1)BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU,"SIRF MEHMETÇİĞİMİZ AFRİN'E GİRMESİN DİYE KONUŞAN KILIÇDAROĞLU'NUN ÇELİŞKİSİ DERİNDİR."
BAŞBAKAN Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu Bursa'da katıldığı programda CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun Zeytin Dalı Harekatına yönelik açıklamalarını değerlendirdi. Çavuşoğlu, " Sırf Mehmetçiğimiz Afrin'e girmesin diye konuşan Kılıçdaroğlu'nun çelişkisi derindir. Gayri milli bir tavır sergileyenleri bu millet sorumlu tutar ve sandıkta da mutlaka hesabını sorar." dedi.
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSAİD) Tekstil ve Deri Sektör Kurulu'nun Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen Tekstil ve Deride Dönüşüm ana temalı Türkiye İstişare Toplantısına katıldı. Burada konuşan Çavuşoğlu, tekstilin önemine değinip, " Türkiye tekstilde küresel pazarda söz sahibidir. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yıl 2017'de ihracat hedefi 157,1 milyar dolar ile aşılırken, en fazla ihracat yapılan ikinci sektör de 17 milyar 45 milyon 360 bin dolarla hazır giyim ve konfeksiyon sektörü olmuştur. Yine 2017'nin üçüncü çeyreğinde gerçekleşen yüzde 11,1 oranındaki büyüme milletçe gurur duyacağımız bir neticedir.Bir yandan bu noktada ihracatı artıracak, diğer yandan gereksiz ithalatı ise önleyecek tedbirlerle yolumuza devam etmeyi sürdürmek arzusundayız. Son 16 yıldaki başarılarıyla, Türkiye'nin bugün geldiği nokta da, tamamen bu girişimci ruhun eseri değil mi? Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hükümetimiz her zaman girişimcilerden yana tavır almış, iş dünyamızı güçlendirmenin yollarını aramıştır. Bu sayede uluslararası yatırımcıların gelmekten çekindiği o eski Türkiye, artık yoktur." dedi.
"ZEYTİN DALI MAZLUM VE MASUMLARIN ONURUDUR"
Konuşmasında Zeytin Dalı Harekatına da değinen Çavuşoğlu, "Zeytin Dalı Harekatı mazlum ve masum insanların onurudur." dedi. Harekatla ilgili olarak anamuhalefet partisinin tutumunu eleştiren Çavuşoğlu, "Burada değinmeden geçmek istemediğim bir husus da, ne yazık ki anamuhalefetin tavrıdır. Sayın Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde verdiği röportajda Afrin'e girilmemesi gerektiğini ifade ederek, "Yarattığımız alana Suriyelileri yerleştirelim, evlerini, okullarını, hastanelerini yapalım, 'burada oturun' diyelim. Onların güvenliğini de böylelikle sağlamış oluruz.ö diyor. Biliyorsunuz CHP Genel Başkanı daha önce de Sayın Cumhurbaşkanımızın "Biz Suriyeli kardeşlerimize 30 milyar dolar para harcadık" sözünü diline dolayarak, bunun hesabını istemişti. Kasım ayında Suriyelilere harcanan 30 milyar doların hesabını soran Kılıçdaroğlu bir bakıyorsunuz Şubat ayında Suriye'de ev, okul, hastane yapalım diye tutturuyor. Bu kadar tenakuz rastlantı değildir. Sırf Mehmetçiğimiz Afrin'e girmesin diye konuşan Kılıçdaroğlu'nun çelişkisi derindir. Gayri milli bir tavır sergileyenleri bu millet sorumlu tutar ve sandıkta da mutlaka hesabını sorar." şeklinde konuştu.
Görüntü dökümü
-----------------------
-Salondan detaylar
-Başbakan Yarcımcısı Çavuşoğlu'nun konuşması
Haber-Kamera: Enver Fatih TIKIR - Mehmet İNAN/BURSA,
===========================================================
2)BAKAN ÖZHASEKİ: SAKALINI UZATTIRIYORLAR IŞİD'Çİ OLUYOR, KESTİRİYORLAR PYD'Lİ OLUYOR
ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Suriye'deki terör unsurları ile ilgili olarak, "Sakalını uzattırıyorlar IŞİD'çi oluyor, kestiyorlar, taşıyorlar PYD'li oluyor" dedi.Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya, Tokat Milletvekilleri Zeyid Aslan, Celil Göçer, Coşkun Çakır ve 18 ilin AK Partili belediye başkanlarının katılımıyla Tokat'ta gerçekleştirilen AK Belediyeler 2019 yolunda Karadeniz Bölge Toplantısına katıldı.
"KENTSEL DÖNÜŞÜM MECLİS GÜNDEMİNDE"
Kentsel dönüşümle ilgili bir takım kanunların kısa süre sonra meclis gündemine geleceğini söyleyen Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Bakanlık olarak bir şehircilik şurası yaptık. 4 ana başlıkta çalıştık burada. Kentsel dönüşümle ilgili bir bölümümüz vardı. Sonra Kimlik ve tasarruf ile ilgili bir bölümümüz vardı. Sonra göç ve uyum meselesi üzerinde ve günümüzde yerel yönetimlerin rolü nedir, ne değildir bu konuda bir çalışma yaptık. Bütün bunları artık kanunlara yazıyoruz. Yeni kurallar koymaya çalışıyoruz. Kentsel dönüşümün nasıl yapılacağı ile ilgili yeni kurallar ortaya çıkarmaya gayret ediyoruz. Önümüzdeki günlerde bir kısım kanunlar İçişleri Bakanlığı vasıtasıyla gelecek meclise zaten. Bir kısmı da Çevre ve Şehircilik Bakanlığının torba yasası olarak gelecek. Orada yepyeni alanlar açmaya devam edeceğiz&& dedi.
