirne Belediyesi Roman Halk dansları ekibi ve Edirneli Göksel Zurna sahnede mini konser verdi. Göksel Zurna'nın klarnetli gösterisi büyük ilgi gördü.

DEV KAKAVA ATEŞİ YAKILDI

Edirne Belediye Başkanlığı'nın organize ettiği şenliklere Edirne Valisi Günay Özdemir, CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ve beraberindeki şehrin önde gelenleri, hep birlikte ağaç dallarından oluşan odun parçalarını tutuşturup dev Kakava ateşini yaktı. Odunlar, kısa sürede tutuşurken, dev alevler 8 metreyi buldu. Kakava ateşi çevreye yüksek derece ısı verince, çevredekiler uzaklaştı.

ATEŞİN ÜZERİNDEN ATLADILAR

Ateşin kor halini almasının ardından üzerinden atlayanlar, gönüllerince eğlenip hıdrellezi kutladı. Birbirinden güzel Roman kızları ise fotoğrafçılara Kakava ateşi başında poz verdi.

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, kakava geleneğinin 1400 yıldır devam ettiğini ifade ederek, "İnanıyoruz ki baharla birlikte insanın insana olan sevgisi, saygısı artacak. Onun için mücadele ediyoruzö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Kakavada toplanan vatandaşlar

-Eğlenip göbek atanlar

-Klarnet konseri

-Ekiplerin gösterileri

-Kakava ateşinin yakılması

-Ateş çevresinde eğlenenler

-Eğlencelerden detaylar

-Ateş üzerinden atlayanlar

-Ateş üzerinden atlarken düşenler

-Detaylar

/////////

Havadan çekilen görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN- Ali Can ZERAY/ EDİRNE,

=====================================

Van Gölü sahilleri turizme hazırlanıyor

TÜRKİYE'nin en büyük gölü olan yöre halkının 'Van Denizi' dediği Van Gölü'nün sahilleri turizm için hazırlanıyor. En kapsamlı hazırlık da Edremit Belediyesi tarafından yürütülüyor. Belediye tarafından başlatılan 'Sahil Kordonu' projesi bölgenin çehresini değiştirecek ve gölden turizm açısından daha fazla yararlanılmasını sağlayacak. Daha çok İran'dan gelen turistlerin cazibe merkezi olan Van, yeni düzenlemelerle turizmden daha fazla pay alacak.

Doğal güzellikleri, koyları ve temiz suyuyla dikkat çeken Van Gölü'nün sahilleri vatandaşla buluşturulacak. Denizden yüksekliği yaklaşık bin 700 metre, yüzölçümü 3 bin 713 kilometrekare, derinliği ise 451 metreyi bulan Van Gölü, turizim alanında bugüne kadar hak ettiği noktaya ulaşamadı. Geçtiğimiz yıl Van Gölü'nün Ayanis sahili, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) tarafından 'mavi bayrak' almaya hak kazansada halk plajı olmadığı için, çoğu vatandaş ve gelen turistler bu sahillerden yararlanamıyor. Van'ın göl kıyısında bulunan Edremit İlçesi'nin Belediye Başkan Vekili Atıf Çiçekli de vatandaşların gölden daha fazla yararlanması için proje başlattı. İlk olarak kıyıda bulunan işletmeleri ve barakaları kaldırtan Çiçekli, sahil bandında çalışmala başladı. Belediye tarafından başlatılan 'Sahil Kordonu' projesi ile ilk etapta ışıklandırma, yürüyüş ve bisiklet yolları, tartan pist, ağaçlandırma, banklar ve kafeteryalar ile sosyal donatı alanları ile plajlar yapılacak.

Van Gölü kıyısında mavi ile yeşilin buluştuğu Edremit İlçesi'nde başlatılan 3 etaplık projenin hayata geçirilmesiyle Van Gölü'nden daha fazla yararlanılması hedefleniyor. Yapılan bu çalışmalarla özellikle Van çok sık gelen İranlı turistlerin plaj talebide karışılığını bulacak ve Van bu yeni düzenlemeyle turizmden daha fazla pay alacak.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

