Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-7

İncirlik'te, tank avcısı hareketliliğiABD-Türk Ortak Savunma tesisi olan Adana'daki İncirlik Üssü'nde, ABD Hava Kuvvetleri'nin DEAŞ'a karşı kullandığı zırhlı araçların imhasında kullanılan A10 tipi savaş uçaklarının hava trafiği dikkat çekti.

26.07.2017 14:11

İncirlik'te, tank avcısı hareketliliği

ABD-Türk Ortak Savunma tesisi olan Adana'daki İncirlik Üssü'nde, ABD Hava Kuvvetleri'nin DEAŞ'a karşı kullandığı zırhlı araçların imhasında kullanılan A10 tipi savaş uçaklarının hava trafiği dikkat çekti.

Üste sabah saatlerinden itibaren farklı ülkelere ait savaş uçakları peş peşe kalkış yaparken, bu uçaklara havada yakıt ikmali yapan tanker uçakları da ardından havalandı. Bu arada düşük irtifada uçabilen ABD'nin A10 tipi savaş uçakları da  kalktıkları üsse geri döndü. Bu ay İncirlik'teki sayısı 12'den 15'e çıkan A10'lar, tankların imhasında kullanılıyor.

Türkiye'nin 10'ncu Tanker Üs Komutanlığı ve ABD Hava Kuvvetleri 39'ncu Hava Kanat Komutanlığı'na bağlı uçaklar ile DEAŞ'a karşı oluşturulan koalisyon güçleri ABD, İngiltere, Suudi Arabistan uçaklarının bulunduğu İncirlik Üssü'nde, çeşitli tipte uçaklar var. Özellikle yabancı ülke uçaklarının kalkış ve inişleri 2'şerli olarak devam ediyor.

ALMAN UÇAKLARI TAŞINIYOR

Almanya'nın İncirlik Üssü'ndeki 250 kadar askeri, 6 Tornado tipi keşif uçağı, 1 yakıt ikmal uçağı ve yüksek teknolojiden oluşan komuta merkezi konteynerlerinin taşıması ise devam ediyor. Uçakların temmuz ayı başından itibaren parça parça Ürdün'deki üsse taşınmalarının ardından burada da ekim ayında uçuşlara başlanacağı açıklanmıştı.

58 MİLYON EURO'LUK YATIRIM YAPILACAKTI

Almanya ile Türkiye arasında başgösteren krizin tırmanma aşamasına gelmeden önce, Almanya bu üste 58 milyon euro'luk bir yatırım planlamıştı. Bütçenin 26 milyon euro'su Tornado uçakları için pist yapımına harcanacak, kalanı ile de kalıcı ve modern barınma tesisleri kurulacaktı. Ancak Alman parlamenterlerin üsse girişine izin verilmemesi ile tırmanan gerginlik ve sonunda da bu ülkenin DEAŞ'a karşı kullanacağı üs olarak Ürdün'e karar vermesi ile sözkonusu yatırımlar gerçekleşmedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

A-10 Tipi savaş uçaklarının inişi

İki füzenin yan yana duruşu

DHA Muhabiri Murat Kibritoğlu'nun anonsu

Tarlada çalışan işçiler

Haber: Murat KİBRİTOĞLU -Kamrea: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

=====================================

HDP'li Kemalbay, Necmettin öğretmeni katleden PKK'yı Diyarbakır'da kınadı

HALKLARIN Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, partisinin Diyarbakır'da dün başlattığı, "Vicdan ve Adalet" nöbetine katılarak, burada yaptığı konuşmada, PKK'nın kaçırarak katlettiği öğretmen Necmetin Yılmaz ölümünü kınayarak, "Bu coğrafyada başka bir Necmettin, Hakkari Yüksekova'da 7 çocuğu ile evinde otururken, devlet güçleri tarafından yapılan ev baskınında katledildi. Bu infazlar devam ediyor. Bizim başlattığımız nöbet, bütün sivil ölümlerine itiraz ve mücadele etmek içindir" dedi.

HDP'nin dün Diyarbakır'daki bir parkta başlattığı vicdan ve adalet nöbetine katılan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, dünden bu yana nöbet tutan milletvekillleriyle bir araya geldi. Polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı parkta, partisinin başlattığı nöbet ve gündeme ilişkin değerlendirmede bulunan Kemalbay, burada başlattıkları vicdan ve adalet nöbetinin, Türkiye halklarına bir sesleniş olduğunu belirterek, "İçinden geçtiğimiz bu karanlık tünelde, muhakkak bir çıkış yolunu halklar birlikte el el vererek başaracaklar. Burada başlattığımız nöbet, halklarımızın özgürlüğe, adalete ve barışa kavuşması için bir mücadeledir" dedi.