'ÜLKEMİZİN BEKASI İÇİN ÖNEMLİ'
Türkiye'nin son 3 yılda zor bir dönemden geçtiğini ifade eden Bakan Özhaseki şöyle dedi:
"Özellikle son 3 yılda yaşanan zorluğu hiçbir dönemde yaşamadık. Gezi, parti kapatmalar, kapatma davaları, cumhuriyet mitingleri, 17-25'ler onlardan bahsetmiyorum. Bunların hepsi birer zorluktur engeldir ama bir PKK belası vardı bu PKK belası dışarıdan ayar verilen para verilen silah verilen akıl verilen dünyanın en eski vahşi kabilelerinde kalmamış derecede cahil, güya sosyalist olduğunu söyleyen ama kapitalistlerin kucağına oturmuş bir teşkilattı. Bunlar senelerdir bu ülkeye kan kusturuyorlardı insanlara. Seçim öncesi özellikle parti olarak bağımsız bir parti gibi girip AK Parti'yi iktidardan düşürüp öz yönetimler ilan ederek paçavralarını bayrak diye asarak bağımsızlık peşinde koşuyorlardı. Kocaman bir plan vardı. Arkasında dev ülkeler, akıl, para. Bunlarla mücadele ettik. Hamd olsun ülkemizin içi temizlendi dışarıda temizlik yapılıyor şimdi. Rabbim Mehmetçiklerimize yardım etsin. Bizlerde inşallah onlara yardım edenlerden oluruz. Hiçbir şehit haberi aldırmasın diye dua edelim. Bizim ülkemizin bekası için önemli bir iş bu iş. Sonra bir FETÖ belası atlattık. Vücuda adeta kanser uru gibi sarmış onu çekip ameliyatla alacaksınız atacaksınız. Tedavisiyle tekrar hayata döndüreceksiniz. Hepimize gelmişler sırıtık bir yüzle hizmet eriyiz diyerek. Ama bildiğimi bütün İslami temel kaideleri ters yüz ederek inandığımız ne varsı hepsinin dışında işler yaparak örgütlenmiş bir yapı. Onu temizlemek de kolay değildi. Bizden başka da onu temizleyecek bir Allah'ın kulu bir ortam bir kurum parti de yoktu. Çok şükür o da temizlendi."
'BUNLAR PROJE ÖRGÜT'
Şimdilerde DEAŞ diye bir bela olduğunu, Güya bütün batı ve Amerika'nın da güya DEAŞ ile mücadele ediyor göründüklerini söyleyen Özhaseki şöyle devam etti:
"Nedir bu DEAŞ? Çok net söylüyorum proje bir örgüt. Koydular oraya, onu bahane ederek toplandılar oraya. Sakalını uzattırıyorlar IŞİD'ci oluyor. Kesiyorlar, taşıyorlar öbür tarafta götürüyorlar PYD'ci oluyor. ve orada varlar şimdi. Sormayacak mıyız niye varsınız burada? Soruyoruz elbette ki geçmişiniz mi var bu ülkelerle sizin. Sınırınız mı var, tarihiniz mi var, akrabalığınız mı var? Niye buradasınız? 10 bin kilometre öteden niye geldiniz siz buraya. Elbette sorguluyoruz şimdi. Sonra niye bölmeye uğraşıyorsunuz? Asrın başında zaten cetvellerle böldünüz bu coğrafyayı. Kendiniz bir arada durmak için çırpınıyorsunuz. Avrupa Birliği 28 ülke birçok federasyon var içinde, din var mezhep var, ırk var. Ama ayrılmamak için çırpınıyorlar. Katalanlar, 'bizim size ihtiyacımız yok azıcık kenarda duracağız' dedikleri zaman bütün Avrupa ayağa kalktı. Peki burayı niye bölmeye uğraşıyorsunuz siz ya. Bırakın ülke ülke bölmeyi şehir şehir bölüyorsunuz artık. Elbette bunu sorguluyoruz. Efendim insan haklarını geliştirmek için geldik. Demokrasiyi inşa etmek için geldik. Yapma ya! O kadar mı bizi akıldan noksan sanıyorsunuz. Nereye gittiniz de demokrasi geldi. Afganistan'a mı geldi, Libya'ya mı geldi, Irak'a mı geldi. Kan götürdünüz, gözyaşı götürdünüz, zulüm götürdünüz, orada ayrılık parçalanma götürdünüz. Bunları ciddi olarak sorguladığımız günlerdeyiz. İnsan kavgaya girdiği zaman biraz kendine güvenecek, biraz da arkası güçlü olacak. Eğer bu yoksa işiniz zor. O zaman öyle bir ortamda hem kendi ülkesinin çıkarları için hem de bütün mazlumların sesi olmuş Türkiye'nin bu noktada doğrusu dimdik ayakta olması, birlik olması icap ediyor. Hepimize iş düşüyor. Liderimiz orada, tabi ki bildiklerini söylüyor. Dimdik ayakta durarak mücadelesini sürdürüyor. Bizler de geride elbette üzerimize düşeni yapmak zorundayız."
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Toplantıdan görüntüler
-Bakanın açıklamaları
Haber-Kamera: Fatih YILMAZ-İbrahim UĞUR/TOKAT,
===========================================================
3)SPOR BAKANI BAK: İNTERNETİN ESİRİ OLAN GENÇLİK İSTEMİYORUZ
GENÇLİK ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, okçuluk, binicilik, güreş gibi birçok geleneksel spor olduğunu belirterek, "İnternetin esiri olan gençlik istemiyoruz. Düşünen, değerlere bakan, değerlerini sorgulayan, onun için koşan bir gençlik, özüne bakan bir gençlik, insani değeri olan bir gençlik istiyoruz" dedi.