-Van Gölü'nden genel

-Sahillerde yapılan çalışmalar

-Belediye ekiplerinin hazırlıkları

- Kapıköy sınır kapısındaki her iki ülkenin bayrağı

-Giriş yapan İranlılar

-İranlı bir kadın ile röportaj

-Sınırda pasaport kontrolü

-Detaylar

-Bekleyen İranlılar ve yanlarındaki çocukları

-Araçla binen İranlılalar

-Araçla yolculuk yapmaları

-Gümrük Müdürü ile röportaj

-İranlı bir kadınla röportaj

-Sınır kapısından genel ve detaylar

Haber: Behçet DALMAZ- Murat ÇAĞLAR/ VAN,-

===========================================

Mahalleliden kum ocağı eylemi

ANTALYA'nın Gazipaşa İlçesi'nde Bıçkıcı Çayı kenarındaki Beyobası ve Aydıncık mahallesi sakinleri, çay yatağındaki kum ve çakıl ocakları nedeniyle heyelanlar olduğunu ve seralarının hasar gördüğünü söyleyerek eylem yaptı.

Gazipaşa Bıçkıcı Çayı kenarındaki Beyobası ve Aydıncık mahallelerinde oturanlar, ocak kenarında kurulu kum ve çakıl ocaklarının çay yatağından aldığı kum ve toprağın seraların bulunduğu yamaçta erozyona yol açtığı gerekçesiyle eylem yaptı. Çay kenarında toplanan yaklaşık 30 kişi, ocakların kaldırılmasını istedi. 'Kum ocakları kanunsuz çalışıyor', 'Bıçkıcı Çayı'nın 25 yıllık cezası bitsin', 'Seralarımız, tarım arazilerimiz 25 metre askıda kaldı', 'Arazilerimiz afet bölgesi haline geldi', 'Ocaklar kapatılsın' yazılı dövizler taşıyan mahalleli attıkları sloganlarla da tepkilerini dile getirdi.

Gazipaşa İnsan Derneği Başkanı ve Ak Parti Gazipaşa Belediye Meclis Üyesi Mustafa Türker, "Burada 25 yıldır yasa dışı olarak malzemeler alınıyor. 25 metre derinliğe kadar aldılar. Bu gün çiftçilerimiz burada toplandı ve bu yolsuzluğa ve haksızlığa 'dur' demek için buradayız. Türkiye'nin hiç bir yerinde Gazipaşa Bıçkıcı Çayı kadar bakımsız, rezil, ıslah edilmemiş bir çay bulunmuyor. Buraya sanki bir ceza verilmiş. Bu çayın 25 yıllık cezasının bitmesini istiyoruz. Orman ve Su İşleri Bakanlığı'na sesleniyoruz; bu yolsuzluğa, bu haksızlığa 'dur' desinler, gereken neyse yapmalarını istiyoruz. Bu kadar halk işini, gücünü bırakmış burada mücadele ediyoruz. Kendi yerimizde, yurdumuzda sığınmacı durumuna düştük" dedi.

Çiftçi Ali Özgün, "Bu çay karşıdan karşıya düz bir şekildeydi ama taş ocakları kumları sürekli aldığı için bu hale geldi. Bahçelerimizi sel aldı, gitti. Perişan vaziyetteyiz. Yetkililerden gerekli adımları bekliyoruz" diye konuştu.

Gazipaşa Çınar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği Üyesi Ahmet Özen de şöyle dedi:

"Vatandaşımız çok mağdur durumda. Özellikle Kahyalar, Asarcık, Çalıpınar ve Aydıncık mahallelerine giden ana su boru hattı burada 5 defa kırılmış. Devamlı tamirden geçiriyoruz. Taş ocakları 20 metre aşağıya indiği için boru hattı açıkta kalıyor. Sürekli hakarete uğruyoruz, bu sorunlar yüzünden susuz kalıyoruz. Çay kenarında bulunan seralarımız derinlik sürekli arttığı için yıkılmanın eşiğine geldi. 20 yıldır buraya kanun nizam işlemiyor. Defalarca şikayet etmemize rağmen kimse buraya söz geçiremiyor. Buradan cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz, onun gittiği yerde adalet olur, bize yardımcı olsun, bizim sesimizi duymasını istiyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Bıçkıcı Çayından Genel Görüntü,

Askıda kalan araziler ve seradan görüntüler,

Kum Çakıl ocaklarının çaydan malzeme aldığı bölgeden görüntü,

Çiftçilerin Çay içine inmeleri,

Eylemleri ve sloganlar

Detaylar,

Röp. 1. Gazipaşa İnsan Derneği Başkanı ve Ak Parti Belediye meclis üyesi Mustafa Türker

Röp. 2. Çiftçi Ali Özgün

Röp. 3 Çınar Derneği Üyesi Ahmet Özen

Haber-Kamera: Yücel BULUT/GAZİPAŞA(Antalya),

=============================================

Zeynep bebek ilacına kavuşacak

MANİSA'da yaşayan 11 aylık SMA hastası Zeynep Fatma Özden'in ailesinin ilaç isteğini Sağlık Bakanlığı duydu. SMA hastası Zeynep'in yaklaşık 3 milyon liralık ilacının maliyeti bakanlık tarafından karşılanacağı belirtildi.