"SİVİLLERE YÖNELİK YAPILAN SALDIRILARI HER ZAMAN KINADIK"

Geçtiğimiz günlerde Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde evinde ölü bulunan inşaat işçisi Necmetin Fendik ile Tunceli'de PKK'lılar tarafından kaçırıldıktan sonra katledilen öğretmen Necmettin Yılmaz'ın ölümlerine atıfta bulunarak, sivillere yönelik saldırıları her zaman kınadıklarını söyledi. Kemalbay, "Necmettin öğretmen katledildi. Partimiz grup toplantısında ve basın açıklaması ile bu cinayeti kınadı. Biz HDP olarak sivillere yönelik yapılan saldırıları her zaman kınadık ve kınamaya devam ediyoruz. Bu coğrafyada başka bir Necmettin, Hakkari Yüksekova'da 7 çocuğu ile evinde otururken devlet güçleri tarafından yapılan ev baskınında katledildi. 7 çocuğunun gözü önünde öldürülen bir inşaat işçici. Bu baskında 9 aylık çocuğu polisler tarafından havaya fırlatıldı. Halen tedavi görüyor. Biz sivil katliamlarına duyarlı olacağız ama bütün sivil katliamlarına duyarlı olmak zorundayız. Ama görüyoruz ki inşaat işçisi Yüksekovalı Necmettin'in adı hiçbir yerde anılmıyor. Onun yaşadığı katliam bu coğrafyanın çok tanığı olduğu bir katliamdı. Bu kurşunları Kürt halkı tanıyor. Bu yargısız infazdır. Bundan önce binlerce yargısız infaz olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu infazlar devam ediyor. Bizim başlattığımız nöbet bütün sivil ölümlerine itiraz ve mücadele etmek içindir" diye konuştu.

Partisinin vicdan ve adalet nöbetinin yapıldığı Kayapınar İlçesi'ndeki Ceren Ekin Park'ta, polislerin aldığı yoğun güvenlik önlemlerine de tepki gösteren Kemalbay, "Bu abluka nasıl bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koyuyor. Bizler ablukaya karşı direnişimizi sürdüreceğiz. Barışı, adaleti, özgürlüğü, adaleti eşitliği savunacağız. Halkların eşitliği ve özgürlüğü için mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.

"SAAT 21.00'DA DİYARBAKIR'DA VİCDANLARA BİR SES GÖNDERELİM"

HDP Parti Sözcüsü Osman Baydemir de, Diyarbakırlılar'ın sürdürdükleri eyleme destek için akşam saat 21.00'da tencere ve tava eylemi yapmaları çağrısında bulunarak, şöyle konuştu:

"Şu an burada gördüğümüz abluka legal demokratik siyasatten ne kadar korkulduğunun ifadesidir. Aslında halkın vicdanından, adalet cağrısından ve adalet buluşmasından ne kadar korkulduğunun ifadesidir. Dünden şu ana kadar tecrit altında tutulduğumuz bu alan içerisinde adeta bir Kerbela eziyeti yaşatılıyor. İçeriye milletevekillerinin kullanımları için bir hasır dahi alınması uzun tartışmalar ve arbedelere vesile oluyor. En insani ihtiyacın karşılanması dahi bu parkın içerisinde engelleniyor. Tek bir yurttaşımızın içeriye girmesine vekilliyle buluşmasına müsaadel edilmiyor. Bize dayatılan Kerbela zulmüdür. Bize dayatılan bu kerbala zulmüne karşı andolsun ki Hüseyin olmaya devam edeceğiz. Eğer onlar halkın seçtikleriyle buluşmasına korkuyorlarsa ve buna izin vermiyorlarsa özü itibariyle ahlaktan, demokrasiden ve onurlu bir barıştan kortuklarının ifadesidir. Bu bariyerleri kaldırmanın bir başka yolu daha var. Çünkü bu hareket Gandivari bir harekettir. Bu hareket şiddet dışı bir harekettir. Çok iyi biliyoruz onlar şiddetten besleniyorlar. Diyarbakır halkına cağrımızdır, adalet, özgürlük, onurlu bir barış 21'inci yüzyılın bir çağrısıdır. 21'nci yüzyılın değerlerini savunmak için Diyarbakır'ın plakası olan saat 21: 00'de 21'inci yüzyılda Diyarbakır'da vicdanlara bir ses gönderelim. Bu tecriti kırmanın bir yolu da tencere, tava ve kaşıklarımızla balkonlarımıza çıkalım vicdan çığlığına bir ses gönderelim. kornalarımızla, zılgıtlarımızla, alkışlarımızla halka buluşmanın tecrit altınta tutulamayacağın bütün dünyaya duyuralım."

Konuşmaların ardından HDP Eş Genel Başkanı Serbil Kemalbay, eylemdeki milletvekilleriyle birlikte volta attı. Voltadan sonra Kemalbay, nöbet tutan milletvekilleri ve bazı HDP yöneticileri ile parkta oturma eylemine geçti.

Görüntü Dökümü

-Nöbet tutulan parktan görüntü

-Güvenlik önlemleri

-Kemalbay'ın karşılanması

-Açıklamalar

-HDP'lilerin oturma eylemi

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR, -

=========================================

PKK/KCK üyesi kadın yakalandı

SİİRT'in Eruh İlçesi'nde terör örgütü PKK/KCK üyesi olduğu iddiasıyla hakkında yakalama kararı bulunan Zeynep Ş., Antalya'nın Alanya İlçesi'nde polis tarafından yakalandı.

Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, Siirt'in Eruh İlçesi'nde hakkında yakalama kararı olan ve terör örgütü PKK/KCK üyesi olduğu öne sürülen 31 yaşındaki Zeynep Ş.'nin Alanya'da olduğu bilgisine ulaştı. Yapılan istihbarat çalışmasının ardından polis, şüphelinin Tosmur Mahallesi'ndeki bir evde oturduğunu tespit etti. Sabah saatlerinde belirlenen adrese yapılan baskınla Zeynep Ş. gözaltına alındı. Zeynep Ş. polis merkezindeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Gözaltına alınan Zeynep Ş.'nin babası Abdulrahman Ş. ve kardeşi İsmail Ş.'nin PKK/KCK üyesi olmaktan 15 Nisan 2017 tarihinde Alanya'da tutuklandığı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Adliye genel görüntüsü

Zeynep Ş.'nin getirilmesi

HABER- KAMERA: Engin ANAK/ALANYA,

===========================================

Gaziantep'te minibüs devrildi: 7 yaralı

GAZİANTEP'te kontrolden çıkan minibüsün, yol kenarında bulunan atık su tahliye kanalına devrilmesi sonucu 4'ü çocuk 7 kişi yaralandı.

Kaza, öğleden sonra Gaziantep- Yavuzeli karayolunun 5'inci kilometresinde meydana geldi. Yavuzeli yönüne giden Muhammet Ali Çetinkaya yönetimindeki 27 UZ 824 plakalı minibüs, bilinmeyen nedenle kontrolden çıkıp yol kenarındaki atık su tahliye kanalına devrildi. Kazada  minibüsün sürücüsü Çetinkaya ile araçta bulunan ve adları öğrenilemeyen 4'ü çocuk, 6 kişi yaralandı. 7 yaralı, ihbarla gelen sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla kentteki hastanelere götürüldü. Acil servislerde tedaviye alınan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu açıklandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Olay yeri

Polis ekipleri

Devrilen minibüs

Kaza sonrası çekilen cep telefonu görüntüleri

Genel ve detay görüntüler

Haber: Mücahit YOLCU-Kamera: Metin Faruk TAMER-GAZİANTEP-DHA)

================================================

Mahalle halkı ve ekipler sulama kanalında kaybolan çocuğu bulmak için seferber oldu

ADANA'da sulama kanalında kaybolan 15 yaşındaki çocuğu kurtarmak için tüm mahalle halkı seferber oldu, ekiplerle birlikte kanal kenarın toplanıp kayıp çocuğu bulmak için yoğun çaba harcadı.

Olay, merkez Yüreğir İlçesi Şehit Metehan Şahbaz Caddesi üzerinde bulunan Devlet Su İşleri'ne (DSİ), ait sulama kanalında meydana geldi.Bir futbol takımının yaz kursuna giden ve kimliği bilinmeyen 15 yaşındaki erkek çocuk, sabah saatlerinde serinlemek için suya girdi. Bir süre yüzen çocuk daha sonra çırpınarak gözden kayboldu. Olayı gören çevredeki vatandaşlar suda kaybolan çocuğu bulmak için kanal kenarına akın etti. Çağrılan su altı dalgıç polisleri  uzun süre kayıp çocuğu aradı. Adana Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı CANKUR ekipleri ise sırtlarındaki kurtarma halatları ile vatandaşlarla birlikte kanal boyunca arama yaptı.

Ekipler arama çalışmalarına devam ediyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

İtfaiye ekiplerinin gelişi

Deniz polisinin hazırlık yapması

Polisin kanala girmesi

Kanalda arama yapması

Görgü tanığının konuşması

Vatandaşlardan görüntü

Kanalın genel ve detay görüntüsü

Haber: Çağlar ÖZTÜRK  -Kamera: ADANA,

===============================================

Bakan Eroğlu: Ormanlar kırsal kalkınmanın lokomotifi olacak

ORMAN ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, 154 milyon liraya mal olacak 4 tesisin toplu temel atma töreni için geldiği Çankırı'da ormanların kırsal kalkınmanın lokomotifi olacağını söyledi.

Çankırı'da Belediyeyi ziyaret eden Bakan Eroğlu, Vali Vekili Abdullah Aslaner, Belediye Başkanı İrfan Dinç, Ak Parti İl Başkanı Celal Kaman ve protokol tarafından karşılandı. Başkanlık makamında Bakan Eroğlu'nu ağırlayan Başkan Dinç, "Çankırı'nın bakanı yok, ama sayın bakanımız Çankırı'mızın her türlü sorununda bizlere yardımcı oluyor. Adeta Çankırımızın bakanı gibi. Kendisi ile gurur duyuyo, Çankırılılar adına teşekkür ediyoruz" dedi.