Dünya Etnospor Konfederasyonu tarafından düzenlenen Geleneksel Sporların İhyası Forumu, 56 ülkeden UNESCO temsilcisi 33'ü Türk olmak üzere 176 katılımcıyla Antalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde başladı. Geleneksel sporların geliştirilmesi için uluslararası düzeyde bilgi alışverişi yapılacak toplantıda, eğitim, yerel yönetimlerin katkısı, kültürel ilişkiler, kulüpleşme konuları ele alınacak. 2 gün sürecek toplantıların ardından oluşturulacak sonuç bildirgesi yarın açıklanacak.
'SPOR ENDÜSTRİSİ DEDİĞİMİZ VAHŞİ BİR YAPI VAR'
Toplantının açılış konuşmasını yapan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, geleneksel sporların yeni heyecan getirdiğini, geçmişimizi ve geldiğimiz toprakları, kim olduğumuzu hissettirmeye başladığını belirtti. Toplantıya katılan 56 ülke temsilcisinin kültürel etkileşiminden bahseden Bakan Bak, "Biz kendi özümüzü, kendi köklerimizi bilmeliyiz. Şu anda spor endüstrisi dediğimiz vahşi bir yapı var. Bunun karşısında değerleri olan, kökleri olan yapıyı inşa etmek için bir bakış açısı, strateji gelişiyor. Şu anda gençlerimizin sporla bağlarını sağlayan başka bir mekanizma var. Bana göre spor endüstrileştikçe mekanik olmaya başlıyor. İnsan makine olmaya başlıyor, yarışmacı makine gibi davranmaya, o özelliklere sahip olmaya, duygularını yitirmeye, sadece kazanmaya yönelen yapı içerisine girmeye başlıyor. Bu değişmeli. Birbirini seven, birbirine değer veren insanlar topluluğu olmalı. Bunu yakalamalıyız" dedi.
İNSANI DEĞERİ OLAN GENÇLİK
Modern spordaki yatırımların, firmaların reklam bütçelerinin korkunç rakamlara ulaştığına dikkati çeken Bakan Bak, "Ama değerlerine baktığınızda yerde rakibine yumruk atan değil onu ayağa kaldıran, fair play yapısını içimizdeki değeri olan insanı kucaklamalıyız. Bunları örneklendirmeliyiz. Okçuluk, ata binmek, güreş pek çok ilave edecek geleneksel spor var. İnternetin esiri olan gençlik istemiyoruz. Düşünen, değerlere bakan, değerlerini sorgulayan, onun için koşan bir gençlik, özüne bakan bir gençlik, insani değeri olan, kucaklamayı seven, özverili bir gençlik. Bunları yakalamalıyız" diye konuştu.
BİLAL ERDOĞAN: BATI MEDENİYETİ HUZURSUZLUK, GÖZYAŞI, KAN GETİRDİ
Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, hala imparatorlukların, Anadolu coğrafyası üzerinde Osmanlı İmparatorluğu'nun tavsiye sürecini yaşadıklarını söyledi. Savaş sonrasında egemenlerin çizdiği suni sınırların bugün yeni çatışma ve istikrarsızlıkların sebebi haline geldiğini kaydeden Erdoğan, "Etnik, mezhep, din çatışmalarını sürekli kılacak şekilde suni ulus devletler teşkil ettirilmiş. Etnik kimlikleri, mezhepleri, din farklılıklarını İran, Irak, Suriye ve Türkiye oluşturmak suretiyle bu bölgenin istikrara kavuşamadığını görüyoruz. Osmanlı bölünmesiyle meydana gelen istikrarsızlık bütün bu bölgeyi daha zulme doğru yönlendirdi. Batı medeniyetinin getirdiği düzen, huzur değil, huzursuzluk, gözyaşı, kan getirdi. Kıyaya vuran Aylan bebekler, yıkıntıların arasından çıkan Ümran bebekler, tüm çatışma ve katliamlar işte bu düzenin bir sonucudur" dedi.
'TÜRKİYE, BUGÜN DÖRT TARAFINDAN KUŞATILMAYA ÇALIŞILIYOR'
2'nci Dünya Savaşı'nın kurduğu dünya sisteminin iflas ettiği ve sona erdiğini anlatan Erdoğan, bugünün dünyasında demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerin sanki sadece batı ülkeleri için geçerliymiş gibi değerlendirildiğini vurguladı. Bugün batılı ülkelerin kendilerine gelebilecek tehditleri uzak tutmak amacıyla başka ülkeleri istikrarsızlaştırıp çatışma ortamına soktuğuna değinen Erdoğan, "Aynı şekilde dünyada sömürge ülkesi olmayan, düşman postlarını topraklarından çıkaran Türkiye, bugün dört tarafından kuşatılmaya çalışılıyor. Bugün maalesef müttefikimiz sandıklarımız bizi vuranlara göz yumuyor, onları destekliyor" diye konuştu.
'KÜLTÜR ENDÜSTRİSİ EĞLENCE İLE TUTKU İLE BİREYLERİ TESLİM ALIYOR'
Bilal Erdoğan, eskiden devletlerin ideolojik yönelimine göre toplum inşa ederken günümüzde küresel sermayenin kültürü kontrol eder hale geldiğini söyledi. Çocukların aileden, toplumdan bağımsız ağlar aracılığıyla kendi yolunu belirlediğine değinen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu açıdan batının desteklediği küresel kültür toplumların örflerini tehdit ediyor ve ortadan kaldırmaya yönelik çalışma düzeyi arz ediyor. Televizyon ve şimdilerde sosyal medya kapitalizmin açtığı yaraları sarma, insanın yabancılaştırmasını unutturma, pansuman etme için kullanılır oldu. Kültür endüstrisi eğlenceyle tutkuyla bireyleri teslim alıyor. Küresel kültürün baskıcı kimliğine karşı geleneksel sporlar, kamu, sivil toplum kuruluşları, işbirliğiyle mücadele veriyor."