Alaşehir'de oturan ev kadını 29 yaşındaki Şengül Özden ile Alaşehir'deki bir camide imam, 33 yaşındaki Yusuf Özden çiftinin yaşamı 2 çocuğuklarından 11 aylık Zeynep Fatma Özden'e, SMA hastalığı teşhisi koyulmasıyla değişti. 45 günlükken hareketlerindeki yavaşlama nedeniyle çocuklarını Salihli'deki bir hastaneye götüren Özden çifti, doktorun, 'Omurilikte yer alan ve kasların hareketinden sorumlu olan bazı hücrelerin hastalanması ve görevlerini yapamamaları sonucu ortaya çıkan SMA hastası olabilir' demesi üzerine, bu defa daha kapsamlı araştırma yapılabilecek Ege Üniversitesi Hastanesi'ne başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde, minik Zeynep'e SMA tanısı konuldu.

Bu haberle yıkılan aile, Zeynep'in durumunun kötüleşmesi üzerine 45 gün hastanede kaldı. 11 aylık olan Zeynep bebek, solunum cihazına bağlı olarak yaşarken, yavaş yavaş hareketleri de yok olmaya başladı. Çocuklarının hastalığını anlatırken gözyaşlarına boğulan, kızlarını yaşatabilmek için yurtdışından getirilmesi gereken ilacın fiyatının yaklaşık 3 milyan lira olduğunu belirten Özden çiftinin sesini, DHA duyurdu.

Yaklaşık maliyeti 3 milyon lira olan, 3 ay boyunca kullanılacak 6 doz ilaç için Sağlık Bakanlığı harekete geçti. AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, durumu acil olan 15-20 bebek için yurt dışından bu ilacın getirileceğini ve Zeynep Fatma'nın da bu bebekler arasında bulunduğunu duyurdu. AK Partili Özdağ, şöyle dedi: "İlaçlarının maliyeti 3 milyon lira. Bu ilaç henüz dünyada deneniyor. Sağlık Bakanlığı ile konuştum. Bununla ilgili komisyon kuruldu. Çalışmalar ışığında 15-20 hastaya ilaç getirme kararı aldılar. Bir tanesi de Zeynep Fatma bebek oldu. Baba bizi çok aradı. Ben bakan yardımcıları, ilgilileri çok aradım. Bu ilacın denenmesinde fayda olduğuna karar verdiler. En azından kaslarda güçlenme meydana getiriyor. Kas erimesini durdurduğunu biliyoruz, ama iyileştirme noktasını zamanla göreceğiz. Mesele para değil, insanlarımızın sağlığı ile parayı karşılaştıramayız. Sağlık Bakanlığı'nın heyeti 'Bu ilacı kullanmasında fayda vardır' dediği için ilaç getirilecek. Çocuğumuz da bu ilacı Ege Üniversitesi'nde kullanacak. İnşallah şifa bulur."

"ANNE VE BABA ÇOK MUTLU"

Sağlık Bakanlığı'nın ilaçla ilgili harekete geçmesi Zeynep Fatma bebeğin anne ve babasını çok sevindirdi. Baba Yusuf Özden, kendileri için bir umut doğduğunu belirterek, "Acil durumdaki, durumu uygun olan çocuklardan 20'sine ilaç geleceğini ve kızımızın da bu kişiler arasında yer aldığını öğrendik. Diğer çocuklar için de devamı gelecek. İlacın biran önce gelmesini bekliyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------

ARŞİV

-29 Nisan 2017 tarihinde geçilen görüntüler

Haber: Nermin UÇTU/ MANİSA, -

=========================================================

Onlara göre yaptıkları iş 'kaldırımda yürümekten' daha güvenli

METRELERCE yükseklikte cam temizliği, boya, sıva, led ve klima montajı, yüksek inşaatlardaki iskele ve file kurulumunu yapan endüstriyel dağcılar, gerekli önlemler alındığında yaptıkları işin 'kaldırımda yürümekten daha güvenli' olduğunu söyledi.