Bakan Eroğlu ise  Çankırı'ya her gelişinde büyük bir heyecan duyduğunu ve Çankırı'yı çok sevdiğini ifade etti. Belediye Başkanı İrfan Dinç tarafından şehiri ikiye bölen Tatlıçay için hazırlanan projenin görsel sunumu yapılarak, proje için Bakan Eroğlu'dan destek istedi. Belediyede basın mensuplarına temeli atılacak tesislerle ilgili bilgi veren Bakan Eroğlu, ormanları köylülerin hizmetine açma gayretinde olduklarına vurguladı, "Önceden arıcıların ormanlara girmesi yasaktı. Şimdi bal ormanları yapıyoruz. Ormanlık alanlar artık köylülerimizin hizmetinde olacak. Ormanlar artık kırsal kalkınmanın lokomotifi olacak" dedi.

14 yılda Çankırı'ya 6 milyar liralık yatırım gerçekleştirdiğini belirten Bakan Eroğlu, temeli atılacak Koyunbaba Barajı'nın bölgede asırlık bir rüya olduğunu, projenin gerçekleşmesi ile 103 bin dekar alanın sulanabileceğini ve bölgeye hayat vereceğini söyledi. Eroğlu, Korgun Yolkaya Göleti Sulama Projesi ile 4 bin dekar alanın suya kavuşacağını, Orman Genel Müdürlüğü tarafından da iki ayrı proje ile toplam 154 milyon liralık yatırımın gerçekleşeceğini ifade etti. Bakan Eroğlu daha sonra Milli İrade Meydanında toplanan kalabalığa da hitap ettikten sonra toplu temel atma törenini gerçekleştirdi. Temel atma töreninin ardından Orman köylülerine yangın söndürme çalışmalarında kullanılmak üzere tanker dağıtımı ve çeşitli meyve fidanlarından oluşan fidan dağıtımı gerçekleştirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Bakan Eroğlu'nun belediyeye geliş ve çıkışından genel ve detay görüntüler

Belediye Başkanlığı makamından konuşma ve detay görüntüler

Basın toplantısından görüntüler

Miting alanından görüntüler

Haber-Kamera: Ethem YENİGÜRBÜZ/ÇANKIRI, -

============================================

Silah bayisi işyerinde tüfekle öldü

NİĞDE'de av silahları bayisi 28 yaşındaki Tahir Ural, iş yerinde tüfekle vurulmuş halde bulundu. Ağır yaralı Ural, kaldırıldığı hastanede öldü.

Olay saat  01.00 sıralarında, merkez Paşa Sokak'taki av silahları satan bayide meydana geldi. İşyerinde silah sesi duyulunca ihbar üzerine gelen sağlık ekipleri yerde ağır olarak buldukları Tahir Ural'ı, Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Ural doktorların tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

Olaydan 15 saat önce Facebook hesabından canlı yayın yaptığı tüfekle oynadıktan sonra, 'Açıklayacak hiçbir şey kalmadı her şey gönlünüzce olsun' diyen Ural'ın intihar mı ettiği kazayla mı kendini vurduğu araştırılırken, kullanılan silahın canlı yayındaki tüfek olduğu belirlendi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Facebook canlı yayınında tüfekle oynaması

Ayakta gezmesi

Oturduğu yerden öAçıklayacak hiçbir şey kalmadı her şey gönlünüzce olsunö demesi

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,

=============================================

Balkonda roket hazırlarken yaralanan gencin babası: 'Metanetli, ellerini kaybettiğinin farkında'

ANTALYA'da gökyüzü gözlem şenliği için evinin balkonunda roket hazırlarken patlamada ellerini ve bir gözünü kaybeden 17 yaşındaki Altuğ Özışık'ın TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi'nde başuzman olan babası Tuncay Özışık, "Metanetli bir çocuk. Ellerini kaybettiğinin farkında. Sol gözü için de 15-20 günlük bir takip yapılacak. Gözünün ileride iyileşme ihtimali olduğu söyleniyor" dedi. Altuğ Özışık'ın 2 güne kadar taburcu edilebileceği, ilerde el nakli yapılabileceği belirtildi. Olayla ilgili olarak da baba Tuncay Özışık hakkında 'taksirle yaralama'dan işlem yapılacağı kaydedildi.

Olay, 24 Temmuz günü saat 20.00 sıralarında Konyaaltı İlçesi Altınkum Mahallesi 431 Sokak üzerindeki Peker Apartmanı 7'nci katında meydana geldi. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi'nde (TUG) Başuzman olarak görev yapan Tuncay Özışık'ın oğlu Altuğ Özışık, akşam saatlerinde balkonda roket yapmaya başladı. Bu sırada meydana gelen patlamada, Altuğ Özışık ile yanında bulunan babası Tuncay Özışık ile annesi Hatice Özışık yaralandı.

Patlama üzerine adrese çok sayıda itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Bu sırada kendi imkanlarıyla binadan çıkan Özışık ailesi, en yakın özel hastaneye gitti. İki eli bileğinden kopan ve sol gözünden yaralanan Altuğ Özışık, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Hafif yaralı anne ve baba da aynı hastanedeki tedavinin ardından taburcu edildi. İki elini bileğinden kaybeden Altuğ Özışık'ın, sol gözü de patlamadan etkilendi.