Antalya Valisi Münir Karaloğlu, geleneksel sporlara sahip çıkmanın önemli olduğunu vurguladı.
GELENEKSEL OYUN OLİMPİYATLARI PROJESİ
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Ak Partili Menderes Türel de geleneksel sporlara sahip çıkılmasının uluslararası işbirliğinin temelini atmanın yanı sıra kültür emperyalizmine karşı çıkışı temsil ettiğini vurguladı. Geleneksel spor mirasına sahip çıkılması gerektiğine dikkati çeken Türel, "Geleneksel spor olimpiyatları projesine kıyısından başlayayım. Dünya sporunda olimpiyat, dünya şampiyonaları, Avrupa şampiyonaları, Akdeniz oyunları var. Biz de Avrasya oyunlarını yapalım. Antalya olarak biz bu konuda öncü olmaya hazırız" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------
Bakan ve protokolden detay görüntü
Salonun genel görüntüsü
Yabancı delegelerden görüntü
Gazetecilerden görüntü
Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in konuşması
Sinevizyon gösterisinden görüntü
Bilal Erdoğan'ın konuşması
Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ın konuşması
750 MB - 6.42'
Haber: Tolga YILDIRIM-Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,
==========================================================
4)ÖĞRENCİLERDEN, MEHMETÇİĞE MORAL MEKTUBU
ADANA'da Mehmet Bedia Kipri İlkokulu'nun öğrencileri, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afrin'de yürüttüğü 'Zeytin Dalı Harekatı'na katılan Mehmetçiğe destek için çizdikleri resimleri ve yazdıkları şiirleri askerlere gönderdi.
Öğrenciler evlerinde yaptıkları resim ile şiirleri öğretmenlerine teslim etti. Öğrenciler ayrıca mektup zarflarının içine, askerler için küçük armağanlar da koydu. Türk bayraklarıyla mektupları gönderen öğrenciler, "Mehmetçik ağabeylerimiz sizi çok seviyoruz" diyerek bağırdı.
Mektuplar daha sonra öğretmenler tarafından harekata katılan askerlere iletilmek üzere postayla bölgeye gönderildi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Öğrencilerin ellerınde bayrak sallarkan görüntüleri
Öğrencilerin yazdıkları mektuplarla görüntüsü
Öğrenciler "Mehmetçik ağabeylerimiz sizi çok seviyoruz" derken
66,4MB
Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,
=================================================================
5)SORGUSU BİTEN 3 BOYDAK ADLİYEYE GÖNDERİLDİ
KAYSERİ'de, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, 2 gün önce gözaltına alınan Sema, Ayşe ve Merve Boydak sorgularının ardından adliyeye gönderildi. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, 2 gün önce 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından mallarına el konulan Boydak ailesinden 9 kişi hakkında yakalama kararı çıkarmış,7 kişi gözaltına alınmıştı.Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde (TEM) 2 sün süren ifade işlemlerinin ardından Sema, Ayşe ve Merve Boydak bugün Kayseri Eğitim Araştırma Hastanesinde bulunan Adli Tabipliğe getirildi. Burada yapılan işlemlerin ardından adliyeye gönderildi. Sami, İbrahim, Yusuf ve Mehmet Emin Boydak'ın ifade işlemleri devam ediyor.
BANK ASYA'YA PARA YATIRMAK,HESAP AÇTIRMAKTAN GÖZALTINA ALINDILAR
Boydak ailesinin 9 ferdi hakkında Kayseri Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğü (KOM) tarafından, Mali Suçlar Araştırma Kurulu Başkanlığı (MASAK) yetkilileri tarafından 17/25 Aralık 2013 olayları sonrası Asya Katılım bankasının likitidesini iyileştirmek amacıyla FETÖ/PDY terör örgütü üyeleri ve destekçilerinin bu bankaya para yatırmak hesap açtırdıkları gerekçesiyle, Kayseri, İstanbul ve Ankara'da yapılan eşzamanlı operasyon sonucu 7'si gözaltına alınmıştı
BOYDAK AİLESİNDEN 4 KİŞİ HALEN TUTUKLU
Öte yandan, halen, kayyım heyeti tarafından yönetilen İstikbal ,Bellona, Mondi gibi mobilya markalarının yer aldığı, Boyteks, Boydak Enerji gibi şirketleri bünyesinde toplayan Boydak Holding'in eski yönmetim kurulu başkanı, ceosu ve yönetim kurulu üyelerinden Hacı Boydak, kardeşi Memduh Boydak, amca çocukları Şükrü Boydak ile eşi Aliye Boydak tutuklu olarak yargılanıyor
Görüntü Dökümü:
--------------------------
Gözaltındaki Boydak ailesinden 3 kadının adli tabipliğe getirilmesi
Sağlık kontrolü sonrası polis aracına bindirilmesi
Diğer detaylar
Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇ KAYSERİ,DHA
86 MB
==================================================================
6)İKİNCİ EL EŞYA MAĞAZASI ALEV ALEV YANDI
GAZİANTEP'in Nurdağı ilçesinde, elektrik kontağından çıktığı sanılan yangında, ikinci el ev eşyası satılan mağaza yandı.
Yangın, gece saatlerinde Yavuz Selim Mahallesi'nde meydana geldi. 5 katlı Nadir Apartmanı'nın zemininde bulunan Suriye uyruklu Muhammed Mahmodo'ya ait ikinci el eşya satılan mağaza, bilinmeyen nedenle alev aldı. Yangın nedeniyle ihbar üzerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Ekipler yangına müdahale ederken, apartmanda oturanlar tahliye edildi. Zaman zaman yaşanan patlamayla yükselen alevler, çevrede korku yarattı. İtfaiye ekiplerinin 1 saat süren müdahalesiyle kontrol altına alınan ve kullanılamaz hale gelen mağazadaki eşyalar yandı. Elektrik kontağından kaynaklandığı sanılan yangının nedeni araştırılıyor.