Antalya'da 16 yıldır endüstriyel dağcılık yapan Cuma Gök, bu işi yapabilmek için birçok eğitim ve seminer ardından belge alınması gerektiğini söyledi. Gök, bu işe son 3 yılda ciddi denetleme yapıldığını söyledi. Daha önce temizlik şirketlerinin bu işi yaptığını anlatan Gök, "O dönemde sağlıksız ekipmanlarla yapılan işti ama son zamanlarda herkes bilinçlendi. Ben 2001 yılından bu yana bu işi yapıyorum. Son 5 yıldır ise ciddi bir iş kolu olmaya başladı" dedi.

Kendi bünyelerinde 12 dağcı ile çalıştıklarını söyleyen Gök, "Antalya'da tahminen 100'ün üzerinde böyle çalışan dağcı arkadaş vardır. Turizm sezonuna bağlı olarak bu sayı artıyor tabii ki" dedi.

YERDEN ULAŞIMI ZOR OLAN ALANLARDA ÇALIŞIYORLAR

Endüstriyel dağcıların yerden ulaşımı zor olan, vinçlerle ulaşılamayan alanlarda cam temizliği, boya, klima ve led montajı işlerini yaptıklarını söyleyen Gök, sözlerini şöyle sürdürdü: "Örneğin Antalya EXPO'nun tüm led montaj ve tabelaları endüstriyel dağcılar tarafından yapıldı. Yüksek inşaatlardaki file çalışmaları da iskele kurulumu da bizim tarafımızdan yapılıyor. Artık önüne gelen iskele ya da inşaat filesi kuramayacak. Bu zorunluluk oldu. 5 yıldır yasa var ama son 2 yıldır ciddi denetim var. Bu işin eğitimini alması, belgesinin olması gerekiyor."

YURT DIŞINDA DA ÇALIŞIYORLAR

Gök, kendisinin Antalya'daki Cam Piramit, stadyum, EXPO, ASAT, ATSO, stadyum ve Antalya'daki oteller ile Türkiye'nin pek çok kentinde, yurt dışında ise Kazakistan, Gürcistan, Azerbaycan ve Ukrayna'da çalıştığını söyledi. Gök, yaz sonunda ise Dubai'de bir projede çalışacaklarını kaydetti.

"KALDIRIMDA YÜRÜMEKTEN DAHA GÜVENLİ"

Endüstriyel dağcılığın ağır ve zahmetli bir iş olduğunu kaydeden Gök, "Bizim tek bir hata şansımız var o da hayatımızla ödeyeceğimiz bir hatadır" dedi. O nedenle ciddi eğitimler aldıklarını, ekipmanlarını yılda bir kez yenilediklerini belirten Gök, "Eğitimler tam olarak alınırsa, gerekli güvenlik önlemleri tam uygulanırsa kaldırımda yürümekten daha güvenli bir iştir" diye konuştu.

"SEVEREK YAPILACAK BİR İŞ"

Cuma Gök, "Gerekli güvenlik önlemleri alındığında, mesela istesen de intihar edemezsin" derken, "Çünkü iki iple çalışıyorsun. İpin birini bilerek kessen dahi emniyet için ikinci ipin var. O yüzden güvenlik önlemleri tamamen alındığında çok güvenli bir iş kolu. Bu para için yapılacak bir iş değil, severek yapılması gereken bir iş. Çok zahmetli ve ağır bir iş çünkü" dedi.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Selma KUNAR/ ANTALYA, -

================================================

Öğrenciler 6 dilde ve 2 lehçede şarkı söyledi

TOKAT'ta Karşıyaka Orta Okulu Müzik Öğretmeni Ozan Ünsal Çekiç, 120 öğrenciden oluşan korosuyla 6 dilde ve 2 lehçe de 8 şarkıyı seslendirdi.