ŞENLİK İÇİN ROKET YAPIYORLARMIŞ

Emniyet yetkilileri, Özışık ailesinin 27 Temmuz tarihinde Antalya Saklıkent'te düzenlenecek 20'nci Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği için yakıtla havalanan bir roket yapmaya çalıştığını söyledi.

BABA: JET YAKITI KULLANILMADI

Tuncay Özışık, yaşanan olayla ilgili DHA'ya açıklama yaptı. Özışık, roket yapımında jet yakıtı kullanıldığı iddiasının doğru olmadığını söyledi. Oğlunun, çok yaygın ve herkesin de yapabildiği amatör katı yakıt yapımına ilişkin bir deney gerçekleştirdiğini dile getiren Tuncay Işık, kullandıkları malzemelerin toz şeker, kedi kumu ve sodyum karbonat olduğunu, bunlarla oğlunun amatör düzeyde katı yakıt yapmaya çalıştığını söyledi.

OĞLUM İKİ ELİNİ VE BİR GÖZÜNÜ KAYBETTİ

Oğlunun birkaç senedir küçük deneme roketi üzerinde çalıştığını anlatan Özışık, "Roketi evde denerken patlama olduğu doğru değil. Balkonda yakıt kartuşlarını roketin altına yerleştirirken patlama meydana geldi. Kartuşları yerleştirdikten sonra açık bir alanda deneme yapacaktık. Bu 30- 40 metre kadar gidebilen deneysel roket. Ben sadece mekanik konularda kendisine yardımcı oluyordum" dedi.

Sodyum karbonat ve diğer malzemelerin herkesin rahatlıkla ulaşabileceği ürünler olduğundan bahseden Özışık, oğlu Altuğ Özışık'ın iki eliyle ilgili organ kaybı yaşadığını belirterek, "Mecburen hayatımıza bundan sonra böyle edeceğiz. Kaybettiği iki eliyle ilgili protez veya diğer çözümlerle ilgili tedavi süreci bir sonraki aşama. Sol gözüyle ilgili de tedavisi sürüyor" dedi. Özışık, "Benim yüzümde çizikler var. Oğlumda organ kaybı oldu. İki elini ve bir gözünü kaybetti. Gözünün ileride iyileşme ihtimali olduğu söyleniyor. Tedavi süreci buna karar verecek. Balkonda yapılan deney sırasında eşim odadaydı. Bu nedenle o fazla etkilenmedi" diye konuştu.

'METANETLİ BİR ÇOCUK'

Patlamanın meydana geldiği andan beri oğlunun bilincinin açık olduğunu söyleyen Özışık, "Ellerini kaybettiğinin farkında. Sol gözü için de 15-20 günlük bir takip yapılacak. Metanetli bir çocuk. İlk andan beri 'Baba sen iyi misin' diye soruyor. Ellerine protez takılması için araştırma yapıyoruz. Hayata kaldığımız yerden devam edeceğiz" dedi. Bugün saat 10.45'te baston ve yanında bulunanların desteği ile oğlunu hastanedeki odasında ziyarete gelen Tuncay Özışık, TÜBİTAK tarafından ayrıca bir açıklama yapılacağını kaydetti.

TAKSİRLE YARALAMADAN İŞLEM

Kazayla ilgili baba Tuncay Özışık hakkında, 'taksirle yaralama'dan işlem yapılacağı kaydedildi. Halen hastanede tedavisi süren Altuğ Özışık'ın sorumluluğu baba Tuncay Özışık'ta olduğu için gözaltı işlemi uygulanmayacağı belirtildi.

ALTUĞ İKİ GÜN SONRA TABURCU

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Özcanlı, Altuğ Özışık'ın yoğun bakımdaki takiplerinin ardından dün akşam saatlerinde ortopedi servisinde odaya alındığını açıkladı. Prof. Dr. Özcanlı, "Ameliyattan sonraki süreci takip ediyoruz. Sağlık durumu iyi, bizim açımızdan sakıncalı bir durumu yok, iki gün içinde taburcu edebiliriz" diye konuştu.

'İLERİDE EL NAKLİ YAPILABİLİR'