Görüntü dökümü
-------------------------------
Yavuz Selim Mahallesi
İşyerinde yükselen alevler
İtfaiye ekiplerinin müdahalesi
Genel ve detay görüntüler
(Haber-Kamera: Ramazan Tuncer- Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-DHA)
14,5 MB
===============================================================
7)KAN TAHLİLİNDEN KANSER TEŞHİSİ KONULACAK
KOCAELİ Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin genetik laboratuvarında hastalardan alınacak kan tahlillerinden kanser teşhisi konulacak. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Zafer Cantürk, 8 akciğer ve 8 meme kanseri vakalarından alınan kan numunelerinin yapılan kan testiyle doğrulattıklarını ve bundan sonra özellikle akciğer, meme kanserlerinde kan testi uygulaması yapılacağını söyledi.
Türkiye'de ilk defa Kocaeli Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genetik Laboratuvarında hastalardan alınacak kan tahlillerinden kanser teşhisi konulacak. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Zafer Cantürk uygulamanın yurt dışında yapıldığını ifade ederek, "Genetik bölümündeki arkadaşlarımız likit biyopsiyle ilgili bir kit temin ettiklerini söylediler. O kiti deneyelim dediler, evet biz de denemesini yaptık. 8 tane akciğer kanseri, 8 tane de meme kanseri hastasında denemeler yaptık. Bunlar tanısı konvansiyonel yöntemlerle konulmuş hastalar. Evet sonuçta başarılı oldu. Dolayısıyla da kullanılabileceği kanaatine vardık. Ama bunun kitinin temin edilebilmesi için ihale yapıyoruz. Türkiye'de ilk defa yapılacak. Bu iş yurt dışında da yapılıyor. Bazen hastalarımızın bir kısmı yurt dışında yapmak istiyor. Bu da tabi büyük maliyetlere ve hastalara da zaman kaybına yol açıyor. Bunun için hastanemizde bu işlemi yaptık ve yapacağız" dedi.
Konuyla ilgili Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü'nün de desteği olduğunu ifade eden Prof. Dr. Cantürk, "Bu yöntem kandan kanser tanısını koymak açısından işimize yarayabilir, ancak konvansiyonel biyopsi tekniklerinin önüne geçemez. Dokudan parça alarak buna bakmayı buzlu camın arkasından bakmaya benzetirim. Buz camın arkasında biri vardır ama onu anlamak için camın arkasına geçersen anlayabilirsin. Biyopsi de böyle bir şey, dolayısıyla bu kanser tanısını koyabilecek teknoloji bizim tarafımızdan ilk defa Türkiye'de uygulanacak. Denemesini Türkiye'de ilk defa biz gerçekleştirdik ama şunu unutmamak gerekiyor, bu konvansiyonel tanı yöntemlerinin, yani keserek doku alarak tanı yöntemlerinin önüne geçmemeli, suistimal edilmeye açık olabilir, suistimal edilmemelidir. Böylelikle bunun da gereksiz ameliyatlar gereksiz kemoterapilerin uygulanma olasılıkları azalacak, bu hastalara avantaj sağlayacak. Ülke ekonomisine, sağlık ekonomisine katkı sağlayacak. İnşallah bu işin daha iyi noktalara geldiğini görmek istiyoruz. Bunu kısaca sıvı biyopsi, likit biyopsi olarak tanımlıyoruz" diye konuştu.
Prof. Dr. Cantürk şuanda özellikle akciğer kanserinde etkin çalışmalar yaptıklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Şu anda özellikle akciğer kanserinde etkin, meme kanseriyle ilgili çalışmalar netleşiyor ama bir yandan diğer kanserlerle ilgili çalışmalar devam ediyor. Bu konuda çıkartılmış kitaplar var. Çalışmalar ancak karşılaştırmalı, rastlantısal örneklemeleri yapılmış ve birbiriyle uyumlu örneklerin karşılaştırıldığı çalışmalarla mümkün. Onun için böyle çok heyecanlanmadan bu yolu doğru gidildiğini görüyoruz. Biz cerrahız keserek bir takım şeyleri yapıyoruz, bunun azaldığını göreceğiz"
Görüntü dökümü
----------------------
-Başhekim Zafer Cantürk ile röp
-Onkoloji bölümünde hastalardan ve makinelerden detaylar
-Hastanenin genel görüntüsü
HABER: ERGÜN AYAZ-KAMERA: DİNÇER AKBİR-İZMİT-DHA
===========================================================
8)ARTVİN'DE GÜREŞE HAZIRLANAN BOĞALARA SPOR YAPTIRILIYOR
ARTVİN'de, yaz boyunca düzenlenecek boğa güreşi festivallerinde arenaya çıkacak boğalar bakıma alındı. Kışı ahırda geçiren ve hareketsizlik nedeniyle kilo alan boğalara spor yaptırılıyor. Boğa antrenörü Hilmi Aydın, koşu yoluna çıkardığı bazı boğalara yürüyüş yaptırdı. Kentte, bu yıl 38'ncisi düzenlenecek Kafkasör Festivali öncesinde, kış aylarını ahırda geçiren ve hareketsizlik nedeniyle kilo alan boğalar, güreşlere hazırlanıyor. Artvin Boğa Güreşler Yaşatma Yaylaları Koruma Derneği'nce Aydın'dan getirtilen nalbant Turgut Aydın'ın özel düzenekle nal taktığı boğalar, zorlu mücadele için her gün koşturuluyor. Bölgede bu işi profesyonel olarak yapan olmadığı için getirtilen nalbant Aydın, özel hazırlanan mekanizma ile sabitlenen boğalara, nal çakma işlemi gerçekleştirildi.
Yılda iki kez boğaların nallanması için Aydın'dan nalbant getirdiklerini ifade eden Artvin Boğa Güreşlerini Yaşatma Yayalarını Koruma Dernek Başkanı Erken Keskin, "Bölgemiz zorlu bir coğrafyaya sahip, hayvanları dışarı açtığımız zaman ayaklarına ince taşlar batıyor. Bu nedenle bizde hayvanların sakatlanmaması için önlem alıyoruz. Yılda iki kere bu işlem yapılıyorö dedi.
BOĞALAR BAKIMA ALINDI
Nalbant Turgut Aydın ve ekibi Artvin ve ilçelerinde10 gün kalarak bölgede toplam 150 boğaya nal taktı. Boğalara nal çakan nalbant Turgut Aydın da, hayvanların spor yaparken ayağının aşınmaması ve daha rahat spor yapabilmesi için bu işlemin gerekli olduğunu belirterek "2010 yılından itibaren hem güreş seyretmeye hem de boğaların ayağına nal çakmak için geliyorum. Burada bir dostluğumuz çevremiz oluştu. Boğaların ayağına nal çakıyoruz hem tırnak bakımlarını yapıyoruz. Hayvanların spor yaparken ayağının aşınmaması ve daha rahat spor yapabilmesi için bu uygulamayı yapıyoruz. Bu bölgede boğalarına çocukları gibi bakıyorlar, bizde yere yatırmadan hayvanın işkence çekmemesi için özel hazırlanan nal makinesinde işlemimi kolayca tamamlıyoruz. Hayvanı yatırdıktan sonra önce tırnak temizliğini yapıyoruz sonra hayvanın ayağına uygun nallar ayarlıyoruz sonra çivilerini çakıp perçinliyoruzö diye konuştu.
'BU BİR TUTKU'
İki boğasının ayağına nal taktıran boğa sahibi Mahir Gülseçgin de, boğa güreşlerinin bir tutku olduğunu anlatarak "Sezonun ilk güreşlerine hazırlanmak için önce tırnak bakımıyla başlayan süreç bugün başlamış bulunmakta. Bu bize atalarımızdan kalan bir tutku, bizde Artvinli gençler olarak bu geleneği bizden sonraki nesillere aktaracağızö dedi.
BOĞALAR YÜRÜYÜŞ YOLUNDA
Boğa antrenörü Hilmi Aydın, nal çaktırılıp, tırnak bakımı yapılan boğaları, kentte yapılacak olan festivaldeki güreşlere hazırlıyor. Kış aylarını ahırda geçiren ve bu nedenle kilo alan 'Paşa' adlı 790 kilogramlık ve 'Kadir Ağa' adlı 800 kilogramlık boğalar, koşu yolunda yürütülerek fazla kilolarından kurtuluyor. Çalıştırıcı Aydın, bu sayede boğaların hareket kabiliyetlerinin artığını ve kilolarının azaldığını söyledi.
'HAYVANLAR İLGİ İSTER'
20 yıldır boğacılık yapan ve 800 kilogramlık boğayı komutlarıyla hareket ettiren Hilmi Aydın ise, "Boğa güreşlerine hazırlanıyoruz. Spor öncesi nal çaktırıyoruz. Buradaki amacımız hayvan spor yaparken ayağı zarar görmemesi. Boğacılık bam tel başka bir sevdadır. Hayvanlar ilgi ister biz bunlarla ahırda yatıp kalktığımız günler de oluyorö ifadesinde bulundu.
ŞAMPİYON BOĞAYA TIRNAK BAKIMI
Geçen yıl düzenlenen 37'inci Kafkasör Festivalinde birinci olarak baş boğa unvanı alan 820 kilogramlık 'Noyan', ile Aydın'da düzenlenen Türkiye Boğa Güreşleri Şampiyonasında birinci olan 800 kilogramlık 'Kadir ağa' adlı boğalar da nallanarak, tırnak bakımları yapıldı. Şampiyon boğaların sahipleri, bu yıl düzenlenecek olan festivalde de iddialı olduğunu açıkladılar.
Görüntü dökümü
--------------------------
-Boğalardan görüntüler
-Boğaların yürütülmesi
-Nal çakım ve tırnak bakımı
-Röportajlar
-Detaylar
HABER KAMERA: Adem GÜNGÖR/ARTVİN/DHA
===========================================================
9)SÜT TEKNOLOJİLERİ AR-GE MERKEZİ PROTOKOLÜ İMZALANDI
BATI Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) 2017 yılı Güdümlü Proje Destek Programı kapsamında desteklenen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokolü törenle imzalandı.
BAKA 2017 yılı Güdümlü Proje Destek Programı kapsamında desteklenen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokol imza töreni ve tanıtım toplantısı Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Avşar Han'da gerçekleştirildi. İmza törenine Burdur Valisi Şerif Yılmaz, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Ak Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz ile diğer ilgililer katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından başlayan program MAKÜ Kurumsal İletişim Merkezi tarafından hazırlanan Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin tanıtım videosunun izlenmesiyle devam etti.
MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, MAKÜ'nün kurulduğundan bu yana akademik ve fiziksel gelişimini tamamlama çalışmalarının yanı sıra asıl misyonu olan bölgenin kalkınmasına yardımcı olmayı hedeflediğini söyledi. Korkmaz, "Üniversitemizde Veteriner Fakültesi 25, Eğitim Fakültesi ise 50'nci yılını tamamlamış bulunuyor. Bu açıdan bakıldığında MAKÜ çok köklü bir üniversite ve kurulduğundan bu yana akademik birimlerimizin gelişmesinde emeği olan herkese çok teşekkür ediyorum. Bölgesel ve yerel kalkınma çalışmalarımız adına 'Kentine yönelen üniversite' sloganını benimsedik. Bölgesel kalkınmayı hedef aldık ve yaklaşık 3 yıllık bir süre içerisinde çalışmalarımızın karşılığını da almaya başladık. Amaçlarımız içinde kırsal kalkınmayı hedefleyerek hayvancılık odaklı bir üniversite olmak var" dedi.
Ak Parti Milletvekili Reşat Petek, "MAKÜ'nün hayvancılık üzerine yaptığı çalışmalar hem bölgesel hem de yerel olarak Burdur'da hayvancılığın, süt üretiminin günün şartlarına uygun olarak sadece yönetimden ibaret değil aynı şekilde endüstriyel olarak da en iyi şekilde işlendiğini gösteriyor ve bu yüzden çalışmalara hükümetimiz de destek veriyor. Gerçekleştirilen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi bir kamu yatırımıdır. Projemizin birçok paydaşı var ve üniversitenin bu projede lokomotif olduğunun farkındayız. Projelerin üreticiyle Burdur çiftçisiyle koordineli olarak yürütülmesi çok önemlidir. Bizler üzerimize düşeni en iyi şekilde yerine getirmeye çalışacağız. Burdur'a ve bölge illere hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
BAKA Yönetim Kurulu Başkanı Burdur Valisi Şerif Yılmaz da 2010 yılında kurulan BAKA'nın bölgenin kalkınması için 74 milyon lira destek verdiğini söyledi. Yılmaz, "Bölgede öne çıkan, bölgesel kalkınmayı teşvik edecek olan desteklere öncelik verelim düşüncesiyle güdümlü projelerle ilgili çok yoğun bir çalışma gerçekleştirdik" dedi.
Konuşmaların ardından Vali Yılmaz ve Rektör Korkmaz tarafından Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokolü imzalandı.
Görüntü Dökümü
--------------
Programa katılanlar
Rektörün konuşması
Milletvekili Petek'in konuşması
Vali Yılmaz'ın konuşması
İmza töreni
267 MB/// 04.24"
( HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,
===========================================================
10)SUR'DAKİ 500 AİLE İLE GÖRÜŞEN DİTAM SONUÇLARI DEĞERLENDİRDİ
DİCLE Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) tarafından, Diyarbakır merkez Sur ilçesinde yaşanan çatışmalı ortamdan sonra, yerinden edilen ailelerin temel haklara ve kamu hizmetlerine erişimi projesi kapsamında görüşülen 500 ailenin görüşlerinin yeraldığı sonuçlar, düzenlenen bir toplantı ile değerlendirildi.
Merkezi Diyarbakır'da bulunan DİTAM, "Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yerinden edilen ailelerin temel haklara ve kamu hizmetlerine Erişimi" projesinin sonuçlarını Demir Otelde düzenlenen toplantı ile değerlendirdi. Toplantıya; DİTAM Başkanı Mehmet Kaya, projeye destek veren sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile proje çalışanları katıldı.
Toplantının açış konuşmasınıy apan DİTAŞ Başkanı Mehmet Kaya, Eylül 2017'de hayata geçirilen proje kapsamında Sur ilçesinde yaşanan çatışmalar nedeniyle göç etmek zorunda kalan 6 bin aileden 500'ü ile görüşüldüğünü belirterek, "Göç eden ailelerle diyaloğa geçerek, o aileleri kamu kurumlarına gönderdik. Özellikle çocukların eğitim durumlarının ne durumda olduğu, sosyo ekonomik durumlarındaki değişim, hükümet veya sosyal yapılardan aldıkları yardımlar ne durumda? Sağlığa erişimleri hangi aşamada? Yardım alabiliyorlar mı? Gibi sorunlarını tespit etmeye çalıştık. Hak ihlalleri ile ilgili yasal süreç, bunu yaparken de 60 aileyle derinlemesine görüşme yapıldı. Sadece sosyal yardım ve aldıkları hizmetlerin yanısıra derinlemesine analizle geleceğe bakışları, gelecekten beklentileri, psikolojik durumları, çocuklarının ruh halleri ve ne durumda oldukları; derinlemesine analizle daha iyi ortaya çıktı. O verilerin bulunduğu rapor, kitapçıkta bunların da detaylarına yer verilecek. Bugün bizim yaptığımız çalışma, toplam göç eden nüfusun neredeyse yüzde 10'una tekabül ediyor. Bu raporları dikkate alarak çözümler getirilmesi gerekir. Bu süreçte aynı zamanda ihtiyaçlar doğrultusunda eğitim, sağlık ihtiyacı, sosyo ekonomik durum, psikolojik destek gibi konularda sivil toplum kuruluşlarının da bu çalışmaları daha derinlemesine ve göç eden insanların ne durumda olduklarını daha detaylı bir rapor haline getirirse biz geçmişte yaşadığımız yanlışları tekrarlamamış oluruz. En azından bu raporları ortaya koyarak hükümetlere çağrıda bulunarak bu sorunların çözümleriyle ilgili katkılarını istemiş oluruz. Çünkü sosyal devlet olmanın gereği budur" dedi.
Kaya'nın konuşmasının ardından DİTAM tarafından hazırlanan ve Kanada Büyükelçiliği tarafından desteklenen projenin sonuç verilerinin yeraldığı sunumu, DTAM görevlisi Dilan Kaya yaptı. Proje kapsamında görüşülen 500 ailenin verilerinin paylaşıldığı sunumda Kaya şöyle konuştu:
"Bir çok kurumlarla bir araya gelerek kamu kurumları gezildi ve onların sürdürülebilir bir erişim haritasını tespit ederek sahada görüşülen ailelere verdik. Ailelerin bilgi edinmesi sağlanarak sahada yapılan görüşmelerde ailelere ulaşılması için muhtarlardan destek aldık. Sahaya 23 Ağustos'ta girdik 23 Ocak 2018'de sahadan çıktık. Görüştüğümüz ailelerin yüzde 40'ı hala Sur içinde çatışmaların olmadığı yasaklı olmayan bölgelerde yaşıyor. Yüzde 26'sı Yenişehir Şehitlikte, Bağlarda ise yüzde 30'u ikamet ediyor. Kayapınarda ise yüzde 5'i onlarda daha çok Huzurevleri bölgesindeydi. TÜİK'in verilerine göre 6 Bin'den fazla aile var ama biz maalesef proje süresinin kısıtlılığı ve erişim nedeniyle 500 aileyle görüştük. Rapor Nisan ayında çıkacak ama biz burada biraz daha öne çıkacak verileri kısa alıntılar yaparak sunacağız. Görüştüğümüz ailelerden sadece 1'i lisans mezunu yüzde 57.5 aslında okur yazar değil. Yüzde 71'i ise hiç okula gitmemiş sadece okuma yazma durumu var. Çatışma döneminde okulu bırakan çocuklar vardı, hala okula devam etmeyen çocuklar var. 500 ailede notladığımız 43 çocuk bunlarda 2015 yılına göre yaş oranlarına baktığımız zaman ortaokula denk geliyor. Ailelerin sosyo ekonomik durumuna baktığımızda 500 ailenin 331'i yani yüzde 65 oranında aslında yeşil kart sahibi, görüşülen erkeklerin yüzde 52'si kadınların ise 96'sı çalışmıyor. Aileler halkının gelirine bakıldığında 1000-2000'e ulaştığını görüyoruz. Ama yapılan görüşmelerde şöyle bir sonuç var. Valilik yerinden edilen ailelere kira yardımı yapıyor. ve bu bin liralık kira yardımını geçimlerinde kullanıyor. 500 aile içerisinde 302 ailede kronik hastalık 177 engelli vardı bu çok büyük bir orandı hemen hemen bütün ailelerde engelli görebiliyorduk. Kadın ve çocukların bu süreçte travmalarının devam ettiğini gördük, kadınların düşük yaptıkları, yoğun stres, çocuklarda içe kapanıklık, altına kaçırma, kekemelik gözlemlediğimiz bir kısmının da tedavisinin devam ettiğini gözlemledik. Ardan 2 yıl geçmesine rağmen bu travmayı atlatamamaları önemli bir sonuçtu bizim için"
Görüntü Dökümü
------------------------
-Toplantıya katılanlar
-Mehmet Kaya'nın konuşması
-Dilan Kaya'nın sunumu
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,
======================================================
11)SÜT TEKNOLOJİLERİ AR-GE MERKEZİ PROTOKOLÜ İMZALANDI
BATI Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) 2017 yılı Güdümlü Proje Destek Programı kapsamında desteklenen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokolü törenle imzalandı.
BAKA 2017 yılı Güdümlü Proje Destek Programı kapsamında desteklenen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokol imza töreni ve tanıtım toplantısı Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Avşar Han'da gerçekleştirildi. İmza törenine Burdur Valisi Şerif Yılmaz, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Ak Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz ile diğer ilgililer katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından başlayan program MAKÜ Kurumsal İletişim Merkezi tarafından hazırlanan Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin tanıtım videosunun izlenmesiyle devam etti.
MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, MAKÜ'nün kurulduğundan bu yana akademik ve fiziksel gelişimini tamamlama çalışmalarının yanı sıra asıl misyonu olan bölgenin kalkınmasına yardımcı olmayı hedeflediğini söyledi. Korkmaz, "Üniversitemizde Veteriner Fakültesi 25, Eğitim Fakültesi ise 50'nci yılını tamamlamış bulunuyor. Bu açıdan bakıldığında MAKÜ çok köklü bir üniversite ve kurulduğundan bu yana akademik birimlerimizin gelişmesinde emeği olan herkese çok teşekkür ediyorum. Bölgesel ve yerel kalkınma çalışmalarımız adına 'Kentine yönelen üniversite' sloganını benimsedik. Bölgesel kalkınmayı hedef aldık ve yaklaşık 3 yıllık bir süre içerisinde çalışmalarımızın karşılığını da almaya başladık. Amaçlarımız içinde kırsal kalkınmayı hedefleyerek hayvancılık odaklı bir üniversite olmak var" dedi.
Ak Parti Milletvekili Reşat Petek, "MAKÜ'nün hayvancılık üzerine yaptığı çalışmalar hem bölgesel hem de yerel olarak Burdur'da hayvancılığın, süt üretiminin günün şartlarına uygun olarak sadece yönetimden ibaret değil aynı şekilde endüstriyel olarak da en iyi şekilde işlendiğini gösteriyor ve bu yüzden çalışmalara hükümetimiz de destek veriyor. Gerçekleştirilen Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi bir kamu yatırımıdır. Projemizin birçok paydaşı var ve üniversitenin bu projede lokomotif olduğunun farkındayız. Projelerin üreticiyle Burdur çiftçisiyle koordineli olarak yürütülmesi çok önemlidir. Bizler üzerimize düşeni en iyi şekilde yerine getirmeye çalışacağız. Burdur'a ve bölge illere hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
BAKA Yönetim Kurulu Başkanı Burdur Valisi Şerif Yılmaz da 2010 yılında kurulan BAKA'nın bölgenin kalkınması için 74 milyon lira destek verdiğini söyledi. Yılmaz, "Bölgede öne çıkan, bölgesel kalkınmayı teşvik edecek olan desteklere öncelik verelim düşüncesiyle güdümlü projelerle ilgili çok yoğun bir çalışma gerçekleştirdik" dedi.
Konuşmaların ardından Vali Yılmaz ve Rektör Korkmaz tarafından Süt Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Projesi'nin protokolü imzalandı.
Görünüt Dökümü
--------------
Programa katılanlar
Rektörün konuşması
Milletvekili Petek'in konuşması
Vali Yılmaz'ın konuşması
İmza töreni
267 MB/// 04.24"
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?