Karşıyaka Ortaokulu'nce oluşturulan müzik korosu, 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı Konferans solunda İngilizce, Fransızca, Arapça, Ermenice, Azerice, Türkçe olmak üzere 6 dilde ve Lazca, Zazaca lehçlerince şarkıları seslendirerek konser verdi. Düzenlenen konsere öğretmenler ve öğrenci velileri katıldı. 4 ay önce 800 kişi arasından seçme yaparak 120 öğrenciden oluşan koro kurduklarını ifade eden Karşıya Ortaokulu müzik öğretmeni Ozan Ünsal Çekiç, "8 farklı dilde şarkılar öğrendik. 4 aylık süre içerisinde çocuklara burada müziğin everenselliğini hissettirmeye çalıştım. Gayet başarılı bir çalışma oldu. Çocukların zor öğreneceklerini düşünüyordum. Fakat doğru teknik kullanınca başarılı olduk" dedi. Konser izleyicilerin beğenisini kazandı.

Görüntü Dökümü:

-Konserden görüntüler

-Öğretmenin konuşması

-Detaylar

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ-Halil İbrahim YEL/TOKAT,

==========================================================

Ağaçları 'Terminatör böcekler' koruyacak

KAHRAMANMARŞ'ın Andırın İlçesi'nde çam ağaçlarını çam kese böceklerinden (tırtıl) korumak için ormanlık alana bin adet 'Terminatör böcek' bırakıldı.

Zararlı çam kese böcekleriyle biyolojik mücadele için Gaziantep Orman İşletme Müdürlüğü laboratuarında üretilen ve terminatör böcek olarak bilinen Calosoma Sycophanta böcekler; Andırın'ın Yeşilova, Kızık, Beşbucak, Sumaklı ve Geben Mahalleleri ile Boğasak ve Çınargeçidi Mevkilerindeki ormanlık alana bırakıldı. Andırın Orman İşletme Müdürü İdris Tetik, diğer zararsız böcek ve bitkilerin de zarar görebileceği için doğada kimyasal mücadele yerinde ile biyolojik mücadeleyi tercih ettiklerini söyledi.

Orman İşletme Müdür Yardımcısı Harun Demircioğlu, şef Oruç Kanmaz ve orman muhafaza memurlarıyla birlikte terminatör böcekleri doğaya bırakan Tetik, "Çam kese böcekleri çok üreyebilen kitlesel böcek türüdür, çamların ibrelerini yiyerek onların kurumasına sebep oluyor. Terminatör Böcekler de bu tırtılları yemek sureti ile mücadelemize katkı sağlıyorlar. Bu nedenle doğaya 1000 adet terminatör böcek bıraktık" dedi.

İdris Tetik ayrıca, yetişkin böceklerin yanında larvalar da bıraktıklarını belirterek, "Doğaya bıraktığımız Larvalar zamanla erginleşerek terminatör böcek oluyor, doğaya da uyumları ile mücadelemize katkı sağlıyorlar" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------------

Böceklerin doğaya bırakılması

Böceklerin tırtılları yemesi

Tetik'in konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: İskender ZENGİN-KAHRAMANMARAŞ-

=============================================

Güzel Sanatlar Lisesi'nde konser

BURDUR Güzel Sanatlar Lisesi yıl sonu konseri verdi.

Burdur Güzel Sanatlar Lisesi'nin yıl sonu konseri Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans Salonu'nda yapıldı. Konsere İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Ses Eğitimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Erol Parlak onur konuğu olarak katıldı.

Konserin birinci bölümünde Nebihan Onaç yönetimindeki Güzel Sanatlar Lisesi Batı Müziği Çok Sesli Korosu Adnan Atalay, Neşet Ertaş ve Amy Lee'nin eserlerini seslendirdi.

Batı Müziği Çalgı Topluluğu ise G. F. Handel, Esin Engin, H. Purcell, Dmitri Shostakovıc, Jeffrey Turner'in eserlerini seslendirdi. Güzel Sanatlar Lisesi öğretmeni Sibel Toy ile MAKÜ öğretim görevlisi Esat Toy'un tango gösterisi de izleyiciden büyük alkış aldı.

Konserin ikinci bölümünde Ali Karhan yönetimindeki Türk Müziği Topluluğu üyeleri tarafından Sivas, Ankara, Rize, Muğla, Burdur, Kırşehir ve Kayseri bölgelerinden türküler koro ve solo olarak seslendirdi.

Konserin sonunda onur konuğu Prof. Dr. Erol Parlak türkülerini seslendirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

Salondan detay

Çok sesli koso konseri

Tango gösterisi

Türk halk müziği konseri

Detay

Haber/Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

========================================================