AÜ Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Özlenen Özkan ise hastanın hasar görmüş yüz yaralanmasını onardıklarını söyledi. Doç. Dr. Özkan, şöyle konuştu: "Önceki gece acil servisimize maalesef vahim bir kaza sonucu Altuğ Özışık başvuruyor. Bize danışma nedenleri ise yüzdeki yaralanmalar ve iki eli paramparça olmuş şekildeydi. Bu hastalarda bizim özellikle baktığımız şey beraberinde elin gelip gelmediğiydi. Maalesef bir hayli ciddi bir kaza olduğu için eller sağlam değildi. Bu açıdan ortopedideki hocalarımız Altuğ'u ameliyata aldılar. Maalesef yerine dikemediler elleri. Bizim de burada yaptığımız şey yüz yaralanmasını onarmaktı. Kol nakli için şu an çok erken. Görüldüğü kadarıyla daha sonra el nakline gidebilecek bir hasta gibi duruyor. Ancak şu an bir şey söylemek için çok erken. Yapmamız gereken testler var. Hastanın ve hasta yakınlarının bunu istemesi gerekiyor. El nakli için uygun bir adaymış gibi duruyor. Özellikle dirsek altı olması ameliyatı yapabilme şansımızı artırıyor. Bu açıdan Altuğ uygun bir hastaymış gibi duruyor. Bu naklin yapılabilmesi için öncelikle hasta ve hasta yakınlarının bize başvuru yapması gerekiyor. Eğer başvururlarsa hastamızı bu açıdan değerlendireceğiz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Doç. Dr. Özlenen Özkan'ın açıklaması

Arşivden olay gününe ilişkin görüntüler kullanılabilir

HABER: Erol AKKIR - Bülent TATOĞULLARI- KAMERA: Erol AKKIR/ANTALYA,

=================================================

Geçirdiği kaza sonrası felç olan Aydın Kara, 6 yıldır evde tedavi görüyor

SAMSUN'da 2004 yılında beyin damarlarında ki rahatsızlık sonucu evde bakım hizmeti alan felçli 74 yaşındaki Aydın Kara, 'evdeki hayatlar' projesi kapsamında ziyaret edildi.

Basın İlan Kurumu (BİK) Samsun İl Müdürlüğü tarafından projelendirilen ve Samsun Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile Halk Sağlığı İl Müdürlüğü'nün ortak paydaş olduğu 'Evdeki Hayatlar' projesi kapsamında, 2011 yılında beyin damarlarında ki sağlık sorunu nedeniyle felç olan evli 5 çocuk babası Aydın Kara'nın İlkadım İlçesi'ndeki evinde ziyaret edildi.

Evde bakım hizmeti alan Aydın Kara'nın eşi Fatma Kara, evde sağlık hizmeti veren personelle aile gibi olduklarını eşinin de sürekli yanında olduğunu belirterek, "Biz 55 yıldır evliyiz. Eşim balıkçılık işi yapıyordu. Geçirdiği rahatsızlık sonucu felç oldu ve sürekli yatağa bağımlı. Devletimizden Allah razı olsun. Bizim hiç bir eksiğimiz yok. Allah devletimize zeval vermesin" dedi.

Proje hakkında bilgiler veren BİK Samsun İl Müdürü Mustafa Bayraktar, evde sağlık hizmeti alan ailelerin yaşantılarını kamuoyuna yansıtmaya çalıştıklarını belirterek, "İnsanlar, yaşıyor ve ölüyor. Süreç devam ediyor. Biz insanlığın yaşaması için mücadele ediyoruz. Devletimiz ailelerin her türlü ihtiyacını karşılıyor. Onların sadece sevgi ve selama ihtiyacı var. Biz de bunun için buradayız. İnsanlığı yaşatmamız lazım. ;İnsanlığı yaşatabilirsek, toplumsal farkındalığı oluşturabilirsek çok daha farklı noktalara ülkemizi taşıyacağımıza inanıyorum. İnşallah sonucu çok çok daha iyi noktalara taşıtırız" diye konuştu.

Tedavilerde ailenin takibinde olan Doktor Ecem Yetim, ailenin her zaman yanında olduklarını ve olmaya da devam edeceklerini söyledi.

görüntü dökümü

----------------

-Sağlık personelerinin kontrolleri

-Detaylar

-Aydın Kara'nın eşi Fatma Kara'nın açıklamaları

Haber-Kamera: Hakan AKGÜN/SAMSUN,

==========================================

Arazisinde keçi otlattığı için öldürdü

KAHRAMANMARAŞ'ta, 31 yaşındaki Ahmet Bahça, aralarında husumet bulunan 45 yaşındaki Mehmet Kuru'yu arazisinde keçi otlattığı gerekçesiyle tabancayla vurarak öldürdü.

Olay, geçen pazartesi günü akşam saatlerinde Bulutoğlu Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, hayvanlarını otlatmak için evden ayrılan Mehmet Kuru, bir arazide tabanca ile öldürülmüş olarak bulundu. İhbar üzerine olay yerine giden jandarma ekipleri inceleme yaparken, Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği de destek olarak ekip gönderdi.

CİNAYETİ ÇOCUK ÜSTLENDİ

Cinayeti aydınlatmak için jandarma ve polis birlikte hareket ederek özel bir ekip kurdu. Olay yerinde yapılan detaylı incelemede Kuru'nun öldürülmeden önce birileri tarafından ateş edilerek kovalandığını belirleyen ekip, olay yerinde bir de ayakkabı izi buldu. Ekiplerin yaptığı araştırmada Kuru'nun cesedinin bulunduğu arazinin sahibi olan Bahça ailesiyle husumetli olduğu saptandı. BUnun üzerine Bahça ailesinin evine giden ekipler, olay yerindeki izle uyumlu bir ayakkabı bulunurken, poşet içerisinde de ruhsatsız tabanca ele geçirdi. Bunun üzerine 17 yaşındaki M.B., 'Ben öldürdüm' diyerek ekiplere teslim oldu. Ancak, M.B.'nin anlattıklarından ikna olmayan ekip, tüm aile bireylerini gözaltına alarak sorgulamaya başladı.

Özel ekip olay yerinden elde ettiği delillerden yola çıkarak cinayeti M.B.'nin amcası Ahmet Bahça'nın işlediğini ortaya çıkardı. Bunun üzerine M.B. de polislere yalan söylediğini belirterek, "Olay esnasında amcam Ahmet Bahça ile beraberdim.  Amcam şahsa ateş defalarca ateş ederek öldürdü. Ben de elinden silahı alıp, 'Senin çocukların var ben üstlenirim' dedim. Polisler eve gelince 'ben yaptım' diyerek teslim oldum. Yalan söylediğim için pişmanım" dedi.

"ARAZİMİZDE KEÇİ OTLATIYORDU"

Sorgusunda cinayeti itiraf eden Ahmet Bahça, husumetli olduğu Mehmet Kuru'yu arazisinde keçi otlattığı için uyardığını belirterek, "5 yıl öncesinde arazi paylaşımı yüzünden husumetliydik. Keçileri tarladan çıkarması için uyarınca bana küfretti, ben de ateş ederek öldürdüm" diye konuştu.

Ahmet Bahça ile yeğeni M.B., sorgularının ardından hastanede sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------

Ahmet Bahça'nın hastaneye getirilişi

Bahça'nın hastaneden çıkarılması

Polisi otosuna bindirilmesi

Polis otosunun gidişi

Acil servis önü

Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)

============================================

Bunalıma giren genç kız intihar etmek istedi

KAYSERİ'de 21 yaşındaki Ö.G. girdiği bunalım sonucu çalıştığı alışveriş merkezinin teras katına çıkarak intihar etmek istedi.

Merkez Melikgazi ilçesi Alpaslan Mahallesinde bulunan bir alışveriş merkezindeki giyim mağazasında çalışan Ö.G. psikolojik bunalıma girerek, alışveriş merkezinin teras katına çıktı. Genç kızın intihar etmek istediğini gören vatandaşlar durumu  polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri Ö.G'nin atlama olasılığına karşı şişme yatak açtı.

Polis ekipleri de genç kızın yanına giderek ikna etmeye çalıştı. Yaklaşık 45 dakika süren ikna çabalarının ardından genç kız bulunduğu yerden polis ekiplerinin çabası ile indirildi. Polis otosuna bindirilen Ö.G. Yıldırım Beyazıt Polis Merkezi'ne götürüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------

-İntihar etmek isteyen genç kız

-Polisin genç kızı ikna etmesi

-Genel detay

Haber- Kamera: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ, DHA)

=============================================

Zonguldak'ta silahlı saldırı: 1 yaralı

ZONGULDAK'ın Alaplı İlçesi'nde 25 yaşındaki Eren Öztürk, evine gidip komşusunun çocuğuna zile bastırarak dışarıya çıkmasını sağladığı 28 yaşındaki İslam Yalçın'ı tabancayla ateş ederek ağır yaraladı.

Olay, Merkez Mahallesi Ihlamur Sokak'ta gece saatlerinde meydana geldi. Enes Öztürk, aralarında daha önceden husumet bulunan İslam Yalçın'ın evine gitti. Binanın alt katında oturan ailenin çocuğuna zile bastıran Öztürk, kapıyı açan Yalçın'a tabancayla iki el ateş etti. Yalçın, göğsüne isabet eden kurşunlarla yere yığıldı. İddiaya göre yerde bir el daha ateş etmek isteyen Öztürk'e, silah sesi üzerine kapıya çıkan Yalçın'ın eşi, "Yapma çocuğumuz var" diyerek engel oldu. Öztürk olay yerinden kaçtı.

Ağır yaralanan Yalçın, ambulansla Ereğli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 1 çocuk babası Yalçın, daha sonra Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi'ne sevk edildi. Yalçın'ın hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi.

Olayın ardından kaçan Eren Öztürk, polisin çalışmasıyla yakalanarak gözaltına alındı. Soruşturma sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü:

-Yaralı İslam Yalçın'ın hastaneye kaldırılması

-Alaplı ilçe emniyet müdürlüğü

-Ambulansın hastaneden ayrılması

Haber-Kamera: Sinan KABATEPE/ALAPLI (Zonguldak),

=================================================

'Banker Bilo' filmi Sivas'ta gerçek oldu

İSTANBUL ve Ankara'ya gitmek için Türkiye'ye kaçak yollarla giriş yapan 105 yabancı uyruklu şahıs, insan tacirleri tarafından Sivas'ta yol kenarında bırakıldı. Kaçak göçmenleri, polis ekipleri tek tek topladı. Olay, 'Banker Bilo' filmindeki kamyon sahnesini hatırlattı.

Olay saat 11.00 sıralarında Yenişehir Mahallesi'nde meydana geldi. Yurda kaçak yollarda giriş yaparak Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinden İstanbul ve Ankara'ya gitmek için 76 AP 368 plakalı otobüse binen 105 Afganistan ve Pakistan uyruklu şahsı insan tacirleri 'Burası Ankara' diyerek Sivas Şehirlerarası Otobüs Terminali önünde bıraktı. Terminalden indikten sonra etrafta dolaşmaya başlayan şahıslardan şüphelenen vatandaşlar polise haber verdi. İhbar üzerine Yenişehir Mahallesi'ne sevk edilen çok sayıda polis ekibi cadde ve sokaklara dağılan 105 Afganistan ve Pakistan uyruklu şahsı yakaladı. Yakalanan şahısların üzerleri ve çantaları polis ekipleri tarafından arandı. Otobüs ve minibüslere bindirilen yabancı uyruklu şahıslar İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Burada yapılacak işlemlerin ardından kaçak göçmenler sınır dışı edilmek üzere İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne teslim edilecek. Diğer yandan polis ekipleri şahısları terminale bırakan otobüsteki şüpheli veya şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Kaçak sayısının artabileceği, kentte başka inen olup olmadığının araştırıldığı ifade edildi. Yakalanan kaçak göçmenlerden Türkçe bilenler, "Bizden Ankara ve İstanbul'a gitmek üzere para aldılar. Bazılarımıza 'Burası Ankara' bazılarımıza da 'Burası İstanbul' diyerek bizi indirdiler" ifadelerini kullandı.

FİLMİ HATIRLATTI

Kaçak göçmenlerin Sivas'taki hali, 1980 yılı yapımı Ertem Eğilmez'in yönetmenliğini yaptığı, Şener Şen ve İlyas Salman'ın başrollerini oynadığı 'Banker Bilo' filmini akıllara getirdi. Filmin bir sahnesinde Banker Maho'nun(Şener Şen), köyden bir kamyon kasasına doldurduğu kişileri Almanya'ya geldiklerini belirterek İstanbul'da bırakması anlatılıyordu.

Görüntü Dökümü:

-Otogardan görüntü

-Yakalanan kaçak göçmenler

-Polisin getirdiği kaçakların üzerlerinin aranması

-Konuşmaları

-Otobüslerle emniyete götürülmeleri

Haber-Kamera:  Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,

=======================================

Çarptığı köpeği veterinere götürdü

GAZİANTEP'in İslahiye İlçesi'nde, Yavuz Baykuş hafif ticari aracı ile çarparak yaralanmasına sebep olduğu sokak köpeğini veterinere götürerek tedavi ettirdi.

Boğaziçi Mahallesi'nde aracıyla seyir halinde olan Yavuz Baykuş, önüne aniden çıkan sokak köpeğine çarptı. Baykuş, çarpmanın etkisiyle yaralanan köpeği aracıyla veteriner kliniğine götürerek tedavi ettirdi. İlk müdahaleyi yaparak köpeğini ağrılarını azaltan veteriner hekim Veli Bulut, köpeğin sol arka ayağında kırık olduğunu ifade etti. Tedavisinin ardından köpek Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi'ne gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

Aracın bagajında yaralı köpek

Veterinerin köpeği tedavi etmesi

Köpeğe çarpan sürücünün konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-DHA)

================================================

'Üfürükçü Hoca'ya üniversiteli kız kardeşlere taciz iddiasıyla gözaltı

SAMSUN'da, üniversite öğrencisi iki kız kardeş, baş ağrısı ve kötü rüyalar görmeleri nedeniyle gittikleri 'Üfürükçü Hoca' olarak tanınan Ahmet E.'nin kendilerini taciz ettiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Şüpheli Ahmet E., polis tarafından gözaltına alındı.

Samsun'da üniversite öğrencisi olan F.Ö. (27) ve Ü.Ö. (25) adlı kız kardeşler, sürekli kötü rüyalar görüp baş ağrısı yaşamaları nedeniyle Canik İlçesi Belediyeevleri Mahallesi'nde oturan ve 'Üfürükçü Hoca' olarak bilinen Ahmet E.'ye gitti. Ahmet E., iddiaya göre, eve gelen kız kardeşlere içecek ikramında bulundu. Genç kızları okuyup üfleyen Ahmet E., çamurlu suda banyo yaptırdı. Banyodan çıkan kardeşlerin göğüs, sırt ve cinsel organlarının bulunduğu bölgelere Arapça harfler yazan Ahmet E., iddiaya göre elle tacizde bulundu. Ahmet E.'nin evinden ayrılan genç kızlar bir gün sonra polise giderek, taciz iddiasıyla şikayetçi oldu. Polis, Ahmet E.'yi gözaltına alırken, olayla ilgli soruşturma sürüyor.

Haber: Hakan ÇELİKBAŞ/SAMSUN, -

==================================================

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement